Meclis Darbe Komisyonu, MHP'li Eski Bakan Agah Oktay Güner'i Dinledi

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu bünyesinde oluşturulan 12 Eylül darbesine ilişkin alt komisyon, 12 Eylül öncesi Ticaret Bakanlığı yapan, darbe sonrası idamla yargılanan MHP'li Agah Oktay Güner'i dinledi.

Güner, 12 Eylül darbesine giden günlerde yaşadıkları hakkında komisyona açıklamalarda bulundu. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'in darbeden önce MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ve kendisiyle görüştüğünü belirten Güner, "Demirel bize 'Havayı iyi görmüyorum, bu tablodan bir darbe çıkar. Çare olarak da erken seçimi görüyorum, ne dersiniz?' dedi. Merhum Türkeş, 'Son derce isabetli olur, biz destekleriz. Fakat Ecevit ve Erbakan'ın da bu karara katılmaları gerekir' dedi. Demirel de 'onlar reddetti' dedi. Alparslan Türkeş Bey 'Takdir sizin, ama bir kez daha konuşun' dedi. Sonra öğrendik ki Demirel, Ecevit ve Erbakan'ı ziyaret ediyor ama maalesef reddediyorlar" dedi.

Uzlaşma kültürünün yokluğunun Türkiye'ye çok şey kaybettirdiğini belirten Güner, "Sivil otoritenin anlaşmaz ve uzlaşmaz tavrı. Şuna inanıyorum, eğer Ecevit ve Erbakan erken seçime 'pekiyi' deselerdi askerin darbe gerekçesi elinden alınacaktı" diye konuştu.

"BU MEMLEKET ÖYLE PAŞALAR TANIYOR Kİ"

Başbakan Süleyman Demirel'in dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren'e 'Fatsa'ya git, olayları incele' dediğini; Evren'in ise 'Gidemem, bütün yolları Dev-Sol'cular tutmuş' dediğini anlatan Güner, şöyle devam etti:

"Memleketin Genelkurmay Başkanı bunu söylüyor. Başbakan 'helikopterle gidin' diyor, 'helikopterimi de düşürürler' diyor. Daha sonra Evren, Konya meydanında 'Biz 5 sene sabrettik, hedefimize vardık' diyor. Binlerce memleket evladı vurulurken buna sessiz kalan Genelkurmay Başkanı, 'Sabrettik, hedefimize vardık' diyor. Memleketi sevmek hadisesi olsa 5 yıl beklemeye gerek yok. Bu memleket öyle paşalar tanıyor ki, değil Dev-Sol'un yolları kesmesine, memleketin işgaline 'hayır' diyen paşalar var. Bunlar 'ihanet derecesinde sabır' göstermişlerdir. İsteselerdi terör biterdi. Nitekim darbenin ertesi günü terör bitti. Herhalde gökten melekler inip kesmediler. Çünkü terör belli merkezlerin kontrolündeydi."

12 Eylül darbesinin ABD destekli olduğunu belirten Güner, "Baba Bush Türkiye'ye geldiği zaman CIA Türkiye Emniyet Genel Müdürlüğü'ne 16 hücre evinin adresini verdi. Bizim haberimiz yok ama ABD'nin haberi var. ABD haber verdikten sonra bu evler basıldı" dedi.

"NE ZAMAN Kİ KUVVET KOMUTANLARI ABD'YE GİTTİ, DARBE OLDU"

Darbelerin arkasında ABD'nin olduğu iddiasının yorum mu yoksa delilleri olan bir açıklama mı olduğunun sorulması üzerine Güner, "Bir gün Sayın Demirel'i ziyarete gittim, öfkeden demirci körüğü gibiydi. ABD'ye 'Türkiye'nin içişlerine karışmaktan vazgeçin, kendi işimizi kendimiz çözeriz' diye mektup yazmış. Bundan büyük delil olmaz. Ne zaman ki kuvvet komutanlarından biri ABD'yi ziyarete gitti, 10 veya 15 gün sonra Türkiye'de darbe veya muhtıra oldu" dedi.

Bir ordunun en küçük bir malzemesi bile ABD'den geliyorsa, o ordunun ABD'den bağımsız olamayacağını belirten Güner, "Güney Amerika'daki darbelerin hepsinin altında ABD vardır. Ortadoğu'da da bugün oynayan yine ABD'dir" şeklinde konuştu.

Darbe olacağını önceden bilip bilmediğine yönelik bir soruya da cevap veren Güner, darbeden bir gün önce Meclis'te bir milletvekili arkadaşının Türkeş'e 'Genelkurmay'da çok büyük hareket varmış' dediğini, Türkeş'in de "Bu mu darbe yapacak, bu bizim sınıfın en kabiliyetsiz çocuğudur. Bu geri kafalı darbe yapamaz, boşverin' dediğini söyledi. Kenan Evren Ege Ordu komutanı iken, Genelkurmay Başkanı olmasını kendisinin önerdiğini ve Türkeş'in de bu öneriyi kabul ederek Demirel'e ilettiğini ve Evren'in Genelkurmay Başkanlığı'na atandığını anlatan Güner, "Türkeş Bey darbeden bir gün önce, 'O bizim sınıfın en kafasız adamıydı, onun adı tilki Kenan'dı' dedi. Tilki deyince 'Biz ne yaptık?' dedim. ve tilki Kenan tilkiliğini yaptı. Darbeden hiçbir haberim yoktu. Ancak darbe kampana çalarak geldi" dedi.

"80 GENÇLİĞİ ÜLKÜCÜYDÜ, MARKSİSTTİ AMA OKUYORDU"

Agah Oktay Güner, 1980 darbesinin heyecansız, ülküsüz, sorumsuz, devlet, vatan, millet kavramlarından kopmuş bir gençlik yetiştirdiğini belirterek, "1980, gençliği yok etmiştir; evet çocuk Marksisti ama okuyordu, ülkücüydü ama okuyordu" dedi.

Darbe öncesi şiddet ortamının oluşmasında MHP ve ülkücü gençliğin payının olup olmadığının sorulması üzerine de Güner, "MHP ve ülkücü gençlik terörün kurbanıdır, mağdurudur, mazlumudur. Gençlik ve parti, devamlı bir biçimde mağdur çizgisinde kalmıştır" diye konuştu.

'Senin teröristin benim teröristim' anlayışı olamayacağını belirten Güner, ülkücü camianın ABD ile de hiçbir ilişkisi olmadığını söyledi. - ANKARA