Meclis Başkanlığına Gönderilen Dokunulmazlık Dosyaları
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da aralarında bulunduğu 18 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyalarının TBMM Başkanlığına gönderilmesine ilişkin, "Biz, bundan korkmuyoruz.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da aralarında bulunduğu 18 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyalarının TBMM Başkanlığına gönderilmesine ilişkin, "Biz, bundan korkmuyoruz. Demokrasi için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Fezlekelerle bizim gözümüzü korkutamazlar. Bu demokrasi mücadelesinde birçok insan bedel ödüyor, bizim de bu bedeli ödemekten kaçınmayacağımızı belirtmek istiyorum." dedi.
Ağbaba, beraberindeki bazı milletvekilleriyle birlikte DİSK Başkanı Kani Beko'ya 16 Nisan halk oylamasıyla ilgili "teşekkür" ziyaretinde bulundu.
Ziyarette konuşan Ağbaba, halk oylamasında çıkan "hayır" oylarının CHP'nin değil, tüm Türkiye'nin olduğunu söyledi.
CHP'nin "hayır" mücadelesinin devam edeceğini vurgulayan Ağbaba, herkesin görevinin "hayır"ları artırmak, güçlü bir parlamenter demokrasiyi inşa etmek olduğunu söyledi. Ağbaba, bu süreçte atacakları her adımın, bütün muhalefeti, "hayır" diyen herkesi kapsayacağını, kimseyi ötekileştirecek bir hareket içinde olmayacaklarını dile getirdi.
Partili cumhurbaşkanlığı sürecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti'ye üye olmasıyla başladığını belirten Ağbaba, Türkiye'nin parti devleti olma yolunda ilerlediğini iddia etti.
Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yeni mağdurlar yaratıldığını, ailesinden biri örgütle irtibatlı olan kişilerin görevden alındığını ileri süren Ağbaba, şu ifadeleri kullandı:
"Buradan bir çağrı yapıyoruz, suç bireyseldir. FETÖ'nün, darbenin belki ikinci, üçüncü önemli adamının kardeşi hala AKP'nin genel başkan yardımcısı. Birçok belediye başkanının ya eniştesi ya damadı ya ailesinden birisi mutlaka tutuklu. Siyasilere bir şey yapılmıyor. Popçuda, topçuda, baklavacıda, börekçide var, olmayan tek yer siyaset kurumu. Hodri meydan, Meclis'te, siyaset kurumunda var mı yok mu araştıralım. Ama biliyoruz ki eğer bu ilişkilerden dolayı birileri meslekten atılacaksa, cezaladırılacaksa 'AKP' diye parti kalmaz. Fakir, fukara, yoksul emekçi insanlar işten, görevden atılıyor. Ben Türkiye'de bulunan bütün emekçilere bir çağrı yapmak istiyorum, herkesin direnme hakkı var, bu direnme hakkını herkesin kullanması gerekiyor."
"Televizyon ekranlarında yapılması doğru değil"
Ağbaba, konuşmasının ardından, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın açıklamalarının hatırlatıldığı Ağbaba, "Bizim görevimiz, 'hayır'ı azaltmak değil, artırmaktır. Bütün atacağımız adımlarda bunu göz önünde bulunduracağız. Bu tür tartışmaların televizyon ekranlarında yapılması doğru değil. Partimizde kararlar, partinin yetkili organlarınca alınır. 'Hayır'ı azaltacak tartışmalardan hepimizin özenle kaçınması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Kıdem tazminatının fona devredileceği iddialarına" yönelik soruya Ağbaba, "Kıdem tazminatı, işçinin iş güvencesi, olmazsa olmazıdır. Umarız fona devredilmez. Biz, sendikaların 'evet' demediği bir şeye 'evet' demeyiz." yanıtını verdi.
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da aralarında bulunduğu 18 milletvekiline ait 20 dokunulmazlık dosyası TBMM Başkanlığına gönderildi. Bu konudaki değerlendirmenizi alabilir miyiz?" sorusunu Ağbaba, "Biz, bundan korkmuyoruz. Demokrasi için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Fezlekelerle bizim gözümüzü korkutamazlar. Bu demokrasi mücadelesinde birçok insan bedel ödüyor, bizim de bu bedeli ödemekten kaçınmayacağımızı belirtmek istiyorum." diye yanıtladı.
"Yerel yönetimlerin imamı kim"
"Fezlekede AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'nin de olduğunun" anımsatıldığı Ağbaba, "Biz, suçun bireysel olduğuna inanıyoruz. Kardeşinden dolayı Dişli'nin ceza almasından yana değiliz. Ancak bu evrensel kuralı herkesin uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Son kararnamede atılan askerlere ve öğretim üyelerine baktığımız zaman, 'kiminin kardeşinin, kiminin akrabasının böyle bir ilişki içerisinde olduğu' söyleniyor. Bu tamamen hukuksuzluktur, hukuk askıya alınmıştır." dedi.
Darbe girişiminin siyasi ayağının mutlaka ortaya çıkarılması gerektiğini dile getiren Ağbaba, "Baklavacıda, börekçide, işçide, memurda var, Meclis'te yok. Buna kimse inanmaz. Buna kargalar güler. Herkesin imamı çıkıyor, abla, abi imamı var. Şimdi bu yerel yönetimlerin imamı kim? Ankara'daki imam kim? Aslında belli. Ankara'nın imamı az ileride oturuyor, belli ama kimse cesaretle söyleyemiyor." ifadesini kullandı.
"Kim olduğunu tam net söyler misiniz?" sorusu üzerine Ağbaba, "En çok kim kitap yazıyor? Akıl alır gibi değil, FETÖ ile solu ilişkilendiriyor. FETÖ ile solu ilişkilendirmeye kalkan imamdır. Böyle bir ilişki olabilir mi? Solun tarlasında FETÖ yetişebilir mi?" dedi.
Beko'nun konuşması
DİSK Genel Başkanı Kani Beko da Türkiye'de resmi olmayan rakamlara göre 1 milyonu üniversite mezunu olmak üzere 7 milyon işsizin bulunduğunu, 2016'da bin 970 kişinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini öne sürdü.
Taşeron işçilere kadro verilmemesini, kiralık işçi uygulamasını ve kıdem tazminatının kaldırılmasını kabul etmediklerini vurgulayan Beko, bunları kabul etmedikleri için halk oylamasında "hayır" dediklerini kaydetti.
Beko, yasama, yürütme ve yargının cumhurbaşkanına bağlanmasıyla, işçilerin haklarını arayabilecekleri bir mahkemenin olmayacağını iddia etti.