Havva Yıldırım Anaokulu ve Bahar Yıldırım İlkokulu Açılış Töreni
Başbakan Binali Yıldırım, "İç ve dış mihraklar kardeşliğimizi, devletimizi, milletimizi, bayrağımızı çekemeyenler ne yaparsa yapsın Afrin'de, Bab'da, Gabar'da, Bestler Dereler'de, Hakurk'ta, Kandil'de yaptığımız gibi tepelerine çökeriz derslerini de veririz.
Başbakan Binali Yıldırım, "İç ve dış mihraklar kardeşliğimizi, devletimizi, milletimizi, bayrağımızı çekemeyenler ne yaparsa yapsın Afrin'de, Bab'da, Gabar'da, Bestler Dereler'de, Hakurk'ta, Kandil'de yaptığımız gibi tepelerine çökeriz derslerini de veririz. Bu bayrağı indirmeyiz, bu ezanı dindirmeyiz." dedi.
Başbakan Yıldırım, Karabağlar ilçesi Selvili Mahallesi'nde çocukları Bahar Büşra Köylübay, Erkam Yıldırım ve Bülent Yıldırım'ın bağışlarıyla yapılan Havva Yıldırım Anaokulu ile 32 derslikli Bahar Yıldırım İlkokulu'nun açılış törenine katıldı. Başbakan Yıldırım, kürsüye torunu Ali Köylübay ile çıktı.
Yıldırım, törende yaptığı konuşmasına, "Bugün benim için, ailem için çok anlamlı, gurur verici bir gün. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın hemen arifesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin İzmir'den çıkan bir milletvekili, son Başbakanı olarak sizlere hitap ederken, pek çok heyecanı da birlikte yaşıyorum. Bu anlamlı günde rahmetli anamın ve Allah uzun ömürler versin sevgili kayınvalidemin adlarını taşıyan okullarımızı güzel ilçemiz İzmir'in en büyük ilçesi, en vefakar ilçelerinden biri Karabağlar'da okuyan yavrularımıza armağan ediyoruz, hayırlı uğurlu olsun." sözleriyle başladı.
Annesi Bahar Yıldırım'ı henüz hayatının baharında, 38 yaşındayken kaybettiğini aktaran Başbakan Binali Yıldırım, şöyle devam etti:
"Kaybettiğimiz bütün annelerle birlikte sevgili annemin de ruhu şad olsun, mekanı cennet olsun. Okulun tabelasında Bahar Yıldırım yazdığını görünce güzel annemin şefkatli kollarıyla bana sarıldığını hissediyorum. Beni ve kardeşlerimizi ömrünün baharında yetim bıraktığında bizim çok ama çok okumamızı isterdi. Biliyorum ki şu anda onun ruhu bizi görüyor ve bu manzaradan mutlu oluyor. Analarımız için ne yapsak azdır. Eğer bugün anam hayatta olsaydı, sırtımda Hacca bile götürürdüm. Kayınvalidem Havva Hanım da bana annemin yokluğunu hiç hissettirmedi. Ailemize kol kanat geren muhterem bir hanımefendi. Sağlık nedeniyle bugün aramızda değil, ellerinden öpüyor hayırlı ömürler diliyorum."
"Güçlü Cumhuriyete borçluyuz"
Köylerde, şehirlerde ve her yerde yaşayan çocukların Türkiye'nin teminatı, yarınların umudu olduğunu kaydeden Yıldırım, "Erzincan'ın Refahiye ilçesi Kayı Köyü'nden Topal Dursun'un evladı olarak, Bahar Hanımın evladı olarak doğmuş Binali Yıldırım şu anda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak sizlerle beraberse, sizlere hitap ediyorsa, bunu güçlü Cumhuriyete ve aziz milletimize borçluyuz." ifadelerini kullandı.
Kimsesizlerin kimsesi olan Cumhuriyetin çocukluk çağında yetim kalan kendisini, ülkesine, milletine hizmet etme fırsatı verecek ve ona imkanlar hazırlayacak büyük bir yönetim şekli olduğunu vurgulayan Yıldırım,konuşmasına şöyle devam etti:
"Bütün yavrularımızın, hepimizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı tebrik ediyorum. İzmir'i tanımaktan, İzmirli olmaktan sizleri tanımaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum, Rabbime hamd ediyorum. Aziz milletimizin yokluklar, güçlükler içinde istiklal mücadelesinde gösterdiği azim ve kahramanlık bugün daha bir çağdaş Türkiye için ortaya koyduğumuz ilhamın kaynağıdır. Bir milletin kaderinin değiştiği 23 Nisan günü Türkiye'nin ilk resmi bayramıdır. Milli bayramlar birliğimizin, kardeşliğimizin sembolüdür. Bizler bugünlerde çocuklarımıza kendilerine emanet edilen değerlerin emanetin önemini ve büyüklüğünü daha çok anlatacağız. Özellikle ülkemize, devletimize, milletimize ay yıldızlı bayrağımıza yönelik bölücü, yıkıcı faaliyetler karşısında daha fazla ülkemize sahip çıkacağız. Egemenliğimizi gözümüzün nuru gibi koruyacağız. Bu topraklar üzerinde ay yıldızlı bayrak altında yaşayan her bir vatan evladı bilsin ki ne Kurtuluş Savaşımızı ne 15 Temmuz alçak FETÖ kalkışmasını ne bu bayrağı indirmek, bu vatanı bölmek isteyen hainlerin girişimlerini ne de bu toprak için toprağa düşen şehitlerimizin kahramanlıkları asla unutulmayacak, unutturulmayacaktır."
"Birbirimize daha çok kenetleneceğiz, birbirimizi daha çok seveceğiz, bir olacağız, beraber olacağız birlikte Türkiye olacağız." diyen Başbakan Yıldırım, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Bizim geleceğe bakmamız lazım, ileriye bakmamız lazım. Gelecek bilgi toplumunda, gelecek teknolojide. Bilgi toplumu olmak yetmez, aynı zamanda ilgi toplumu da olmalıyız çekirdek ailemizden başlayarak çevremizdeki yakınlarımızla daha çok ilgileneceğiz. Onların sorunlarına daha çok eğileceğiz, duyarlı olacağız. Empati yeteneğimiz güçlü olacak. Bu topraklarda yaşayan her bir vatandaşımızı kardeşimiz bileceğiz."
Ayrımcılığa ve ayrılıkçı fikirlere asla yer vermeyeceklerine işaret eden Yıldırım, "Şunu biliyoruz, ülkemizin düşmanları bellidir, düşmanlar ay yıldızlı bayrağımıza karşı çıkanlardır. Düşmanlar 780 bin kilometrekare vatan toprağında ayrımcılık yapmaya kalkanlardır. Düşmanlar kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenlerdir. İç ve dış mihraklar kardeşliğimizi, devletimizi, milletimizi, bayrağımızı çekemeyenler ne yaparsa yapsın, Afrin'de, Bab'da, Gabar'da, Bestler Dereler'de, Hakurk'ta, Kandil'de yaptığımız gibi tepelerine çökeriz derslerini de veririz. Bu bayrağı indirmeyiz, bu ezanı dindirmeyiz." diye konuştu.
(Sürecek)