Kılıçdaroğlu vatandaşlara seslendi: Yetki verin, Türkiye'yi ayağa kaldıracağım
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas gezisinden vatandaşlara seslendi. CHP lideri, "Bu kardeşiniz, halkın adamıdır. Sizin için çalışıyorum. Sizin için kavga veriyorum, mücadele ediyorum. Benim dünya malında gözüm yok. Tek güvendiğim sizlersiniz. Yetki verin, Türkiye'yi düzelteceğim. Yetki verin Türkiye'yi ayağa kaldıracağım. Yetki verin, Türkiye'yi kardeş yapacağım" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Koyulhisar ziyareti sonrası Suşehri ilçesine geçti, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile basına kapalı toplantıda bir araya geldi. Kılıçdaroğlu daha sonra Zara ilçesine geçti. Burada esnaf ziyaretleri yapan Kılıçdaroğlu, vatandaşlara hitap etti.
"BANA YETKİ VERİN"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas Zara'da vatandaşlara, "Bu kardeşiniz, halkın adamıdır. Sizin için çalışıyorum. Sizin için kavga veriyorum, mücadele ediyorum. Benim dünya malında gözüm yok. Ne olacak, ekmek yiyoruz, karnımız doyuyor… En büyük gücüm, bu ülkenin insanları. Tek güvendiğim sizlersiniz. Yetki verin, Türkiye'yi düzelteceğim. Yetki verin Türkiye'yi ayağa kaldıracağım. Yetki verin, Türkiye'yi kardeş yapacağım" sözleri ile seslendi.
"KOMŞU KOMŞUNUN KİMLİĞİNİ SORGULAMAYA BAŞLADI"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas'ın Zara ilçesinde yurttaşlara seslendi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Türkiye'nin içinde bulunduğu durum iyi değil, esnaf rahatsız; berberinden tutun manavına kadar rahatsızlığı bütün alanlarda hissediyorsunuz. Bu ülkenin huzura, beraberliğe ihtiyacı var. Beraber, bir, diri olmalıyız, güzel olmalıyız. Bizim güzel hasletlerimiz vardı, derdik ki; 'Komşu komşunun külüne muhtaç' diye. Şimdi komşu komşunun kimliğini sorgulamaya başladı. Buradan Türkiye'yi çıkarmak zorundayız."
"HİÇ KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEYE HAKKIMIZ YOKTUR"
"Yola çıktım geziyorum, adım adım bütün Türkiye'yi geziyorum. Fırsatım olduğu zaman köydü, kasabaydı, ilçeydi her tarafı geziyorum. Vatandaşlarımı dinliyorum, dertlerini dinliyorum. Hiç kimsenin çözülmeyecek sorunu yoktur. Türkiye'nin bütün sorunları çözülebilir, akılla, mantıkla, bilgiyle, birikimle çözülür. Hiç kimseyi ötekileştirmeye hakkımız yoktur. Herkesin inancına, kimliğine, yaşam tarzına saygılıyız. İsteğimiz, her esnaf siftahını yapabilsin, çiftçi rahat olabilsin, ektiği tarlanın karşılığını alabilsin, beslediği hayvanın karşılığını alabilsin, yani alın terinin karşılığını alabilsin."
"UMUTSUZLUK BİZİM KİTABIMIZDA YOKTUR"
Türkiye'yi buradan çıkarmanın yolu temiz siyasettir, ahlaklı siyasettir, siyasete giren kişinin cebini doldurması için çaba harcaması değil, cebini doldurması için dolandırıcılık yapması değil, haram yemesi değil. Önemli olan; siyasetçi çalışacak vatandaşın cebi dolacak. Vatandaş gidecek parasıyla alışveriş yapacak, fabrikalar çalışacak, tarlalarda insanlar ürünlerini üretecekler, satacaklar, gelir elde edecekler. Hiç kimsenin mağdur olmadığı, hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği güzel bir Türkiye'yi inşa etmek zorundayız. O nedenle size sesleniyorum; sakın ola ki bütün bu şikayetler sizi umutsuzluğa kaptırmasın, umutsuzluk bizim kitabımızda yoktur. Biz umudumuzu beslemek zorundayız.
"AYRIŞMAYACAĞIZ, BÖLÜNMEYECEĞİZ"
Bu ülkede bir çocuk yatağa aç giriyorsa, 85 milyon aç demektir. 85 milyon insan, bir çocuğun yatağa aç girmesine seyirci kalamaz. Hele hele bir siyasetçi asla seyirci kalamaz. Sizden bir şey istiyorum. Yarın sandık gelecek. Oy kullanacaksınız. Elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle kullanın. Bizi ayrıştırıyorlar, ayrışmayacağız. Bölmek istiyorlar, bölünmeyeceğiz. Beraber olacağız. Kavga ettirmek istiyorlar. Kavga etmeyeceğiz. Niye kavga edelim? Hangi gerekçe ile kavga edelim. Dayanışma kültürümüzü, imece kültürümüzü geliştirelim.