Hdp TBMM Grup Toplantısı
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Halk toplantılarını yapmaya devam edeceğiz.
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Halk toplantılarını yapmaya devam edeceğiz. Bizi buralara bir davayı savunmak için gönderen halkın vereceği karar, onun çağrısı bizim için her şeyden daha değerli. Bu tartışmaları nihai karar için devam ettireceğiz. Şimdilik buradayız, burada olacağız." dedi.
Bilgen, partisinin TBMM Grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.
HDP'nin tutuklu milletvekillerinin "rehin" olarak tutulduğunu öne süren Bilgen, cezaevlerinde keyfi uygulamaların yaşandığını söyledi. Bilgen, TBMM Başkanvekili Pervin Buldan'ın TBMM Genel Kurulunu yönetmemesi için Meclis Başkanı tarafından yazılı bir talimat gönderildiğini ileri sürdü.
Bilgen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anadolu Ajansı'na verdiği demecin ardından erken yaşta evlenenlerin mağduriyetlerinin giderilmesine ilişkin düzenlemenin Meclis gündeminden şimdilik çıkartılmasının sevindirici ancak yeterli olmadığını ifade etti. Bilgen, "Keşke sokaktaki tepkiyi, toplumdaki duyarlılığı iktidar partisi ve Mecliste çoğunluğu bulunan partinin yöneticileri görebilseydi ve Cumhurbaşkanının gece yarısı Meclise talimatıyla değil, halk iradesine duydukları saygıyla bunu geri çekebilselerdi." diye konuştu.
Siirt'in Şirvan ilçesindeki maden kazasına değinen Bilgen, "Hükümet temsilcilerinin sözleri de en az ölümler kadar acıdır. Madene uzaktan bakıp, 'ihmal olmadığını' anlayan bir Sağlık Bakanımız var. Tıpkı Soma gibi sadece protesto edenlerin gözaltına alınması manzarası ile karşı karşıyayız. Belediyelerimize gönderdikleri müfettişler kadar madenlere gönderselerdi o insanlar belki toprağın altında olmayacaklardı." değerlendirmesini yaptı.
Son çıkarılan KHK ile 16 bin civarında insanın kamudan ihraç edildiğini anımsatan Bilgen, "16 bin yuva ekmeksiz kaldı. 16 bin ev işsiz, umutsuz kaldı. Onbinlerce öğretmeni işsiz bırakanlar birkaç gün sonra törenlerde boy gösterecekler. Ne yüzle bunu yapacaksınız?" dedi.
"Milletvekillerini görevden alacak olan halktır"
Belediye başkanlarından hesap soracak olanın halk olduğunu ve halkın bunu sandıkta yapacağını, milletvekillerini görevden geri alacak olanın da halkın kendisi olduğunu vurgukayan Bilgen, şunları söyledi:
"Eğer siyasette yargı sopasına bir kere başvurmaya kalkarsanız, kazanamadığınız belediyeleri almaya yeltenirseniz, milletvekillerinin koltuklarına dair başka hesaplar yapmaya kalkarsanız bu işin ucu başka operasyonlara gider. Mesela son günlerde yeniden sahneye çıkan AKP'nin kurucularından meşhur sifon çekmeyle sorumlu şahsın yeniden toplantılar düzenlediği söyleniyor. O zaman siyasette operasyonlardan dert yanmayacaksınız. Şimdiye kadar çok darbe görmüş ama boyun eğmemiş Ahmet Türk'ü bile gözaltına alabilecek kadar korkuyorsunuz ve bu kadar çaresizsiniz."
Anayasanın toplum sözleşmesi ve aynı zamanda toplumsal katılım anlamlarına geldiğine dikkati çeken Bilgen, yaşanan sürecin anayasa yapım süreci olmadığını savundu.
Bilgen, şöyle devam etti:
"Fiili durumu yasal statüye kavuşturma derdiyle, parlamentoda bir muhalefet partisi de dayanışma sergilemenin telaşı içine girmiş durumdadır. Özellikle çok iyi koku alan bir temsilcileri bu yeni teklifte, 'Türk milliyetçilik kokusu aldığını' söylemiş. Siz, bu aldığınız kokuyla halının altına süpürdüğünüz pisliğin kokusunu örtebilir misiniz bilmiyoruz. Siz parti içi muhalefeti tasfiye etmek için birilerinin başkanlık hesabına ram olmuş olabilirsiniz. Aynı şekilde iktidar partisi de bir kişiyi başkanlığa taşımak uğruna sizin kuyruğunuza takılmış olabilir."
CHP'nin de "bu pazarlığa bir yerinden girmeye çalıştığını" ileri süren Bilgen, CHP'nin aslında HDP dışlanırken, zaten masadan dışlandığını ama CHP'nin bunu yeni anladığını savundu. Bilgen, "Bölünmeye karşı miting düzenleyecekler. Kartal'da 'teslim olmayacağız' diyenlerle yan yana durmaya cesaret edemediler ama Adana'da bölünmeye karşı miting düzenleyecekler. Bence, Adana'nın havasına uyun, 'ne şiş yansın ne kebap' mitingi düzenleyin. Orta karışık bir demokratlıkla muhalefette ancak bu kadar olur." ifadelerini kullandı.
"Biz buraya hangi zorluklar içerisinde geldiğimizi biliyoruz. Kime ne borcumuz olduğunun farkındayız." diyen Ayhan Bilgen, şunları kaydetti:
"Biz, sizin İçtüzük dehlizlerinde, karanlık localarda yapacağınız hesaplarla, nerede duracağımıza, ne yapacağımıza karar vermeyeceğiz. Biz karar verirken Ceylan Önkol'un gözlerini unutmayacağız. Ama şunu da siz bilin ki ne sizin umduğunuz, hesap ettiğiniz gibi buraları size teslim ederek gideceğiz ne de buradaki oyunun figüranı olacağız. Daha net söyleyeyim, ne bu deveyi güdeceğiz ne bu diyardan gideceğiz.
Halk toplantılarını yapmaya devam edeceğiz. Tartışmalarımıza devam edeceğiz. Bizi buralara bir davayı savunmak için gönderen halkın vereceği karar, onun çağrısı bizim için her şeyden daha değerli. Bu tartışmaları nihai karar için devam ettireceğiz. Şimdilik buradayız, burada olacağız."
Toplantıda, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın cezaevinden grup toplantısı için gönderdiği mesaj okunurken, toplantıya katılanlar ve milletvekilleri ellerinde HDP'nin tutuklu milletvekillerinin fotoğraflarını taşıdı.