TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması zorunludur"

TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması zorunludur" Medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftar programında bir araya gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, önemli açıklamalarda bulundu.
TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması zorunludur"
İSTANBUL - Medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftar programında bir araya gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, önemli açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, "Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması zorunludur" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldiği iftar programında önemli açıklamalar yaptı. Türkiye'nin gündemindeki kritik konulara değinen Kurtulmuş, terörün tamamen sona erdirilmesi, yeni anayasa çalışmaları, uluslararası gelişmeler ve Türkiye'nin dış politikadaki duruşuna dair değerlendirmelerde bulundu.
"Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması zorunludur"
Kurtulmuş, Türkiye'nin yıllardır mücadele ettiği terör sorununun tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayarak, "Terör belasının Türkiye'nin gündeminden kaldırılması, hatta Orta Doğu'nun gündeminden kaldırılması ve Türkiye'de birliğin, beraberliğin, iç kalenin tahkim edilmesiyle birlikte geniş coğrafyamızda da birlik ve beraberliğin sağlanması zorunludur, akıl bunu gerektirir" ifadelerini kullandı. PKK ile bağlantılı örgütlerin silah bırakması gerektiğini belirten TBMM Başkanı, "Terörsüz Türkiye istikametindeki adımlar atıldı, İmralı'dan çağrı da geldi. Bu süreç başarıyla tamamlandığında Türkiye bu belayı tarihin çöplüğüne atmış olacak" dedi. Sürecin siyasi boyutuna da değinen Kurtulmuş, Türk medyasının terörsüz Türkiye hedefi konusunda ortak bir duruş sergilediğini ve siyasetin de bu süreçte aynı sorumluluğu göstermesi gerektiğini vurgulayarak, "Bu konu polemik yapılacak bir mesele değildir" dedi.
"Hak ve özgürlükler genişletilmeli"
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Kurtulmuş, bu sürecin İmralı ile yürütülen görüşmelerle bağlantılı olmadığının altını çizdi. Yeni anayasanın dört temel başlık üzerine inşa edilmesi gerektiğini belirterek, "Bunlardan birincisi hak ve özgürlükler. Hak ve özgürlüklerin genişletilerek yeniden yorumlandığı bir anayasanın olmasının doğru olduğu kanaatindeyim. İkincisi, yargı arasındaki hem yargı hiyerarşisi hem de yargının nasıl çalışacağıyla ilgili tekliflerin yapılması, olgunlaştırılması. Cumhurbaşkanının yetki, görev ve sorumlulukları cumhurbaşkanlığı sistemi dolayısıyla ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin yetki, görev ve sorumlulukları. Bu dört ana başlığın esas olduğu bir metnin ortaya çıkması mümkündür" dedi. "Bu sürecin zor olduğunu biliyorum, ama inşallah sonucu alırız" diyen Kurtulmuş, yeni anayasanın Türkiye'nin demokratik gelişimine büyük katkı sağlayacağını söyledi.
"Türkiye, küresel güç dengelerinde önemli bir aktör"
Türkiye'nin uluslararası politikadaki duruşuna değinen Kurtulmuş, özellikle İsrail'in Filistin'e yönelik saldırgan tutumuna karşı Türkiye'nin uluslararası hukuku referans alarak hareket ettiğini söyledi. "Filistin halkına verilen hakların korunması gerektiğini her fırsatta vurguladık. Bu tavrımız Türkiye'yi haklı bir konuma getirdi" dedi.
Dünya siyasetinin yeni bir sürece evrildiğini belirten Kurtulmuş, tek kutuplu sistemin artık geçerliliğini yitirdiğini ve çok merkezli bir dünya düzeninin oluştuğunu ifade etti. Türkiye'nin bu yeni güç merkezlerinden biri olacağını vurgulayan Kurtulmuş, "Yeni bir dünya kuruluyor, Türkiye burada yerini alacaktır, ama bence kendisine gösterilen yerde oturmayacak, kendisi istediği yerde oturacaktır, bu imkan önümüze çıkmıştır. Birliğimizi, beraberliğimizi devam ettireceğiz, imkanlarımızı artıracağız. Türkiye'nin çok daha şanslı bir döneme girdiği kanaatindeyim" dedi.
"Ambargolar kaldırılmalı, kurumsal yapı güçlendirilmeli"
Suriye meselesine de değinen Kurtulmuş, çatışmasızlık ortamının sağlanmasının önemli bir gelişme olduğunu belirtti. Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğünü desteklediğini ve terör unsurlarının tamamen temizlenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, Suriye'ye yönelik ambargoların kaldırılması gerektiğini belirterek, "Yakılmış, yıkılmış şehirlerin yeniden inşa edilmesi için Suriye'nin kurumsal yapısının güçlendirilmesi gerekiyor" dedi. Türkiye'nin, demokrasi konusundaki tecrübelerini Suriye ile paylaşmasının önemine dikkat çeken Kurtulmuş, "Suriyeli kardeşlerimize yapacağımız en büyük katkı, onlara demokratik rehberlik yapmaktır. Türkiye bedeli ödenmiş çok güçlü, olgun bir demokrasiye sahiptir, bu tecrübemizi Suriyeli dostlarımızın da istifadesine sunmak Türkiye'nin vazifesidir" ifadelerini kullandı.
"Türkiye, önündeki fırsatları değerlendirecek"
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'nin büyük ve tecrübeli bir devlet olarak önüne çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğini belirterek, "Daha riskli bir döneme giriyoruz, ancak daha büyük avantajlarımız da var. Türkiye bu tarihi süreçlerde hem iç cephesini tahkim edecek hem de önüne çıkan bu fırsatları rasyonel bir şekilde değerlendirerek yoluna devam edecektir" dedi. Kurtulmuş, muhalefetin terörle mücadele sürecine ilişkin eleştirilerine yanıt vererek, bu sürecin şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü belirterek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye'nin bütün sorunlarının çözüm yeridir. Dolayısıyla mesele, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki siyasi partilerin ortak tavrıyla çözümlenecektir. Gerektiğinde gerektiği zaman biz de devreye girerek bu konuyla ilgili meselenin şeffaf, açık, samimi bir şekilde yürütülmesini sağlayacağız. Sonuçta Meclis de üzerine düşen sorunluluğu yerine getirecek" şeklinde konuştu.
"Türkiye'nin hayrına olacak bir süreç içindeyiz"
"Türkiye'nin hayrına olacak bir süreç içindeyiz" diyen Kurtulmuş, yıllardır terör üzerinden halkın bölünmeye çalışıldığını ancak başarılı olunamadığını vurguladı. "Allah'a çok şükür başaramadıkları şey, 40 yıldır terör örgütlerini kullanmalarına rağmen, halkın arasına Türk-Kürt diye bir ayrım sokamadılar, halkın arasına Alevi-Sünni diye bir ayrım sokamadılar, başka yerlerde yaptıklarını Türkiye'de başaramadılar, bundan sonra da Allah'ın izniyle başaramayacaklardır. Fiilen bu meselenin bitmesiyle birlikte demokratik zeminin de zaten tahkim edileceği, kuvvetleneceği herkesin malumudur, demokratik siyaset yolunun da zaten hepimize, her politik görüşe açık olduğu aşikardır" dedi. ABD'de Donald Trump'ın muhtemel başkanlığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, Trump'ın NATO'ya yönelik eleştirilerinin arttığını ancak bunun büyük oranda siyasi pazarlık gücünü artırma stratejisi olduğunu ifade etti. Dünyanın artık tek kutuplu ya da iki kutuplu bir düzenden çok kutuplu bir sisteme geçtiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Ben yaptım oldu devri bitti artık" dedi.
"Avrupa, liderlik boşluğu içinde"
Türkiye ve Avrupa Birliği ilişkilerine değinen Kurtulmuş, Avrupalı liderlerin Türkiye ile ekonomik iş birliklerine sıcak baktığını ancak siyasi iş birliği konusunda çekingen davrandıklarını söyledi. "Avrupa, bir liderlik boşluğu içerisinde. Tabii Amerika'yla, Avrupa'nın ilişkilerinin nasıl devam edeceği de çok belirleyici bir faktör olacak. Biz burada ilkeli durmak durumundayız. Rasyonel olarak hangi adımlar atılması gerekiyorsa o adımları atıyoruz ve bu, nihayetinde sonuç almamızı sağlayacaktır" diyerek AB'nin aşırı sağın yükselişi nedeniyle iç siyasetinde büyük sıkıntılar yaşadığını belirtti.
"İsrail için limitler doldu"
Kurtulmuş, Gazze'de yaşananlara ilişkin, İsrail'in uluslararası hukuku tamamen yok saydığını ancak artık dokunulmaz bir ülke olmadığı gerçeğinin ortaya çıktığını belirtti. Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail aleyhine kararlar almasının önemli bir eşik olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Halklar, hükümetlerden daha hızlı hareket ediyor. İsrail'e verilen sınırsız desteğin sonuna gelindi" dedi. Filistin davasının uzun yıllar sürecek bir mücadele olduğunu ifade eden Kurtulmuş, İslam dünyasının dağınık tutumunun büyük bir eksiklik olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu süreçte Filistin halkının yanında durmaya devam edeceğini vurguladı.