TBMM'de, 'yangında ölen 5 kardeş' tartışması yeniden gündemde
TBMM Genel Kurulu'nda, İzmir'in Selçuk ilçesinde anneleri Melisa Akcan'ın kapıyı üzerlerine kilitleyip hurda toplamaya gittikten sonra çıkan yangında hayatını kaybeden, yaşları 1 ila 5 arasında değişen 5 kardeş ile ilgili tartışma yeniden gündeme geldi.
TBMM Genel Kurulu'nda, İzmir'in Selçuk ilçesinde anneleri Melisa Akcan'ın kapıyı üzerlerine kilitleyip hurda toplamaya gittikten sonra çıkan yangında hayatını kaybeden, yaşları 1 ila 5 arasında değişen 5 kardeş ile ilgili tartışma yeniden gündeme geldi.
TBMM Genel Kurulu, 'Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni görüşmek üzere Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Genel Kurul'da grup başkanvekilleri de gündem dışı söz aldı. İYİ Parti grup başkanvekili Turhan Çömez, 5 çocuğun yangında ölümüne ilişkin, "AK Parti'nin değerli temsilcisi İzmir'de yaşanan olayla ilgili birtakım açıklamalar yaptı. Kendisine teşekkür ediyorum, birtakım hassasiyetleri ortaya koydu. 18 defa ziyaret edilmiş. Bakın bir eve 18 defa gidilmişse devlet kurumları tarafından ve o evde olan biten anlaşılamamışsa, gözlenememişse ve öngörülememişse burada çok ciddi bir dram vardır" diye konuştu. Çömez, açıklamasının devamında "Anne de açıklama yaptı. Söylenilen para verilmemiş. 4 bin lira veriliyormuş. Paradan ziyade devletin bu çocuklara sahip çıkabilmesi, bu çocukların o mekanlarda yaşayamayacaklarına dair bir öngörüsünün olması ve bununla ilgili önlemleri alması gerekiyordu. Burada açık bir zafiyet var. Öte yandan Özlem Hanım dediniz ki bir yasal değişiklik; koyun ortaya, ya biz koyalım, ya siz koyun, beraber bu işin üstüne gidelim. Devlet çocukların kaderini insanlara bırakamaz. O mekan uygun değilse, o çocuklar iyi beslenemiyorsa, iyi eğitim alamıyorsa, iyi bakılamıyorsa devletin himayesine alabilmesi lazım. Yasal eksiklik varsa ve bundan şikayetçiyseniz, biz 22 yıldır düşünmedik diyorsanız, buna da saygı duyuyorum. Gelin beraber düzeltelim. Ortada vahim bir durum var. Beş tane yavru maalesef dumanda boğularak hayatını kaybetti" ifadelerini kullandı.
'SOSYAL HİZMETLER UZMANI ANNENİN İYİ OLDUĞUNA KARAR VERMİŞ'
Turhan Çömez'in açıklamalarına cevap veren Özlem Zengin ise "18 kere gitmenin sebebi şu; kaymakamlık bu ailenin problemini görmüş, ilgili bakanlığın il müdürlüğüne yazmış. İl müdürlüğü bu aileyi ziyarete gitmiş. Bakanlık mahkemeye başvurmuş, mahkeme tedbir kararı vermiş. Kararda demiş ki 'defaatle git'. Aileyi takip kararını mahkeme vermiş, gitmiş görmemiş değil. Mahkeme bu ziyaretleri yapma tedbiri koymuş. Bu ziyareti yapan sosyal hizmetler uzmanı, evin içerisindeki tabloya bakarak annenin iyi bir anne olduğunu, çocuklarına baktığını, evin temiz olduğunu, bakanlığın görevlileri bu 18 ziyarette teraziye koyduklarında bu kararı onlar veriyor. Biz veremiyoruz, ben veremiyorum siz veremiyorsunuz çünkü ailenin bir mahremiyeti var. Aileye müdahalede bulunacaksanız mevzuat çerçevesinde bir silsilesi var. Tedbir kararını uygulamaya devam etmişler. Ziyaretler devam etmiş, kontrol amaçlı. Nihayetinde annenin çocukları ile bağın iyi olduğu, herhangi bir suistimal olmadığı görüldüğü için çocukların evde kalarak bakanlık tarafından yardım edilmesine karar verilmiş. Rakamları da tekrar aldım, burada tekrar telaffuz etmeyeceğim; azlığı çokluğu ayrı bir mesele" dedi. CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya ise "Lütfen ama telaffuz edin, kamuoyunu bilgilendirin Sayın Zengin" diyerek cevap verdi.
'AİLENİN İÇERİSİNDE PROBLEMLER YUMAĞI VAR'
Açıklamasının devamında 5 çocuğun ölümüyle ilgili soruşturmanın devam ettiğini belirten Zengin, "Lise mezunu genç bir kadından bahsediyoruz. Çocuklarına fevkalade güzel isimler koymuş. Demek ki edebiyat biliyor, sanat biliyor. Koyduğu isimlere baktığınızda bir felsefesi var, bir mantığı var. Ama bir ihmal var ortada. Ben diyorum ki tek ekonomik sebepler mi? Sadece parasal sebep mi? Bugün İzmir'de bir çocuğumuz daha hayatını kaybetti. 13 yaşında bir erkek çocuğu babası tarafından istismara uğradı. 'Babası'. Daha çok yeni Tekirdağ'da Sıla bebek. Annesinin bıraktığı komşunun erkek çocukları tarafından istismara uğradı. Üstelik anne bunu daha evvel bir kez fark ettiği halde bakın yine bırakmış. Şimdi ben size soruyorum yani. Buradan soruyorum. Allah rızası için bunların sebebi ekonomik sebepler midir? Parasal sebepler midir? Çok katmanlı, çok detaylı bir problemle karşı karşıya değil miyiz yani? Annelerin, babaların, ailenin içerisinde bir problem var, problemler yumağı var ve bunları çözmek de hepimizin vazifesidir" dedi.
'ÇOCUKLARLA İLGİLİ DRAMLARIN ÜZERİNE GİDELİM'
Yeniden söz alan Turhan Çömez ise Zengin'e hitaben, "Bakın 18 kere ziyaret edilmiş evde sorunun öngörülemeyişi bir problem. Ben bunun altını çiziyorum. Para konusunu konuşmuyorum. Sorunun öngörülemeyişi çok önemli bir problem. O zaman dönüp bunu tartışmamız lazım. Diyorum ki 22 yıldır iktidardasınız. Eksiklikleriniz var. Bunları kabul edin. Bakın size çocuk çeteleriyle, bebek çeteleriyle ilgili iddiaları söylüyorum. O komisyonu doğru düzgün çalıştıralım, hep beraber çalıştıralım. Bırakın siyasi rantından hiç kimse istifade etmesin. Buna ihtiyacımız da yok ama bu çocuklarla ilgili dramların üzerine samimi bir şekilde gidelim" ifadelerini kullandı.
TEMELLİ: 110 BİN LİRA YARDIM YAPILDI DEDİNİZ, YAPILMAMIŞ
Tartışmalara dahil olan DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli de "Şimdi, tabii ki ekonomik sorun diye bakmıyoruz. Ekonomi dediğinizde altın fiyatlarındaki düşüşe bakarsınız. Bu, bir sosyal sorun, burada yoksulluk var. 18 defa o eve gidenin gözüne bu yoksulluk batmamışsa, bunu rapor etmemişlerse ya da ettikleri raporun gereğini idare, çeşitli yapılar yerine getirmemişse işte bu katmanlı sorunudur. Katmanlı sorunu yaratan da aslında sizin iktidarınızın hayata geçirdiği sosyal programdır, daha doğrusu programsızlıktır; sürekli sermayeyi besleyen, sosyal hayatı görmeyen bir mesele bu katmanlı sorunu yaratmıştır. Yoksulluk bir sosyal meseledir, bu meseleyle mücadele etmediğiniz sürece burada 'Her şey paradır.' 'Para değildir' polemiğine girmemize gerek yok. Kaldı ki dün de '110 bin lira yardım yapıldı.' dediniz, yapılmamış" dedi.
Özlem Zengin ise tekrar yapıldığını belirtti. Bunun üzerine Temelli, "Ya, bunu da bir soruşturun, bunu da bir araştırın. Dolayısıyla, burada kimseyi yanıltmayalım, bu meseleye dair aslında hep birlikte siyaset üretelim, siyaset!" diye konuştu.