Meclis'te Sözlü Taciz İddiası
AK Parti İstanbul Milletvekili Çetin: "İnsanların özgürlüklerine Meclis'te saldırılmasına kayıtsız kalmamı vicdanım engelledi"
AK Parti İstanbul Milletvekili Muhammed Çetin, "Meclis'te sözlü taciz" iddiasına ilişkin, "İnsanların şahsi hayatlarına ve özgürlüklerine Meclis giriş merdivenlerinde saldırılmasına kayıtsız kalmamı vicdanım engelledi" dedi.
Çetin, yaptığı yazılı açıklamada, yazılı ve görsel medyada şahsıyla ilgili akseden olay ve ifadelerin kesinlikle yanlış olduğunu ve hakikatı yansıtmadığını savundu.
"Daha önce hiç görmediğim, tanımadığım ama sonradan Meclis çalışanı olduğunu öğrendiğim, yanlız başına yürümekte olan bir bayana ahlaksız ve edepsizce yapılan sarkıntılığa, ahlaklı, ilkeli her Türk vatandaşı gibi insani ve medeni bir şekilde müdahalede bulundum" ifadesini kullanan Çetin, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"İnsanların şahsi hayatlarına ve özgürlüklerine Meclis giriş merdivenlerinde saldırılmasına, kayıtsız kalmamı vicdanım engelledi. Bu mevzunun saptırıldığı, kasıtlı olarak yanlış ifade edildiği açıktır. Bu yalan haberle kendilerine mesleki ve hatta siyasi prim yapmaya çalışan, basit, provakatif bir dezenfermoasyon örneği olarak bir kez daha aynı odaklar tarafından sergilenmektedir."
Meclis güvenlik kamera kayıtlarından, güvenlik görevlileri ve orada bulunan şahitlerin meseleyi gördüğünü, gazete ve internette rapor edilen iftira ve ithamların tamamıyle gerçek dışı, fabrikasyon olduğunun açıkça tespit edildiğini belirten Çetin, "Olay Meclis Koruma Daire Başkanlığı'nın tutanağında, 'gerek görevlilerimizin olaya müdahil olduğu andan itibaren, gerekse kamera görüntülerinin incelenmesi neticesinde, Kanal B muhabirlerinin iddia ettikleri gibi darp ve cebir olayının söz konusu olmadığı tespit edilmiştir' şekliyle yer almıştır" dedi.
Çetin, "itham edildiği gibi fiili hiçbir müdahale söz konusu olmadığı, işin basit bir muhabir olayı olarak abartıldığı bizzat Meclis İdare Amiri, muhalefet grup başkanvekili tarafından şahısların dinlenilmesi, kayıtların defaten seyredilmesi neticesinde olayın itham ve iftira edildiği ve gazetelere yansıyan şekliyle doğru olmadığı, hiçbir emele hizmet edecek şekilde büyütülmemesi gerektiği kanaatine varıldığını" belirtti.
"Provakatif her türü eylem ve olayın karşısında olarak yapma, yanlış ve yalan habercilik karşısında halkı yazılı bilgilendirme ihtiyacının doğduğunu" ifade eden Çetin, her türlü hukuki yola başvurma hakkının saklı olduğunu da kaydetti. -