MHP Grup Başkanvekili Vural Açıklaması

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural,  " Anayasa Mahkemesi'nin uzun tutukluluk süreleri ile ilgili kararının 1 yıl sonra yürürlüğe girmesi" ile ilgili olarak, " Anayasa Mahkemesi'nin adil olmadığını ifade ettiği bir hükmü, yargının tekrar değerlendirerek tutuklularla ilgili yeniden değerlendirme yapması kanaatindeyim. Beklemek şart değildir. Adil olmayan bir konuyu 1 yıl daha uygulamak, adil olmasını sağlamaz. O bakımdan biran önce yargının uygulaması gerekiyor" dedi.

Vural, Parlamento'da gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Anayasa Mahkemesi'nin uzun tutukluluk süreleriyle ilgili kararı hakkında görüşü sorulan Vural, bu kararın önemli olduğunu söyledi.

Vural, yargı süresinin kısaltılarak insanların tutuklanmadan yargılama zemininin oluşturulması gerektiğine işaret ederek, "Uzun tutukluluk süresi, bir bakıma ceza haline dönüştüğünden dolayı bu konuda karar alınması yerindedir ama bu karar kafi değildir. Zamanında bir adaleti tecelli ettirmek gerekiyor. Bu bakımdan ben uzun tutukluluk süresinin bu şekilde Anayasa Mahkemesi tarafından objektif bulunmadığı gerekçesiyle iptal edilmiş olmasını yerinde görüyorum" diye konuştu.

"Yüksek Mahkeme'nin bu kararının, mevcut davaları etkileyip etkilemeyeceği" yönündeki soru üzerine Vural, şunları söyledi:

"Bunu Anayasa Mahkemesi iptal ettiğine göre, bu iptal kararına göre yargının değerlendirme yapmasında fayda var. İvedilikle Hükümetin de bu konuda bir değerlendirme yapmasında fayda mülahaza ediyoruz. Elbette bu konuda lehte olduğu için, lehte olan hükmün uygulanması TCK'nın temel prensiplerinden biridir. O bakımdan tutukluluk süresiyle ilgili bu hususta ivedilikle bir adım atılması gerekiyor. Yargının; Anayasa Mahkemesi'nin bu kararını dikkate alarak tutuklulukla ilgili değerlendirmelerini daha objektif bir şekilde ortaya koymak suretiyle cezalandırmaya dönüştürmeden karar vermesi ama öncelikli olarak da yargının bir an önce kararını vererek bu konuda adaletin tecelli etmesini sağlaması gerekiyor."

Vural, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in liderlerle görüşme yapacağı anımsatılarak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye teklif gelip gelmediğinin sorulması üzerine, "Talep konusunda bilgi sahibi değilim. Zannederim karar alınmış olmakla beraber böyle bir talep iletilmemiş olabilir" dedi.

-"Meclis kürsüsü hakaret kürsüsü haline dönüşmemelidir"

"CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'e verilen 3 oturuma katılmama cezası" ile ilgili olarak Vural, "Meclis kürsüsü hakaret kürsüsü haline dönüşmemelidir" diye konuştu. Vural, Genel Kurul'da eleştiri olabileceğini fakat hakaret olamayacağını belirterek, "Hakaretleri MHP olarak kabul etmemiz mümkün değil" ifadesini kullandı.

Vural, gazetecilerin, "Anayasa Mahkemesi uzun tutukluluk sürelerinin adil olmadığını söyledi fakat bu kararın da 1 yıl sonra yürürlüğe girmesi yönünde karar verdi" sözleri üzerine şöyle konuştu:

"1 yılık süre içerisinde mahkemelerin adil olmayan bu konuları yeniden değerlendirmesi lazım. Çünkü yargıda zaten adaleti arıyoruz. Eğer adil olmayan bir hüküm varsa, bu bakımdan Anayasa Mahkemesi'nin adil olmadığını ifade ettiği bir hükmü, yargının tekrar değerlendirerek adalet nispetini dikkate alarak bu tutuklularla ilgili yeniden değerlendirme yapması kanaatindeyim. Beklemek şart değildir. Adil olmayan bir konuyu 1 yıl daha uygulamak, adil olmasını sağlamaz. O bakımdan biran önce yargının uygulaması gerekiyor."

MHP Grup Başkanvekili Vural, bir gazetecinin "Anayasa Mahkemesi'nin '1 yıl sonra kararı' mevcut davaların sonuçlanması için mi acaba?" sorusu üzerine, "Bu, o zaman subjektif bir değerlendirmeyi gerektirir. Böyle bir değerlendirme olmaz. Eğer adil değilse, o zaman 1 yıl boyunca da adil olmayacaktır. O zaman mahkemelerin bu konuda karar vermesini ve bu adil olmayan uzun tutuklulukla ilgili değerlendirmeleri yapmaları belki de ivedilikle bu konuda kararlarını çabuk vermelerini temin etmelerinde fayda var" karşılığını verdi.

PKK'lı Remzi Kartal'ın çözüm sürecine yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Vural,  "Buradan Hükümeti bir açıklama yapmaya davet ediyorum:  Remzi Kartal, AK Parti ile PKK arasında, Öcalan ile Erdoğan arasında yazılı bir mutabakat metni olduğunu açıklamıştır. ve bu mutabakat metnine göre atılması gereken adımların, verilen sözlerin olduğunu ifade etmiştir. Bu konuda Hükümetten ses çıkmamıştır. Böyle bir konu gerçekten Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, demokratik hukuk devletine tehdittir, bir darbedir, silahlı bir darbedir. Dolayısıyla bu tehdit altında kalan Hükümeti, bu mutabakat metninde neler olduğunu, böyle bir mutabakat metninin olup olmadığını açıklamaya davet ediyorum. Yazılı mutabakatlar, sözler verilmiş ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde eğer Hükümet PKK terör örgütüyle bir mutabakat belgesi imzalayacak noktaya gelmişse, bu bizatihi demokrasi ve hukuk devletine darbedir" diye konuştu. -