Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç, Trabzon'da
Bakan Suat Kılıç, Trabzon Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü'nce Düzköy Yaylası'nda organize edilen 'Düzköy 7. Dönem Doğa Kampı'nı ziyaret etti.
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, "Biz Türküyle Kürdiyle Sünnisiyle Alevisiyle etle tırnak gibi bir olmuşuz, kardeş olmuşuz. Bu araya hiç kimsenin girmesine, aramıza hiç kimsenin fitne fesat tohumu ekmesine fırsat vermeyiz, veremeyiz, vermemeliyiz" dedi.
Bakan Kılıç, Trabzon Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü'nce Düzköy ilçesine bağlı Düzköy Yaylası'nda organize edilen, "Düzköy 7. Dönem Doğa Kampı"nı ziyaret ederek, 15 ilden gelen ve bir hafta kampta eğitim alan 120 gençle bir araya geldi.
Gençler tarafından, meşaleler eşliğinde "Suat Abi" sloganlarıyla karşılanan Bakan Kılıç, kampı gezerek yetkililerden bilgi aldı.
Bakan Kılıç, kamptaki odalar, yemekhane ve spor alanlarında incelemelerde bulunduktan sonra, spor salonunda gençlerin hazırladığı geceye katıldı.
Mersin'den kampa katılan Önder Atakan Canoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Bakan Kılıç için akrostiş tekniğiyle yazdığı şiirleri okudu.
Bakan Kılıç, Canoğlu'na teşekkür ettikten sonra şiiri Başbakan Erdoğan'a iletmek üzere teslim aldı.
Gençlerin saz çalıp, sözleri Aşık Veysel ve Pir Sultan Abdal'a ait türküleri seslendirdikleri bölüm, birlikte "Memleketim" adlı şarkının okunmasıyla tamamlandı.
Kamptaki gençlerden biri, Kılıç'ın koluna Trabzonspor'un bordo-mavi renklerini taşıyan iplerle ördüğü bilekliği taktı.
-"Bu ülkenin size ihtiyacı var"-
Bakan Kılıç, burada yaptığı konuşmada, kampta gençlerin bir araya gelişini ilkbaharda tohumun toprakla buluşmasıyla eş değer kıldığını belirterek, "Tohum toprakla buluştu ve toprak nem bakımından tam kıvamında. Bu toprak evvel Allah bu tohumu çürütmez. Türkiye'nin her tarafında, bazılarının yangın yerine çevirmek istediği ülkemizi gölgesine alacak kadar büyük çınar ağaçları yetişecek bu tohumlardan. Medeniyetimizin timsali olan çınarlar bu topraklardan yetişecek. Burada seslendirilen türkülere baktığımız zaman ben bunu çok rahat görebiliyorum" diye konuştu.
Türkiye'nin farklı yörelerinden gençlerin gençlik kamplarında bulunduklarını ifade eden Kılıç, "Onlar da buna benzer havayı solumaya devam ediyorlar. Yaz boyunca 10 binler, 'Seyyah Ulu Çınarların İzinde' ve diğer projelerimizle birlikte yılbaşından bu yana 500 bini aşan sayıda gencimiz bu havayı teneffüs etti. Katkı sunanlardan da size emek verenlerden de Allah razı olsun" değerlendirmesinde bulundu.
Gençlere, "Bu ülkenin size ihtiyacı var" diye seslenen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sosyal medyada paylaştığımız ve 'Malazgirt 1071 Kaderimizdir' dediğimiz gibi, bu gençlik kamplarında bir kere daha kaderimizin birlikte yazıldığına tanıklık ediyoruz. Malazgirt'te 1071'de ne oldu da kaderimiz bir oldu? Sultan Muhammed Alparslan Han'ın ordusunda Türk, Kürt, Arap hep bir aradaydı. Bizans'a karşı verilen o savaşta hepsi kol kolaydı. 26 Ağustos 1071'de Sultan Alparslan, Malazgirt Meydan Muharebesi'ni kazanmış olmasaydı Anadolu'nun kapılarını topyekün arkasındaki Türklere, Kürtlere ve Araplara açmış olmasaydı bugün ne Trabzon'da gençlik kampımız olacaktı ne de Aksaray'dan, Tokat'tan, Kırşehir'den, Niğde'den, Sivas'tan Erzincan'dan, Yozgat'tan kalkıp gençlik kampına katılan gençler olacaktı. Çünkü 1071'de o meydan muharebesi kazanılmasaydı bugün Anadolu bizlere vatan olmayacaktı. Bunu unutmadan, hep bu şuurla hareket etmeliyiz."
-"Anadolu gençliğini mayalayacak olan sizlersiniz"-
Kılıç, gençlere kamplarda aldıkları mayayı ömür boyu kaybetmemeleri tavsiyesinde bulunarak, şunları kaydetti:
"Anadolu gençliğini mayalayacak olan sizlersiniz. Anadolu'nun her bir köşesine milletimizin mayasını taşıyacak olan sizlersiniz. O nedenle bu kamplardan ve yürüttüğümüz diğer projelerden aldığınız mayayı ömür boyu saklamaya gayret edin. Biz diyoruz ya; biz tek vatan tek devletiz, tek bayrak tek milletiz, işte bu mayanın bütün Anadolu'yu bu şuurla sarması lazım. İçimizde Türk olanın yanı sıra Kürt olan, Arap olan olabilir. Arnavut, Gürcü, Boşnak olan olabilir. Bu farklılığı biz tercih etmedik. Bizi Yaradan, kimimizi Türk bir anneden, kimimizi de Kürt bir anneden dünyaya getirdi. Bu tercih bizim tercihimiz değil."
Gençlerin geceden sazla, sözle Pir Sultan Abdal'a, Aşık Veysel'e selam gönderdiklerine dikkati çeken Kılıç, "Sünni olanımız olabilir, Alevi olanınız olabilir. Ne Sünni bir anneden dünyaya gelmek tercihi bize soruldu ne de Alevi bir ailede dünyaya gelme tercihi bize soruldu. Biz Türküyle Kürdüyle Sünnisiyle Alevisiyle etle tırnak gibi bir olmuşuz, kardeş olmuşuz. Bu araya hiç kimsenin girmesine, aramıza hiç kimsenin fitne fesat tohumu ekmesine fırsat vermeyiz, veremeyiz, vermemeliyiz. Türkiye'nin her tarafını sevgiyle sarıp sarmalamamız lazım. Bizim gibi düşünmeyenleri de kucaklamamız lazım. Hayata bizim gibi bakmayanlara da elimizi uzatmamız lazım. Bizim, farklı inançları ve felsefi yaklaşımları olanlara, dünyaya bizim baktığımız pencerenin dışında bir pencereden bakanlara da yüreğimizi açmamız lazım" dedi.
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, AK Parti Trabzon milletvekilleri Safiye Seymenoğlu, Aydın Bıyıklıoğlu, Düzköy Kaymakamı Ufuk Alibeyoğlu, AK Parti İl Başkanı Adnan Günnar, Düzköy Belediye Başkanı Salih Bakal, Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürü Cemalettin Yazıcı ve diğer ilgililerin de katıldığı gece, Bakan Kılıç'ın kamp ateşini yakması ve gençlerle hatıra fotoğrafı çektirmesinin ardından sona erdi. - Trabzon