İYİ Parti'den Aile Hekimliği Yönetmeliğine Tepki

İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, yeni aile hekimliği yönetmeliğine ilişkin, "Doktor-hasta ilişkisini bir müşteri-çalışan ilişkisine çeviriyor. Doktorla hastayı karşı karşıya getirecek bir uygulama." dedi.

Kavuncu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği eleştirdi.

Aile hekimlerinin, bu düzenlemeye tepki olarak 3 günlük iş bırakma kararı aldıklarını anımsatan Kavuncu, "Bu yönetmelik aile hekimlerimizin alacağı ana maaşta kesintiye neden oluyor. Ancak sözde bir teşvikle aradaki farkın kapatılacağı iddia ediliyor. 'Teşvik başlığı' adı altında hekimlere 'Daha az antibiyotik ve ağrı kesici yazarsan daha fazla ücret alacaksın' deniyor. 'Hastanın ağrısı dinmesin ama benim ücretim fazla olsun' demeye itecek bir mantık." diye konuştu.

Yönetmelikle bir aile hekimine düşen hasta sayısının en fazla 3 bin 500 olarak belirlendiğini dile getiren Kavuncu, bu durumda sadece İstanbul'da 1 milyon 200 bin hastanın başka aile hekimlerine sevkinin söz konusu olabileceğine işaret etti. Kavuncu, "Sayının azaltılması uğruna dar gelirli vatandaşlarımız daha uzaktaki mahallelere gitmek zorunda kalacak. Sadece hekimlerimiz için değil aynı zamanda vatandaşlarımız için de ciddi sıkıntı oluşturacak bir uygulama getiriliyor. Bu yönetmelik doktor-hasta ilişkisini bir müşteri-çalışan ilişkisine çeviriyor. Doktorla hastayı karşı karşıya getirecek bir uygulama. Bu yönetmelikle hekimler için günlük hedef muayene sayısı 75 olarak belirleniyor. Yani 8 saat çalışsa saat başına 7-8 hasta düşüyor." ifadesini kullandı.

Buğra Kavuncu, düzenlemeye göre, bir hastanın yılda 2 defa aile hekimine gitmemesi durumunda doktorun maaşında kesintiye gidileceğini de söyledi.

"Bu durum oluşmuşsa Cumhurbaşkanı erken seçim kararı alsın"

İYİ Parti Grup Başkanvekili Kavuncu, ABD seçimlerine değinerek, "Donald Trump'ın olduğu bir ortamda öngörülebilirlik ve tahmin yapmak çok zor. Her an sürprizlerin yaşanabileceği bir ortam oluşmuş durumda." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'de bir erken seçim olup olmayacağına ilişkin de Kavuncu, "Anayasaya göre, erken seçim ancak Meclis veya Cumhurbaşkanı kararıyla olur. Erken seçim için 360 milletvekili oyu gerekiyor ve tam bu noktada bu rakamın yakalanması için muhalefetin tanzim edildiğini ve adımlar atıldığını görüyoruz." görüşünü paylaştı.

İktidarın ülkeyi yönetemeyecek durumda olması halinde erken seçim kararı alınabileceğine dikkati çeken Kavuncu, "Eğer bu durum oluşmuşsa Cumhurbaşkanı hemen erken seçim kararı alsın. TBMM'den bu kararın çıkmasını beklemek ya da Anayasada bir değişiklik yapmaya kalkmak milletle alay etmektir. Erken seçim kararının sebebi, Cumhurbaşkanına üçüncü defa aday olabilmenin yolunu açmak olmaz. Bu yaklaşım Anayasayı bir kez daha çiğnemektir. Böyle bir oyun ve anlayış olmaz. Biz bu tuzağa düşmeyeceğiz." sözlerini sarf etti.