Hdp TBMM Grup Toplantısı (2)
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Kayyumlar eliyle gasbedilen bütün belediyeleri geri alacağız. Daha önce bizim olmayan belediyeleri de bu kervana ekleyeceğiz.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Kayyumlar eliyle gasbedilen bütün belediyeleri geri alacağız. Daha önce bizim olmayan belediyeleri de bu kervana ekleyeceğiz. Batıda ise faşizme kaybettireceğiz." dedi.
Buldan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hayatını kaybeden eski Gençlik ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Fikret Ünlü'ye Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diledi.
31 Mart yerel seçimi öncesinde son grup toplantısını yaptıklarını belirten Buldan, zorlu ve kritik bir süreçten geçildiğini, Türkiye'nin tam anlamıyla bir yol ayrımında olduğunu öne sürdü.
Buldan, "Bir yanda halklara nefes aldırmayan bir faşizm, diğer tarafta ise ülkeye nefes aldıracak ve herkesi rahatlatacak güçlü bir demokrasi seçeneği var. Bir yanda tüm ülkeyi esir almaya çalışan karanlık, diğer tarafta ise aydınlık var." ifadesini kullandı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nin Cumhuriyet Gazetesi davasında verilen cezaları onamasını eleştiren Buldan, "Buradan bir kez daha bu kararı reddettiğimizi, tasvip etmediğimizi, onaylamadığımızı ve kınadığımızı da ifade etmek istiyoruz." diye konuştu.
Demokratik hakkını kullanmak isteyen milletvekillerinin engellendiğini savunan Buldan, şunları söyledi:
"İllerdeki tecrit protestolarında her bir milletvekilimizin karşısına polis ordusu yığdılar. Fiziki saldırılarda bulundular. Van'da gözaltına alınan üç çocuğa dipçikle vurma, başlarını klozete sokma gibi insanlık dışı işkenceler yaptılar. Ankara'daki saldırılar sırasında devletin üniformalı bir polisinin, zorla gözaltına aldığı öğrenci Merve Demirel'e başkentin göbeğinde yaptığı mide bulandırıcı ve iğrenç tacizi tüm dünya gördü. Toplumun güvenliğini alması, kadını tacize ve cinsel saldırıya karşı koruması gereken emniyet, bu iğrenç saldırıya sahip çıktı, tacizciyi korudu. Peki bunlar kimden güç alıyorlar? Elbette iktidardan güç alıyorlar."
Pervin Buldan, son 20 günde üye ve çalışanlarının gözaltına alındığını ve tutuklandığını vurgulayarak, "Milletvekillerimiz darbedildi. Leyla Güven'e destek yürüyüşleri engellendi. Lokaller ve mahalle kahveleri seçim propagandası yapmayalım diye tek tek kapatıldı. Misafirlerimiz Ankara girişinde alıkonuldu. En son Antalya Serik'te maç sonrası Cizrespor oyuncularına ırkçı saldırılar yapıldı. Bu saldırıların nedeni Kürt düşmanlığı politikasıdır." dedi.
Tüm bu yaşananların AK Parti'nin seçim kampanyası ile eş zamanlı olarak devreye sokulduğunu ileri süren Buldan, "AKP'nin seçimlerden anladığı da aslında budur. Demokratik muhalefeti hukuk dışı yollarla etkisiz hale getirmek, halkı sindirmek ve korkutmak AKP'nin bir stratejisi haline gelmiştir." ifadesini kullandı.
Buldan, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar ve AK Parti yöneticilerinin, kendilerine karşı seferber olduğunu belirterek, "Her gün meydanlarda, televizyonlarda akşam, sabah HDP'yi hedef gösteriyorlar, tehdit ediyorlar. HDP'ye oy veren 6 milyon insana hakaret ediyorlar. Bizi ırkçı çetelere, Susurluk artıklarına hedef gösteriyorlar." diye konuştu.
Baskılarla yıldırılmayacak ve korkutulmayacak bir kitle olduklarını, asla geri adım atmayacaklarını, tüm yaşananlara 31 Mart'ta sandıklarda gereken yanıtı vereceklerini vurgulayan Buldan, "Bu yoldan asla geri dönmeyeceğiz. Göreceksiniz, tarihte şahit olacak ki biz kazanacağız." değerlendirmesini yaptı.
"Oy devşirmeye çalışıyorlar"
Yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik ve sefaletin "diz boyu" olduğunu öne süren Buldan, şöyle devam etti:
"Halk bunları görmesin diye bizlere, 'Kandil ittifakı', 'devletin bekası' diyerek, gerçekleri saptırmaya çalışıyorlar. Önceki seçimlerde olduğu gibi halkı korkutarak, ürküterek oy devşirmeye çalışıyorlar. Biz de buradan onlara soruyoruz: Patatesin, soğanın fiyatını HDP mi arttırdı? Halkı pazar kuyruklarına HDP mi mahkum etti? Ekonomik krizi HDP mi yarattı? Türkiye'yi Suriye bataklığına HDP mi çekti? Ülkeyi IMF'ye muhtaç hale HDP mi getirdi? Halka hesap vermeleri gerekirken akşam sabah ne yazık ki yalanlara sarılarak bir algı operasyonu başlattılar, bunu sürdürüyorlar. Utanmadan, 6 milyon seçmeni terörist olarak gösteriyorlar.
Neymiş? 'Devletin bekasıymış.' Bir beka sorunu varsa bunu yaratan sizsiniz. Ülkeyi uçurumun kenarına getiren, içeride ve dışarıda krizlerin içine sürükleyen sizin iktidarınızdır. Bunların derdi kendi koltuklarının, sarayın bekasıdır. Devleti soyup soğana çeviren yandaş şirketlerinin bekasıdır, müteahhitlerin bekasıdır. Binlerce üniversite mezunu atama beklerken kamuda en üst yerlere torpille atanan bakan yakınlarının bekasıdır. Yani torpilin, kupon arazilerinin, rüşvetin, yolsuzluğun, ihalelerin bekasıdır."
AK Parti'nin her iktidar döneminin yeni kriz olduğunu savunan Buldan, "Seçimden sonra AKP-MHP ittifakının ajandası ne yazık ki yine zam yağmurlarıyla dolacak. Enflasyon fırlayacak, kriz tırmanacak, işsizlik ve yoksulluk daha da artacak. Beka söyleminin ardında gizledikleri gerçek aslında budur. Halkı adeta canından bezdirmiş bir durumla karşı karşıyayız ve bunlar çıkmış ne diyorlar biliyor musunuz? Sadece, 'Rabia', 'Kandil ittifakı', 'beka', 'tek millet' diyorlar. Yakında tek soğan, tek patates, tek biber derlerse şaşırmayın." diye konuştu.
"Yereller kendi geleceğini kendisi belirleyecek"
HDP'nin önemli bir strateji oraya koyduğunu ve krizden çıkış için demokratik bir seçenek ortaya attığını belirten Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kayyumlar eliyle gasbedilen bütün belediyeleri geri alacağız. Daha önce bizim olmayan belediyeleri de bu kervana ekleyeceğiz. AKP'yi bölgede hep birlikte tabela partisine dönüştüreceğiz. Batıda ise faşizme kaybettireceğiz. Faşizm deyince, AKP ve küçük ortağı hemen kendilerinden bahsedildiğini anladı ve paniğe kapıldılar. Kamuoyuyla şunu açık yüreklilikle paylaşmak istiyorum: AKP kaybederse ne olur? AKP kaybederse, bu halk, toplum, tüm demokrasi güçleri, özgürlük isteyen tüm kesimler, ezilenler, emekçiler, kadınlar, gençler herkes kazanır."
HDP Eş Genel Başkanı Buldan, seçim bildirgelerinin "yerel demokrasi manifestosu" olduğunu belirterek, "Halk kendi kendisini yönetecektir. Bir kişinin milyonların geleceğiyle ilgili karar verme süreci artık bitecektir. Yereller, kendi geleceğini kendisi belirleyecektir. Birlikte karar alarak, birlikte hareket ederek demokratik yönetim sürecini kendi içinde işletecektir." ifadesini kullandı.
HDP'nin, "AK Parti'den kurtulmak için demokratik çıkışı gösterdiğini" ileri süren Buldan, "Yerelden başlayacak bir çözülme AKP-MHP saray rejiminin merkezinde de çözülme yaratacaktır. İster doğu ister batıda halkımızın kalbinin attığı, HDP'nin nabzının attığı her yer halklarımızın olacak. Ege, Akdeniz, Karadeniz, Marmara, İç Anadolu'da da biz olacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan, grup toplantısı öncesinde HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'e destek için yapılan eylemlerin görüntüsü izletildi.
Pervin Buldan, grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
HDP'nin Ankara'da aday çıkarıp çıkarmayacağına ilişkin bir soru üzerine Buldan, bugün adaylar için son gün olduğunu belirterek, kararı bugün vereceklerini bildirdi.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli hakkında başlatılan soruşturmanın anımsatılması üzerine Buldan, "Bu her zaman olan bir şey. Ne yazık ki AKP hükümeti hep böyle ayakta kalmanın yollarını arıyor. Bu da onlardan birisidir. Çok umursadığımız bir şey değil." dedi.