Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpay: "Parlamenter Sistem Problem Olan Bir Sistemdir ve 6 Darbeye...
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpay: "Parlamenter sistem problem olan bir sistemdir ve 6 darbeye mal olmuştur" Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay;
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpay: "Parlamenter sistem problem olan bir sistemdir ve 6 darbeye mal olmuştur"
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ;
"Anayasa sistem değişikliğine getirilen en vicdansız eleştiri tek adamlık iddiasıdır"
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum :
"200 yıldır yapılan yeni yönetim arayışında her zaman halk adına tercihler yapıldı"
16 Nisan'dan sonra Türkiye'de siyasal sistem değişikliklerinde nihai kararı her zaman halk verecektir"
ELAZIĞ - Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Anayasa sistem değişikliğine getirilen en vicdansız eleştirilerden birisinin tek adamlık iddiası olduğunu söyledi.
Elazığ Sivil Toplum Platformu tarafından "Anayasa Sistem Değişikliği" paneli düzenlendi. 16 Nisan'da yapılacak olan referandum öncesi halkın sistemle ilgili bilgilendirilmesi amacı ile düzenlenen program Kültür Park Mamuratül Aziz Salonu'nda yapıldı. Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un konuşmacı olarak yer aldığı panele, AK Parti Elazığ Milletvekili Metin Bulut, Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, AK Parti Elazığ İl Başkanı Ramazan Gürgöze, STK Temsilcileri ve davetliler katıldı.
Egemenliğin millete ait olduğunu belirten Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, "Anayasa yapmak egemenliğin en önemli özelliğidir. 5 anayasa değişikliğinin yapıldığı ülkemizde anayasanın hiçbir yerinde olmayan bir millet var. Parlamenter sistem problem olan bir sistemdir ve 6 darbeye mal olmuştur. Parlamenter sistemden vazgeçildiğinde demokrasiye sırt dönüleceğini söyleyenler var, bu külliyen yalan. Parlamenter sistemin, yarı başkanlık sisteminin ve başkanlık sisteminin de temel referansı demokrasidir. Dolayısıyla parlamenter sistemden vazgeçilip başka hükümet sistemine dönüldüğünde demokrasiden vazgeçileceği iddiaları gerçekçi değildir" dedi.
Anayasa sistem değişikliğine getirilen en vicdansız eleştirilerden birisinin tek adamlık iddiası olduğunu dile getiren Alpay, "Şuan ki sistemimizde cumhurbaşkanı sorumsuzdur. Tek sorumlu olduğu vatana ihanet suçlamasıdır. Vatana ihanet suçlamasının hukuken gerçekleşmesi de mümkün değildir. Ceza yargılamasının en temel ilkesi suçların ve cezaların kanunilik ilkesidir. Bir insanın herhangi bir eylemle sorumlu tutulabilmesi ve ceza yargılanmasına tabi kılınabilmesi için o eylemin kanunda tarif edilmesi lazım. Bu sistemde alabildiğince geniş görev yetkileri olan bir cumhurbaşkanından bahsediyoruz. Teklif edilen sistemde ise yetki kullanan hiç kimsenin yargı denetimi dışında kalmaması esası üzerine oturtulmuştur diye kaydetti.
Uçum;"Nihai kararı her zaman halk verecektir"
Anayasa sistem değişikliğinin 3 ana dayanağının olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, "Bu 3 dayanaktan birincisi bu anayasa değişikliğinin siyasal model açısından halka dayanmasıdır. Son 200 yıldır yeni yönetim arayışında ilk kez halk olarak nasıl bir siyasal modelde yaşamamız gerektiğine karar vereceğiz. 200 yıldır yapılan yeni yönetim arayışında her zaman halk adına tercihler yapıldı. İlk kez halk ben bu hükümet modelinde yaşamak istiyorum yada ben bu hükümet modelini istemiyorum deme konusunda bir irade kullanacak. Bu 16 Nisan sonucundan bağımsız olarak halkın asli kurucu irade oluşunun tescillendiği gün olacaktır. Artık 16 Nisan'dan sonra Türkiye'de siyasal sistem değişikliklerinde nihai kararı her zaman halk verecektir" şeklinde konuştu.
Anayasa sistem değişikliğinin ikincisi dayanağının ise hukuk anlayışını değiştirmek olduğunun vurgulayan Uçum," Türkiye tasarlayıcı, baskıcı hukuk anlayışından kolaylaştırıcı imkan sağlayan hukuk anlayışına geçecek. Çünkü bu anayasa değişikliği siyasete ve halka alan açan değişikliktir. Üçüncüsü ise bu anayasa değişikliği tam meşrutiyete dayanmaktadır. Devletin kuruluşunda tam meşrutiyet gerçekleşmektedir.Bu anayasa değişikliği bir reform başlangıcı olarak önümüzdeki yıllarda hem anayasal seviyede hem yasalar seviyesinde Türkiye'nin siyasal seviyesinde birçok dönüşümü gündeme getirecektir" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından panel, katılımcıların sorularının yanıtlanmasıyla sona erdi.