Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2025 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekilleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2025 yılı bütçesi üzerinde görüşlerini dile getiriyor.

CHP Grubu adına söz alan Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, bütçenin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı destekleyen, sosyal refahı arttırıcı bir yaklaşıma sahip olarak gösterildiğini, ancak kendisinin buna katılmadığını belirtti.

Şevkin, kendi bölgesi Adana'da son 15 yılda 100'den fazla fabrikanın kapandığını, sanayinin beşiği konumundaki Çukurova bölgesinin tek bir çivi çakılmayan hale dönüştüğünü ifade ederek, işsizliğin kol gezdiğini söyledi.

İstanbul Sanayi Odası'nın, iki yıldır takip edilen 10 sektörün tamamında gerileme yaşandığını, tekstilde konkordatoların zirve yaptığını ve imalatta siparişlerin düştüğünü açıkladığını aktaran Şevkin, "İktidarın tersine sanayi temsilcisi 'Üretimdeki son gerileme belirgin düzeyde ve son yirmi bir ayın en yüksek oranında gerçekleşti' demektedir. Zorlayıcı ekonomik koşullar, fiyat artışları ve talepteki zayıflık, firmaların üretim azaltmasına yol açan temel faktörler olmuştur." dedi.

CHP Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, bütçe sunumunun çok profesyonel olduğunu belirterek, "Bazı sorularım olacak. Bunlar çok güzel ancak bunu nasıl başaracağız? Üretim merkezlerinde eleman sorunu, bürokrasi, finans, nitelikli eleman sorunu var. Müfredat değişiyor. Yapay zekayla ilgili sanayinin başkenti Kocaeli'de meslek liseleri sayısına baktığımızda tüm okulların yüzde 10'u bile meslek lisesi değil. Teknolojiye dayalı meslek liseleri yok. Yıllar önce 'Gelişmiş bölgelere yapay zekaya uyumlu pilot okul yapın' dedik." değerlendirmesinde bulundu.

İYİ Parti grubu adına konuşan Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, ülkenin eğitim, demokrasi ve adalet konusunda iyi bir sınav veremediğini vurgulayarak, yetişmiş mühendislerin yurtdışına gittiğini hatırlattı.

Uz, gelişmiş ülkelerin sanayi dönüşüm süreçlerinde dijitalleşme, yüksek katma değerli öğretim ve inovasyon odaklı yatırımlara, sermaye giderlerine daha büyük pay ayırarak bu alanlarda öncülük yapmak zorunda olduğunu belirterek, "Örneğin Çin ve Güney Kore gibi ülkeler, yüksek teknoloji üretim hedeflerine ulaşabilmek için sanayi altyapılarına büyük yatırımlar yapmış, sermaye harcamalarına özel öncelik vermiş." bilgisini paylaştı.

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci orta gelir tuzağından kurtulmanın tek yolunun bakanlığın geliştireceği vizyonlar olduğuna dikkati çekerek, sanayi ve teknolojinin ana sorununun beşeri sermaye olduğunu ifade etti.

Temurci, Dünya Beşeri Sermaye Endeksi'nde Türkiye'nin ilk 50'ye giremediğini söyleyerek, beşeri sermaye üzerine ciddi adımlar atılması gerektiğini belirtti.

Savunma sanayisindeki başarıların kendilerini gururlandırdığını anlatan Temurci, bu tecrübelerin sanayi ve teknolojideki diğer alanlara da aktarılması konusunda çaba sarf edilmesi gerektiğine işaret etti.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı yerli ve milli üretim potansiyelinin tümüyle harekete geçirilmesi, savunma sanayisindeki dev atılımların daha da güçlendirilmesi, enerjide yerli katkının arttırılması, savunma sanayisinde yakalanan ileri teknolojinin başka alanlarda da elde edilmesinin hedeflenmesi gerektiğini vurguladı.

Kalaycı, "Yüksek teknolojili sektörlerin, üretim ve ihracat içindeki payı arttırılmalıdır. Nispeten düşük teknolojili sektörlerde tasarım, markalaşma ve etkin pazarlama yolunda katma değeri yüksek bir yapıya geçiş sağlanmalıdır." sözlerini sarf etti.

AK Parti Samsun Milletvekili Ersan Aksu, yapay zeka teknolojisinin gün geçtikçe yaygın hale geldiğini anımsatarak, direkt ve dolaylı olarak insanların hayatında daha fazla yer edindiğini söyledi.

Aksu, Türkiye'de çok güçlü bir otomotiv sanayinin mevcut olduğuna dikkati çekerek, "Halen 13 marka üretim yapıyor ve 8'i küresel markalar. Türkiye'de 1 yılda üretilen otomobil sayısı 1 milyon 300 bine yükseldi. Üretilemez denilen ve adeta alay konusu edilen yerli otomobilimiz TOGG, Anadolu'nun en güzel köşelerinde bile gururla arzıendam ettiği hepimizin malumu." diye konuştu.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın seçilmesi sonrası "dostum Trump" ifadesini kullandığını belirterek, şu eleştirilerde bulundu:

"Trump, 'kırmızı çizgimiz' dediğiniz Kudüs'ün, İsrail'in başkenti olmasını onaylayan kişi. Gazze'deki çocukların katili Netanyahu'nun arkadaşıdır Trump. Hem Netanyahu hem Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Trump'da birleşmiş durumda. Hem Recep Tayyip Erdoğan hem Trump, Netanyahu'da buluşmuş durumda."

Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş ise Ağbaba'nın sözlerine, "Netanyahu ile birleşmesi doğru bir ifade değil. Maksadını aşan ifadeler. Bu doğru bir ifade değil. Netanyahu ile bizim dostluğumuz olamaz. Netanyahu ile Türkiye'deki hiçbir siyasetçiyi yan yana getiremem, Cumhurbaşkanımızı yan yana getirmenizi kabul edemem." karşılığını verdi.