"Mhp, İktidara Terörün Bitirilmesi İçin Daima Açık Çek Vermiştir"
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, "Mazbatalı, kravatlı, kalemli ve dernekli teröristlerin, silahlı sol örgütlerin, demokrasinin nimetlerini daha fazla istismar etmelerine izin verilmemelidir" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, "Mazbatalı, kravatlı, kalemli ve dernekli teröristlerin, silahlı sol örgütlerin, demokrasinin nimetlerini daha fazla istismar etmelerine izin verilmemelidir" dedi.
Yalçın, partisinin Çanakkale İl Başkanlığı tarafından düzenlenen istişare toplantısına katıldı. Akol Otel'deki toplantı öncesinde açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, terör örgütü PKK'nın eylemlerini Orta Doğu ve bilhassa Suriye'deki gelişmeler neticesinde ortaya çıkan bölgesel kaosun bir parçası haline getirmek hevesinde olduğunu belirterek, "Aşırı solun terör makinesi taşeron örgütler, kanlı terör örgütü PKK ile sırt sırta vermiş, emperyalizmin ağır işçiliğini yapmaktadır" diye konuştu.
Parti olarak terörle mücadele konusunda hükümete açık çek verdiklerini ifade eden Yalçın, şunları söyledi:
"Aileler evlatlarını her gün teröre kurban vermekte, bölge esnafı terörün kıskacında istemeye istemeye kepenklerini kapatmaktadır. Silah tehdidi altında yaşamaktan bıkmış durumdaki halkın sonsuz nefreti ve bedduası, bu iflah olmaz devlet ve millet düşmanlarının üzerindedir. Buradan siyasi iktidara sesleniyorum. Mazbatalı, kravatlı, kalemli ve dernekli teröristlerin, silahlı sol örgütlerin, demokrasinin nimetlerini daha fazla istismar etmelerine izin verilmemelidir. Demokrasi bir kukla oyunu değildir; devlet, yasalar ve haklar sulandırılarak yaşatılamaz. İnsanımızın güvenlik içinde ve hür yaşama hakkını elinden almaya kalkmanın bedeli daha fazla hürriyet, daha fazla hoşgörü olmamalıdır. Bilinmelidir ki ülkeyi bölüp parçalamayı, bütünlüğümüzü ve birlikte yaşama irademizi ortadan kaldırmayı aklına koymuş katiller güruhuna ve onların destekçilerine hoşgörü gösterilmesi apaçık bir zaaftır, kusurdur. Teröristlerle onların yardakçılarına müsamaha edilmesinin varacağı yer, demokrasinin imkan ve nimetlerinin ortadan kalkmasıdır."
Yalçın, "Terörle mücadele devletin en meşru hakkı olduğuna göre, halkın güvenliğini tehlikeye sokan, her gün asker, polis ve sivil vatandaşlarımıza yönelen alçakça saldırılar, devlete kendi varlığını korumak için her türlü meşruiyeti kullanma hakkı getirmektedir. Eğer devletin bekası ve milletin varlığı somut bir tehdit altındaysa, bunları korumak için her türlü argüman ve vasıta tereddütsüzce kullanılmalıdır. Anayasanın tanıdığı milletvekilliği hakkını kötüye kullanarak devletin temeline dinamit koyma cüretini gösterenlere, bunun bedeli mutlaka ödetilmelidir. Demokrasinin nimetlerini kullanarak terör sorununu istismar eden çevrelere en sert şekilde karşılık verilmelidir. Terör meselesini birtakım yavelerle demokrasi sorunuymuş gibi lanse eden ve aslında eli kanlı katillere dolaylı destek verenler, devletin kararlılığını ve tavizsiz tutumunu hissetmelidir. Kimi gaflet ve dalalet içinde, kimi de bariz bir ihanet duruşuyla teröre omuz veren mevcudiyetler teker teker ortadan kaldırılmalıdır. Silahlı eylemcilere karşı yürütülen operasyonlar, içeride teröre dolaylı ve doğrudan destek veren bütün mahfillerin kökü kazınarak tamamlanmalıdır. Varlığımıza ve bütünlüğümüze kastedenlere hadlerini bildirmekten asla imtina edilmemeli, zerrece fütur getirilmemelidir. Türkiye nüfusunun çoğunluğunun yaşadığı illerimizde estirilmek istenen terör rüzgarına karşılık devletin demir yumruğu katiller güruhunun ve yardakçılarının ensesine inmelidir. Şehirlerimiz, kasabalarımız, köylerimiz ve kırsal güvenli hale getirilmelidir. Türkiye'nin geleceği açısından durumun ciddiyetini değerlendiren MHP, iktidara terörün bitirilmesi için daima açık çek vermiştir. MHP, bu konuda alınacak her türlü tedbire, yasal düzelemeye destek vereceğini her fırsatta duyurmuştur. Ancak sabrın da bir sınırı vardır ve artık sabır taşı çatlamıştır" diye konuştu.
Afyonkarahisar'da cephanelikte meydana gelen patlamayla ilgili bir soru üzerine Yalçın, "25 tane şehidimizin orada hangi şartlar altında, hangi olaylar veya hangi tedbirsizlikler sonucunda meydana gelen bu elim kazadan dolayı şehit düştüğünü iktidarın bizlere açıklaması lazım. Ama bugüne kadar bırakın detayları açıklamayı, çok üzücü bir şekilde hala 1 şehidin dışında, kalan 24 şehidimizin cenazeleri maalesef ailelerine verilememiştir. DNA testinin uzun süreceği muhtemeldir. Bunu anlayışla kabul ederiz. Ancak büyük bir gizlilik içerisinde hadisenin yürütülmesi, perde arkasında bazı hadiselerin saklandığı şeklinde birtakım şüpheleri ortaya koymaktadır. İşte bu şüpheleri, bu düşüncelerimizi, bu hissiyatı netleştirecek olan merci ise mevcut iktidarın temsilcileridir. Bu açıklamayı yapmaları lazım" dedi. - ÇANAKKALE