Mustafa Yeneroğlu'ndan Deprem ve Terörsüz Türkiye Vurgusu

Bağımsız İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, deprem riskine dikkat çekerek Türkiye'nin hazırlıksız durumda olduğunu ifade etti. Ayrıca, terörsüz Türkiye hedefine ulaşmak için herkesin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.
Bağımsız İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, terörsüz Türkiye sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
Yeneroğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, İstanbul'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremi hatırlatarak, vatandaşlara geçmiş olsun dileğinde bulundu.
Türkiye'nin en öncelikli gündeminin deprem riski olduğunu ifade eden Yeneroğlu, Türkiye'nin depremlere karşı hazırlıksız durumda olduğunu söyledi. Milletin her an karşısına ürkütücü bir tablo çıkmasından endişe ettiğini vurgulayan Yeneroğlu, "Depreme hazırlıklar mutlaka ulusal bir seferberlik eşliğinde ele alınması gerekiyor." ifadesini kullandı.
Yeneroğlu, tedavisi süren TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'e acil şifa diledi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasını anımsatan Yeneroğlu, "Hukuk ve mahkemeler ülkemizde öyle bir hale getirildi, yargı o kadar ayağa düşürüldü ki haklı olarak kimse bu operasyonları yolsuzlukla mücadele gibi hukuki bir motivasyonla, iyi niyetle yapıldığına inanmıyor." sözlerini sarf etti.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 10 Nisan'da bir açıklama yaptığını hatırlatan Yeneroğlu, insanların anayasal haklarını kullanarak gösteri ve yürüyüş yaptığını belirtti. Yeneroğlu, "Utanmadan daha da vatandaşı tehdit ediyorlar. Bunu göz ardı edemeyiz." dedi.
Terörsüz Türkiye hedefine ilişkin de konuşan Yeneroğlu, şöyle konuştu:
"Devlet Bahçeli'nin son dönemde yaptığı açıklamaların, kullandığı yeni söylemin hem sembolik hem de siyasal anlamda değerli olduğunu belirtmek isterim. Herkese huzur veren terörsüz bir Türkiye hayali hepimizin ortak hedefidir. Bu sürece katkı sunacak her aktörün çabasını kıymetli buluyor, Bahçeli'nin girişimini bu anlamda not ediyor, teşekkür ediyorum. Ne silahların gölgesinde siyaset kabul edilebilir ne de legal siyaseti kriminalize eden yaklaşımlar kabul edilebilir. Bu sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli."