TBMM Başkanı Kahraman, Türkiye Barolar Birliğini Kabul Etti
TBMM Başkanı İsmail Kahraman, bundan önce 16 kalkışma olduğunu, 17. olan bu darbe girişimin sonuncu olduğuna inandığını belirterek, "Bir daha ne postalın izi, ne süngünün gölgesi olacağız. Hiç kimse eline yetki, güç, silah geçti diye gelip darbe yapmaya teşebbüs edemeyecek.
TBMM Başkanı İsmail Kahraman, bundan önce 16 kalkışma olduğunu, 17. olan bu darbe girişimin sonuncu olduğuna inandığını belirterek, "Bir daha ne postalın izi, ne süngünün gölgesi olacağız. Hiç kimse eline yetki, güç, silah geçti diye gelip darbe yapmaya teşebbüs edemeyecek." dedi.
Kahraman, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve beraberindeki baro başkanlarını TBMM Tören Salonu'nda kabul etti.
TBMM Başkanı Kahraman, talihsiz ve üzücü bir olay yaşandığını belirterek, "Ama bizim, 'her işte bir hayır var' diye bir sözümüz, inancımız var. Bu bize bir ders verdi. Bütünlüğümüzün, birliğimizin gerekliliğini çok yakından idrak ettik." dedi.
Türkiye'de yıllar içinde bir çok kez darbeler olduğunu, her seferinde ders alındığını, demokrasinin her seferinde mesafe kaydettiğini, ilerlediğini vurgulayan Kahraman, dünyanın her ülkesinde bedeller ödenerek bir yerlere gelindiğini, Türkiye'de de öyle olduğunu kaydetti.
Kahraman, Türkiye'nin 140 yıllık parlamenter tecrübeye sahip olduğunu; 1950'de çok partili hayata geçilmesinden sonra 16 kalkışma gerçekleştirildiğini, bunun da 17. olduğunu söyleyerek, "Ben şuna gönülden inanıyorum: Bu sonuncusudur." dedi.
"Bir daha ne postalın izi, ne süngünün gölgesi olacağız." diyen Kahraman, son olaydaki birlik ve beraberliğin bunu ispat ettiğini vurguladı.
"Egemenlik miletindir, silahlı bir güce ait olamaz"
TBMM Başkanı Kahraman, "Öyle hiç kimse eline yetki, güç, imkan, silah geçti diye, gelip darbe yapmaya teşebbüs edemeyecek. Halkın kabul etmediği hiç bir hareket muvaffak olamaz. Egemenlik milletindir, silahlı bir zümreye, güce ait olamaz. Bu demokrasi kültürü iyice yerleşiyor ve yerleşti." sözlerini kullandı.
İlkokul 5. sınıfta okuyan torunu Abdullah'ın, sınıf başkanlığı için aday olduğunu belirten Kahraman, "Bir kız da aday oldu. Torunuma daha önceden söz veren bir kız, öbür kıza rey verdi. 'Öğretmen kimi tuttu?' diye sordum. Torunum, 'ona ne? Biz kendimize başkan seçiyoruz.' dedi. Bu, yerleşecek. Müdahale, sultalar yok, hiçbir yerin gölgesinde kalmayacağız. Sandık demokrasidir, demokrasi kültürü de yerleşti." değerlendirmesini yaptı.
"Bombanın tahribat yarattığı yerleri koruyacağız"
İsmail Kahraman, bombanın tahribat yarattığı yerleri koruyacaklarını belirterek, "Orayı saklayacağız. Bir bilim heyeti, 'nasıl saklanacak ve ne gibi bir müze olmalıdır' çalışmasını yapıyor. Orayı statik olarak güçlendireceğiz, ancak öyle muhafaza edeceğiz. Bahçedeki çukuru koruyacağız, tankın ezdiği arabayı da buraya koyacağız." dedi.
İstiklal Mahkemesi'ndeki hakimlerin sadece dörtte birinin hukukçu olduğunu, verilen kararların kesin olduğunu, sanıkların avukat tutma ve temyize gitme haklarının olmadığını belirten Kahraman, "Türkiye bir hukuk devletidir ve gerekenler, hukuk çerçevesinde yapılacaktır. Yapılanlar da asla yanlarına bırakılmayacaktır. Bunun bedelini ödeteceğiz." diye konuştu.
TBMM Başkanı Kahraman, Albay Talat Aydemir darbe yaptığı zaman Başbakanın İsmet İnönü olduğunu anımsatarak, "İsmet Paşa, Aydemir'e, "bırak silahı, seni affedeceğim' dedi. Aydemir serbest kaldı. Fakat virüs girmiş, ertesi sene gene teşebbüs etti, o zaman astı." dedi.
"Meclis değil millet bombalandı"
İsmail Kahraman, şöyle konuştu:
"Bugüne kadar hangi Meclis darbelerde bombalanmıştır? Bizde bombalandı; Meclis değil millet bombalandı. Bombalayamazsınız. Cumhurbaşkanı, otelden 15 dakika önce ayrıldığı için hayatı kurtuldu. Darbeler, zincirbozanlar, uzun adalar gördük ama kalkıp da böyle bir şey yapılmadı. Ortada bu kadar büyük ihanet varken, ortada hukuk çiğneme varken, dışarıdan bazı kişiler, 'sakın ha, hukuktan ayrılmayız, adil davranınız.' diyorlar. 'Kendinize gelin...' Niye kendime geliyorum? Türkiye gelişmeye başladıkça dışarısı hemen içerideki huzuru bozuyor.
Hukuk, adalet önemli. Ben de sizlerden biriyim, İstanbul Barosuna kayıtlıyım. Elbette hukukun dışına çıkmayacağız ama hukuku tanımayanın da elbette kulağından çekeceğiz. Türkiye'nin ileri gitmesi, gelişmemiz lazım. Birbirimize girmememiz lazım."
İsmail Kahraman, "Türkiye, ne tok esirler ne hür açlar ülkesi olmamalıdır. Kurtlar aç kalmamalı ama koyunlar da yaşamalı. Böyle yapacağız. Bunun en iyi yolu da demokrasidir, demokrasiye devam edeceğiz." diye konuştu.
"Kabuslarda bile hayalimize gelmeyen şeyler yaşadık"
Feyzioğlu da konuşmasında, Türkiye ve Türk milletinin çok büyük bir badireyi atlattığını söyleyerek, 100 bin avukat adına, TBMM Başkanı Kahraman'ın şahsında Meclis'e ve Türk milletine geçmiş olsun dileğinde bulundu.
Meclis'i gezdiklerini belirten Feyzioğlu, "Demokrasinin tam kalbine, milli iradeye ve egemenliğe nasıl bomba atıldığını gözlerimizle görmenin hala etkisindeyiz. Ankara semalarında, illeride korkunç manzaralara tanık olduk. En korkunç kabuslarda bile hayalimize gelmeyen şeyler yaşadık. Dilerim bununla atlatmış oluruz." diye konuştu.
Feyzioğlu, devletin her kademesine sızan terör örgütü belası ile karşı karşıya olunduğunu kaydetti.
Bu terör örgütünün, geçmişte boşalan kadrolara yerleştirdiği mensupları eliyle bu kanlı girişimde bulunabildiğini söyleyen Feyzioğlu, "Bu darbe; Cumhurbaşkanı, Başbakan, hükümet, Meclis'te grubu olan tüm partiler, medya, ülke çapındaki yaygın kitle örgütleri, Türkiye Barolar Birliği ve tüm baroların darbeye karşı kararlı bir şekilde dimdik durmasıyla ve özellikle vatandaşların kararlılığı ile engellenmiştir." değerlendirmesini yaptı.
Metin Feyzioğlu, o gece daha darbe girişiminin sonucu belli olmadan, üzerlerine düşen görevi yerine getirdiklerini ifade ederek, yabancı basın kuruluşlarına, bu darbenin kanlı bir darbe girişimi olduğunu ve bunun büyük dirayetle bastırıldığını her vesileyle anlattıklarını söyledi.
"Bugün yapılması gereken, artık yaraların bir an önce sarılmaya başlanmasıdır." diyen Feyzioğlu, bu noktada hukuka her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu vurguladı. Feyzioğlu, darbeye kalkışanların en ağır cezalarla cezalandırılması gerektiğini bildirdi.
"Erlerin ailelerine dönmelerinin sağlanması"
Metin Feyzioğlu, şunları kaydetti:
"Bu suçu işleyenlerin, millete karşı bu hainliği yapanların hakkında yürütülecek soruşturmalarda ve davalarda, en ufak bir soru işareti dahi olursa emin olunuz, bunu suistimal ederler. Adil yargılanma hakkının, savunma hakkının, avukatlarıyla görüşme haklarının önemine bir kez daha dikkati çekmek istiyorum. Her türlü usulün dışına çıkılırsa, darbeye kalkışanlar bunu algı operasyonunun malzemesi yapacaktır. Bu konuda, normalleşmeye katkıda bulunacak mesajlar vermenizi istirham ediyoruz. Darbeden haberi olmayan, emir komuta içerisinde, milleti terör saldırısından korumak için sokağa çıktığını zanneden erler var. Bu erlerin, mümkün olan en kısa sürede ailelerine dönmelerinin sağlanması, normalleşmeye katkıda bulunacaktır. Bu hain darbe girişimi başarılı olsaydı, Türkiye'de ne adliye ne adalet ne de biz vardık."
TBMM Başkanı Kahraman ile avukatlar, daha sonra TBMM Şeref merdivenlerinde hatıra fotoğrafı çektirdi.
Avukatlar bir süre Genel Kurul çalışmalarını da izledi; milletvekilleri ve avukatlar birbirlerini karşılıklı olarak alkışladı.