Hdp Sözcüsü Bilgen
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Afrin'e yönelik operasyonun isminin "Zeytin Dalı" olması konusunda, "Türkiye, bir Kobani (Ayn el Arap) sürecine şahit oldu, Süleyman Şah Türbesi'nin getirilişine tanıklık ettik. O dönemde uzatılan eğer bir zeytin dalı ise şimdi yapılan tam da zeytin dalının kırılmasıdır.
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Afrin'e yönelik operasyonun isminin "Zeytin Dalı" olması konusunda, " Türkiye, bir Kobani (Ayn el Arap) sürecine şahit oldu, Süleyman Şah Türbesi'nin getirilişine tanıklık ettik. O dönemde uzatılan eğer bir zeytin dalı ise şimdi yapılan tam da zeytin dalının kırılmasıdır. Türkiye'nin çıkarlarına olan, sorunları konuşarak çözmek midir, diyalogla, diplomasiyle, siyasetle çözmek midir yoksa bombayla, ateşle, ölümle çözeceğini sanmak mıdır?" dedi.
Bilgen, HDP Genel Merkezi'ndeki Parti Meclisi toplantısına verilen arada basın toplantısı düzenledi.
Afrin Harekatı'nın hedefinin DEAŞ olduğuna yönelik açıklamalar yapıldığını belirten Bilgen, analistlerin, yorumcuların hiçbir tahminin doğru çıkmadığını, bunun için özür dilenmesi gerektiğini savundu.
Bilgen, Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) bütün unvanlarını, saygınlığını 1920'de savaşı yürütürken bile her şeyi tartışmasına borçlu olduğunu belirterek, "Ama bugün ne yazık ki parlamentoda bir konuşma, tartışma olmasın diye Meclis tatile gönderilmiştir." dedi.
Ortadoğu'nun dünya savaşına hazırlandığını iddia eden Bilgen, "Türkiye'yi yönetenlerin bu kadar tehdit algısı bozuk, sakat ve gerçeklikten uzak yaklaşımları sadece Ortadoğu'da ateşi büyütmekle kalmayacak, Türkiye toplumunun ortak yaşama iradesini, ortak gelecek beklentisini de bombalayacaktır." ifadelerini kullandı.
Afrin'e yönelik harekatın isminin "Zeytin Dalı" olmasını eleştiren Bilgen, "Zeytin, bütün Ortadoğu medeniyetlerinde, inanç dünyalarında barışın sembolüdür. Kur'an'da da zeytine gönderme yapılır ama aslında bu saldırı zeytin değil, başka çağrışımları hatırlatıyor bize." diye konuştu.
"Kürtlerin Ortadoğu'da değişimin dinamiği olduğunu" belirten Bilgen, "Dolayısıyla bu bombalar sadece dağları, toprakları değil, Ortadoğu'da ortak bir gelecek kurma iradesini bombalamaya yöneliktir." görüşünü savundu.
Bilgen, şöyle devam etti:
"Türkiye, bir Kobani sürecine şahit oldu, Süleyman Şah Türbesi'nin getirilişine tanıklık ettik. O dönemde uzatılan eğer bir zeytin dalı ise şimdi yapılan tam da zeytin dalının kırılmasıdır. Türkiye'nin çıkarlarına olan, sorunları konuşarak çözmek midir, diyalogla, diplomasiyle, siyasetle çözmek midir yoksa bombayla, ateşle, ölümle çözeceğini sanmak mıdır?"
"İzin verenler, Türkiye eliyle başka hesaplar içindeler"
Bilgen, birilerinin, Türkiye'nin de içinde bulunduğu coğrafyada kan dökülmesinin devamını istediğini savundu.
"Türkiye'nin operasyon yapmasına izin verenler de Türkiye eliyle orada başka hesapların, başka arayışların içindeler." diyen Bilgen, şunları kaydetti:
"Ama ne olursa olsun bu oyunu bozmak, bu tehlikeli seyri durdurmak hepimizin, bütün siyasetçilerin görevi. Afrin'e karşı Rusya'ya ne verildi, ne taahhüt edildi? Bunu en azından bilmek istiyoruz. Operasyona onay verenler, bunun karşılığında Türkiye'den hangi tavizleri kopardılar? Bunu öğrenmek hepimizin hakkı."
Bilgen, Suriye'de savaşın bitmesi, Suriyelilerin evlerine dönmesi beklentisi varken yeni göç dalgalarının kimsenin tercih edeceği bir durum olmayacağını belirterek, "Bu süreç, Türkiye'de barıştan, demokrasinden yana olanların da sözlerinde ne kadar samimi, ne kadar tutarlı, ne kadar ciddi olduklarını test etmesi açısından son derece önemli olacak. Kandan beslenen iktidarların alternatifi, asla kan dökülmesine göz yuman muhalefet olamaz. Muhalefet eğer gerçekten Türkiye'de barışı, demokrasiyi getirme iddiasındaysa galiba bu suça ortak olmayarak ilk sınavını başarıyla vermek zorunda." ifadelerini kullandı.
Bilgen, savaşa karşı olan her çabayı sonuna kadar destekleyeceklerini, çalışmalarını barışın sağlanması için sürdüreceklerini sözlerine ekledi.