Şivan Perver Hakkındaki Polemiğe Cevap Verdi
Diyarbakır'a gelen Kürt sanatçı Şivan Perver, bu buluşmanın ardından şahsına yönelik yapılan saldırı ve polemiğe Erbil'den yanıt verdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ile geçtiğimiz hafta sonu Diyarbakır'a gelen Kürt sanatçı Şivan Perver, bu buluşmanın ardından şahsına yönelik yapılan saldırı ve polemiğe Erbil'den yanıt verdi.
Kuzey Irak'ın Erbil kentinden hakkındaki polemik ve kişiliğine yönelik yapılan saldırılara yazılı bir açıklama yaparak yanıt veren Perver, sadece barışa destek vermek için Diyarbakır'a gittiğini söyledi. Perver, "Son günlerde 38 yıl sonra vatanıma gelmem ile ilgili bazı siyasi parti başkanlarının şahsıma saldırmaları ve beni polemik konusu yapmalarını çok manidar buluyor ve bu konuda zorunlu bir açıklama gereği duyuyorum. Geliş amacımı önceden gerek bir basın açıklaması ile gerekse geçen pazar günkü basın toplantısı ile net bir şekilde sadece barışa destek vermek için ve Mesud Barzani'nin daveti üzerine olduğunu açıkladım. MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin, dünyada bir insanlık suçu olarak görülen ve aşağılanan ırkçı bir anlayış ile şahsıma saldırması barışa, sevgi ve kardeşliğe olan özlem ve çabalarımdan beni hiçbir şekilde alıkoymayacaktır. Türkiye'de barış ve kardeşlik duygularının yükselmesi ve sahiplenilmesi herhalde çatışma kültüründen beslenen bu anlayışın paniğe sebep olmasına yol açmıştır ve bu nedenle şahsıma saldırmaktadırlar" dedi.
"KÜRT ASILLI KILIÇDAROĞLU BARIŞA VERDİĞİM DESTEĞİ ULUDERE KATLİAMI İLE İSTİSMAR EDİYOR"
Açıklamasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da göndermede bulunan Şivan Perver, barışa verdiği desteğin Kılıçdaroğlu tarafından Uludere katliamı ile istismar edildiğini söyledi. Perver, "Dersim asıllı bir Kürt olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise barışa verdiğim desteği 30 yıllık savaşın en büyük trajedilerinden biri olan Roboski katliamı ile istismar edip şahsıma saldırması ve iç politika malzemesi haline getirmesi samimi olmadığı gibi, şık da olmamış ve ana muhalefet partisinin genel başkanına hiç yakışmamıştır. Sayın Kılıçdaroglu'nun genel başkan olduğu partide ırkçı, inkarcı ve kafatasçı anlayışların sürekli karşımıza çıktığını ve kendisinin bunlara tolerans göstermesi ortada iken, Kürt halkının acılarını istismar etmesini kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Genel olarak hiç bir siyasi parti veya şahsa destek sunma veya övme gibi bir tavrım asla olamaz. Ancak barış sürecini her türlü riski göğüsleyerek başlatan ve devam ettiren siyasetçileri bu tutumlarından dolayı kutlamak ve teşekkür etmek benim için bir şereftir. Umarım beni ucuz ve karşılıksız bir şekilde eleştiren şahsiyetlerde barış sürecine katkı sunar ve kendilerine de böylece en içten duygularımla teşekkür eder ve bunun için destek veririm. Halkımın acılarını sürekli sanatım ile dile getiren bir sanatçı olarak en büyük sorumluluğum bu acıların bitmesi için çaba sarf etmektir. En büyük hayalim demokratik, eşit haklara sahip, refaha kavuşmuş, karşılıklı hoşgörüye dayanan özgür bir topluma kavuşmaktır. Bu hayalimi gerçekleştirmek için kendi çapımda sanatım ile önümüzdeki süreçte somut projelerle aktif bir şekilde barış sürecine destek sunacağımı kamuoyuna açıklamak istiyorum" ifadelerini kullandı. - DİYARBAKIR