Mansur Yavaş: 'Adaylığımız için partimizin kararı gereklidir'
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda partisi CHP'nin kararına saygı gösterileceğini ifade etti. Yavaş, İmamoğlu'na açılan davaların siyasi kumpas olduğunu belirterek, hukukun doğru işlemesi ve beraat kararı beklediklerini vurguladı.
ANKARA Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için, "Biz her zaman söyledik; partimiz aday gösterirse aday oluruz. Gündemde bunun haricinde konuşacak başka bir şey yok. Türkçe konuşuyoruz ve açık konuşuyoruz. Onun haricinde söylenin sözlerin hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur" dedi.
Mansur Yavaş, Ankara'nın Çankaya ilçesindeki 100'üncü Yıl Gençlik Kütüphanesi'nin açılışını yaptıktan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yavaş, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı tartışmalarıyla ilgili, "Sayın Genel Başkanımız, günü geldiğinde parti olarak kimin aday olacağına karar vereceklerini söylediler. Dolayısıyla henüz ortada böyle bir gündem yokken maalesef bu tartışmaları çok üzücü ve gereksiz buluyoruz. Çünkü bunu daha önce yaşadık. 6'lı masa toplantıları daha devam ederken, daha seçime birkaç yıl varken sürekli olarak, 'aday kim olacak' tartışmaları özellikle yaptırıldı. Yani, arayı bozmak, insanların kafasında birtakım tereddütler uyandırmak için yapıldı. Ama bunu yaparken aynı zamanda ülke gündemini ortadan kaldırdılar. Şu anda yapılan da maalesef aynı. Sayın İmamoğlu veya benim ağzımdan hiçbir şey çıkmadığı halde; 'kulis bilgisi' adı altında hem hükümeti eleştirip hem de hükümete hizmet edecek gereksiz tartışmalar yaptırıyorlar, gündemi unutturuyorlar. Şu anda ülkenin tek bir gündemi var; emeklilerin durumu, yaklaşan kış şartları, gıdaya erişimdeki zorluk, bir yandan üreticilerin ürettiğini satamaması, diğer yandan dar gelirlilerin alışveriş yapamaması. Ama bazı şahısların kişisel kariyerleri ya da kendilerini gündeme getirmek için bu şekildeki beyanlarını anlamak mümkün değil. Biz her zaman söyledik; partimiz aday gösterirse aday oluruz. Gündemde bunun haricinde konuşacak başka bir şey yok. Türkçe konuşuyoruz ve açık konuşuyoruz. Onun haricinde söylenin sözlerin hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur" dedi.
Yavaş, partiden istifa edeceği yönündeki iddialarla ilgili de "Böyle bir şey nereden çıkıyor. Şimdiye kadar bunu aklınıza getirecek bir şey duydunuz mu benden. İl başkanımız burada. Her yerde beraberiz. Olmayan bir şeyi ispat etmek zorunda bıraktırıyorlar bizi. Bu çok saçma bir şey" diye konuştu.
'SİYASİ BİR DAVADIR'
İmamoğlu hakkındaki mahkeme sürecine değinen Yavaş, "Ankara'daki 16 belediyemiz bu siyasi kumpasa, yargı sopası göstererek siyaseti dizayn etme çabalarına karşıyız. Bu konuda sonuna kadar Ekrem Bey'in yanında olacağımızı belirttik. Sayın Kılıçdaroğlu'na açılan davalar da siyasi davadır, Sayın İmamoğlu'na açılan dava da siyasi davadır. Ben hukukçuyum; hangi kelimelerin suç olup hangi kelimelerin suç olmadığı Yargıtay kararlarında açıkça bellidir. Bu davanın açılması bile yanlıştır. Umuyorum yanlış bir karar verilmez ve inşallah Sayın İmamloğlu'nun suçlu olmadığı, herhangi bir şekilde başka bir kasıtla konuşmadığı konusunda mahkeme karar verir ve ülke gerçek gündemine döner. Bunlar zamanında bizim başımıza da geldi, uzun süre tartışıldı ve sonuçta gerçeğin ne olduğu ortaya çıktı. Ben de aynı şekilde bu kararın beraat olarak verilmesini ve ülkenin kendi gündemine dönmesini talep ediyorum. Bütün belediye başkanları olarak sonuna kadar İmamoğlu'nun yanındayız. Eğer bir ceza çıkarsa da ne şekilde tepki göstereceğimizi, nasıl protesto edeceğimizi o gün gösteririz; ama yargının böyle bir karar vereceğine inanmıyoruz. Bunu bir hukukçu olarak söylüyorum. Biz kesinlikle beraat kararı çıkacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
'CEZA ÇIKARSA NE YAPACAĞIMIZI KARARLAŞTIRACAĞIZ'
Yavaş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ABD dönüşü İmamoğlu ve kendisiyle toplantı yapacağını açıklamasıyla ilgili de "Toplantının sebebi; gereksiz ve kendi kendine görev alıp iş edinen arkadaşların konuşmaları. Biz yanımızdaki herkese bu konulara girmemesi gerektiğini ikaz ediyoruz, umuyorum herkes üstüne düşeni yapar. Birbirimizi karalamak gibi bir olayın içine giremeyiz; çünkü biz daha önce de 11 büyükşehir belediye başkanı olarak kendi aramızda konuştuğumuzda; bu tür davalar açıldığında, 'eğer iktidar bu şekilde davranırsa gerekirse hepimiz görevi bırakıp dünyaya mesaj verelim, birbirimize sahip çıkalım' dedik. Çünkü görevimizin bilincindeydik. Yine aynı şekilde böyle bir ceza çıkarsa ne yapacağımızı hep beraber kararlaştıracağız. Ama ben bir hukukçu olarak böyle bir karar çıkmaması gerektiğine inanıyorum" dedi.