Seçim İttifakı" Teklifi Anayasa Komisyonunda
Seçim ittifakına ilişkin kanun teklifinin, sayım döküm cetveli, zarfların açılması, oyların sayımı ve dökümünde değişiklik yapan, ittifak için "evet" mührünün hangi koşullarda geçerli olduğunu düzenleyen madde, TBMM Anayasa Komisyonunda kabul edildi.
Seçim ittifakına ilişkin kanun teklifinin, sayım döküm cetveli, zarfların açılması, oyların sayımı ve dökümünde değişiklik yapan, ittifak için "evet" mührünün hangi koşullarda geçerli olduğunu düzenleyen madde, TBMM Anayasa Komisyonunda kabul edildi.
Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'nin 10. maddesi üzerinde görüşmeler tamamlanarak, kabul edildi.
AK Parti ve MHP'nin, siyasi partilerin seçim ittifakına ilişkin düzenlemeyi de içeren ortak kanun teklifinin 10. maddesi üzerinde söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, bu maddeye, "ittifak maddesi" de denilebileceğini söyledi.
Erkek, seçimlerde ittifakların yapılabileceğini ifade ederek, seçimlerin temel amacının, temsilde adaletle birlikte yönetimde istikrarı, seçim sonucunda sağlıklı, güçlü, iyi hizmet edecek hükümetin çıkmasını sağlamak olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, hükümetin parlamento dışında oluşacağına dikkati çeken Erkek, "Yönetimde istikrar diye bir sorun yok. O yüzden niçin temsilde adaletten korkuyoruz, demokrasimize böyle bir teklifle ağır darbe vuruyoruz? İttifak yapılabilir ama önce yüzde 10 barajının kaldırılması lazım. Avrupa örneklerinin tamamında hükümetler, meclisin içinden çıkıyor. Avrupa'da tercihli oy kullanmak mümkün ya da ittifaka giren partiler tek listeyle katılıyor. " dedi.
Erkek, ittifak görünümlü bir koalisyonla karşı karşıya olduklarını, bakanlıkların, milletvekillerinin teklif edildiğini savunarak, Türkiye'de 1995 ve 2001'de en köklü anayasa değişiklikleri yapıldığını, ikisinde de koalisyon hükümetleri bulunduğunu, suistimalcı anayasa değişikliklerinin ise güçlü, tek parti dönemlerinde geldiğini öne sürdü.
AK Parti ile CHP'nin baraj sorunu olmayan iki parti olduğunu ifade eden Erkek, iktidarın barajı kaldırmak yerine 12 Eylül darbe hukukun getirdiği, demokrasi ayıbı barajı Cumhurbaşkanlığı seçiminde şantaj olarak kullandığını, "yüzde 50 artı 1 almamı sağla ben de sizi Meclise taşıyayım." denildiğini belirtti.
Teklifin 10. maddesinin temsilde adaleti zedelediğini, anayasaya aykırı olduğunu öne süren Erkek, yönetimde istikrar, temsilde adalet ilkeleriyle bağdaşmayan bir düzenlemeyle karşı karşıya olduklarını söyledi. Erkek, "Seçimlerde ittifaklar olabilir ama temelinde adalet olmak şartıyla. Seçmenin, milletin iradesine saygınız varsa bu iradenin en yüksek oranda Meclise yansıması için barajı kaldırabilirsiniz. OHAL'i, barajı kaldıralım ittifaklar yapalım, temsilde adaleti sağlayalım." diye konuştu.
AK Parti İstanbul Milletvekili Markar Eseyan, ittifakın koalisyon ile aynı şey olmadığını dile getirerek, burada koalisyon değil ittifak söz konusu olduğunu belirtti. Eseyan, seçmenin bu ittifaka, önceden haberdar olarak 2019 seçimlerinde oy vereceğini vurguladı.
HDP Mardin Milletvekili Erol Dora, oy pusulalarının biçiminin ve oy kullanma şeklinin kurulacak ittifak lehine olduğunu ifade etti. Dora, seçimlere katılan partilerin aldıkları oyların, ayrı ayrı sayım döküm cetveline eklenmesi, tutanakların ilçe seçim kurulunda birleştirilip ittifakın toplam oylarının, il veya ilçe seçim kurullarında il bazlı tutanak birleştirilmesinde hesaplanması gerektiğinin altını çizdi.
CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, "Koalisyon, seçimden sonra, ittifaklar önceden yapılır." değerlendirmelerine işaret ederek, koalisyonların parlamenter sistemin yönetme biçimi olduğunu, ahlaki yönünün ittifaklardan daha güçlü olduğunu belirtti.
MHP ve AK Parti'nin, seçimlere 2 yıla yakın bir zaman varken bir ittifak pazarlığı yaptığını öne süren Köse, "Sadece seçimde cumhurbaşkanını seçtirmek, MHP'nin yaşadığı düşünülen baraj sorununu aşmak için seçimlerden sonrası için pazarlık yapılıyorsa örneğin MHP'nin belirleyeceği kimselere bakanlık, bakan yardımcılığı verilecekse bunu adı koalisyondur. Böyle bir şey varsa bu kirli pazarlık, kirli koalisyondur. Teklifle, ucube, dünyada bir örneği olmayan bir ittifak önerisi geliyor." ifadesini kullandı.
-"Tek kale maç oynamak istiyorsunuz"
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, düzenlemenin, kanun yoluyla oy devşirme, oy hırsızlığı, siyasi yankesicilik olduğunu iddia ederek, "Kirli bir ittifak olarak, garabet ittifak olarak karşımıza çıkıyor. İktidar partisi sandıkla geldi, demokrasini bütün nimetlerinden yararlandı ama şimdi sandıkla gitmek istemiyor, saltanatını ittifak denilen sistemle sürdürmek istiyor. İttifak kuran partiler için söylüyorum; tek kale maç oynamak istiyorsunuz. Bunun için her türlü yol, yöntem, ince ayrıntı hesaplanmış, ek avantajlar getirilmiş düzenlemeler bulunuyor." dedi.
CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, teklifin, şaibeli seçim sonuçlarını ayyuka çıkaracak, bazı partileri kurtarma amacına yönelik tartışmaların artacağı bir düzenleme olacağını öne sürdü. Arslan, bu ittifakın korkaklığın göstergesi olarak ortaya çıktığını, teklifin zırhlı partileri yarıştırmayacağını, sandığı göstermelik hale dönüştüreceğini, iktidara daha fazla iktidarda kalma yolunu açacağını söyledi.
Arslan, seçimde adaletin, temsilde adaletle başlayacağını, bu düzenlemenin ise temsilde adaleti ortadan kaldırdığını iddia etti.
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, sandıkları bekleyeceklerini aktararak, "Bu düzenlemelere rağmen bir tek hile yapamayacaksınız. Sandığa ne girdiyse o çıkacak. Eğer çıkmıyorsa ülkede kaosa neden olur." diye konuştu.
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak, Bekaroğlu'na, "Teklifi getirenlerin buna neden olacağını mı söylüyorsunuz?" diye sordu. Bekaroğlu, "Bu yaptığınız düzenlemeler milletin aklında sandık güvenliği olmayacağı şüphesi uyandırırsa, ülkede kaos olur." karşılığını verdi.
"Genel Başkanımızı iyi dinleyin"
"Koalisyonları bitirme sözü vermiştiniz, şimdiden bunu yapıyorsunuz." eleştirilerine yanıt veren Parsak, dünyada, Türkiye'de uzun yıllardır bunun olduğunu ancak yasal zemini olmadığı için kanunun arkası dolanarak, adeta millet kandırılarak fiilen uygulandığını belirtti.
"MHP'ye ne oldu, 1,5 yılda ne değişti?" şeklinde sorular da geldiğini ifade eden Parsak, 1,5 yıl önce 15 Temmuz hain darbe girişiminin yaşandığını anımsattı. Parsak, CHP'nin 20 Temmuz'a "darbe" dediğine işaret ederek, "20 Temmuz'a darbe dediyseniz 7 Ağustosta Yenikapı'da ne işiniz var?" sorusunu yöneltti.
Parsak, partisinin temel ilkesi olarak "Önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben" anlayışı gereği ülkenin, milletin, devletin beka mücadelesi verdiği dönemde sorumlu, ilkeli siyaset yürüttüklerini anlattı.
Afrin'de Ankara'nın, Trakya'nın, Afyonkarahisar'ın güvenliği mücadelesi verildiğini vurgulayan Parsak, "Tankın üzerindeki askere istikamet neresi denildiğinde 'Kızıl elmaya' diyorsa, başkaları için anlam ifade etmeyebilir. MHP olarak bizim için büyük anlamlar ifade ediyor. Bizim duruşumuzu sadece ve ancak Türk milleti, Türk milletinin menfaatleri, beklentileri tayin eder. Sonra yarın milletin huzuruna çıkarız, cumhur ittifakıyla çıkarız başka ittifaklar var gizli, arkası dolanarak...Bunlar aleniyet kazanacak mı millet benimseyecek mi görülecek." değerlendirmesinde bulundu.
Parsak, seyirci kalmak yerine inisiyatif almayı, kenarda durmak yerine masada bulunmayı tercih ettiklerini, Türk milletinin, devletin menfaatlerini önceleyerek siyasetlerini yürüttüklerini belirtti. Parsak, muhalefetin bir tane yapıcı, katkı veren önerisinin olmadığını söyledi.
Parsak, MHP'nin ferasetli liderinin, "baraj tartışılsın" dediğinde hiç kimsenin tartışmaya yanaşmadığını, "MHP'nin baraj endişesi var" eleştirileri yapıldığını anımsattı. Parsak, daha sonra bu teklifi getirdiklerinde CHP'den barajın sıfıra düşürülmesi önerisi geldiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Barajın düşmesi yönünde düzenleme getirseydik aynı dillerden 'MHP baraj kaygısı duyduğu için barajın düşürülmesini istedi', 'Şu kirli ittifakla, bu kirli pazarlıkla...' gibi lafları duyacaktık. Genel Başkanımızı iyi dinleyin, 3 ay, 3 hafta, 3 gün, 3 yıl önce söylediğinin tamamında haklı çıktığı çok güzel öğütleri var. Sayın Genel Başkanımızın söyleyip de 3 gün, 3 ay, 3 yıl sonra haksız çıktığı bir durum yok. Biz 16 Nisan'da rejim değiştirmedik, rejimimiz Cumhuriyettir. Bundan sonraki ülkemizin hükümet etme sistemi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir, başkanlık sistemi değildir, bize özgüdür."
Konuşmaların ardından 10. madde kabul edildi.
-Madde ne getiriyor?
Sayım döküm cetvelinde siyasi parti ve bağımsız adaylara ayrılan sütunlardan sonra ittifakın ortak oyları için sütun ayrılacak.
Aynı zarf içinde birden fazla oy kullanılan seçimlerde, zarfın içinden çıkan oy pusulaları okunmadan önce, seçim türüne göre ters çevrilerek tasnif edilip masanın üzerine konulacak.
Birlikte yapılan Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde, önce Cumhurbaşkanı seçimine ait oy pusulalarının sayım ve dökümü yapılacak.
Mahalli idare organları seçimlerinde sayım ve döküme ilişkin sıralamada bir değişiklik yapılmadan, bu oy pusulalarının sayım ve dökümünden sonra il genel meclisi üyeliği ve muhtarlık seçimlerine ait oy pusulalarının sayım ve dökümü gerçekleştirilecek.
İttifak alanı içeresinde, "Evet" mührünün; bir siyasi partiye ayrılan alana; hem bir siyasi partiye ayrılan alana hem de ittifak unvanı bölümüne; ittifak unvanı bölümüne taşacak şekilde bir siyasi partiye ayrılan alana basılması halinde oy pusulaları geçerli sayılacak. Sayım döküm cetvelinde o partinin cetveldeki sütununa işaretlenecek.
Yalnız ittifak alanı içerisine "Evet" mührü basılması halinde de bu oy pusulaları da geçerli kabul edilecek ve sayım döküm cetvelinde ittifakın ortak oyları sütununa rakamlar birden başlamak üzere, sırasına göre çizilmek suretiyle ayrı ayrı işaretlenecek.