Erdoğan: Anadolu Ajansı ile Mazlumların Sesi Oluyoruz
Erdoğan, "İstiklal Marşını dahi tanımayan bir adaya ne CHP'ye gönül veren kardeşlerim, ne MHP'ye gönül veren kardeşlerim inanıyorum ki oy vermeyecektir." dedi.
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "İstiklal Marşı'nı dahi tanımayan bir adaya ne CHP'ye gönül veren kardeşlerim, ne MHP'ye gönül veren kardeşlerim inanıyorum ki oy vermeyecektir" dedi.
Manisa mitinginde halka hitap eden Erdoğan, cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun, Mehmet Akif'in mezarı başında yaptığı açıklamaya değinerek, "Düşünebiliyor musunuz? Geliyor kabre, kabrin başında kitabede bir dörtlük var. Oradaki dörtlük; 'Kim bu cennet vatanın uğruna olmazki feda. Şühada fışkıracak toprağı sıksan şüheda. Canı, cananı bütün varımı alsın da hüda. Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.' Ekmel, bak benim Manisalı kardeşim nasıl biliyor bu işi. Nasıl biliyor" ifadesini kullandı.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bir de ne diyor biliyor musunuz? Bunu 'herhalde' diyor. 'Çanakkale Şehitlerine şiirindendi' diyor. Şimdi ben tabii işi öğrendim. Biz, biliyorsunuz, 'Kılıçdaroğlu, akşam başka, sabah başka' dedik. Şimdi bu da aynen onun gibi oldu. Akşam başka, sabah başka. Ertesi gün tabii şeyler gelmeye başlayınca sosyal medyadan filan, bu şimdi güya düzeltecek. Bu sefer ne diyor biliyor musunuz? 'Ben öyle bir şey demedim' diyor. Çakma ya. 'Ben öyle bir şey demedim' diyor. Ben diyor, 'Bu beyiti okudum, şehitlere yönelik bir beyit' Bir dakika. İnceliği kaçırıyorsunuz. Bir defa bu bir dörtlük. Dörtlük edebiyatta kıtadır. Beyit değil. Beyit iki mısradan oluşur, iki mısradan. Ey Ekmel, sen profesör olmuşsun ama..."
Daha sonra İhsanoğlu'nun, Mehmet Akif'in mezarı başında yaptığı açıklamanın görüntülerini izleten Erdoğan, "Ey Ekmel, kim yalan söylüyor? Buyur, ispat burada. İspat burada. Anında yakalarız anında. Bu iş öyle kalkıp ders anlatmaya benzemez" diye konuştu.
"Seni İslam Konferansı Örgütü'ne gönderdik, orada da bizi rezil ettin" diyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Suudi Arabistan kaç kez 'Şunu görevden alın, başka bir Türk gönderin" ikinci dönemde... Açık söylüyorum. Bana da Cumhurbaşkanımıza da Dışişleri Bakanına da 'Beni savunmuyorsunuz' diye yalvarmıştır. Böyle. Neymiş, 'Bana şeref madalyası taktılar.' Gidiyorsun diye taktılar sana şeref madalyasını, senden kurtuluyoruz diye taktılar onu. Dürüstlük diye bir şey yok. Bak üç tane şahit veriyorum. Cumhurbaşkanımız, ben ve Dışişleri Bakanımız. Üçümüze de Suudi Kralı da Dışişleri Bakanları da 'Bunu alın da buraya bir başkasını verin' diye ikinci dönemde bizden rica etmişlerdir. Bu kendisi bizzat bana 'Beni savunmuyorsunuz' diye dert yanmıştır. Dedik, 'Bizim ilişkilerimizi bozuyorsun. İlişkilerimizi bozuyorsun'. Çek şanınla ayrıl buradan. Ama tabii oradaki koltuk bırakılır mı? Tabii para da iyi. Bırakılır mı? Bırakamadı. Bunlar böyle. Bunu tabii ne Kılıçdaroğlu bilir, ne Bahçeli bilir. Ama biz bunları yaşadık. Fakat bundan dolayı da Allah'a hamd ediyorum ki karşımızda böyle bir rakip var. Rakip de değil aslında ya. İnşallah, şimdi de kendi göre bazı anket neticeleri açıklıyor. 10 Ağustos'a kadar bunlarla biraz tatmin olsun."
"Bunların projesi daha baştan ölü doğdu" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ne diyordu Bahçeli? 'Evinin önüne çocukları göndereceğim, Andımız'ı okuyacaklar' diyordu. Hani kaldırdık ya. Hani Andı kaldırdık ya. Onu, benim evimin önüne gönderecekmiş çocukları, orada benim evimin önünde okuyacaklarmış. Şimdi ey Bahçeli, sen o çocukları adayınızın evinin önüne gönder de bak İstiklal Marşı'nı nasıl okuyorlar görsün. Üç yaşında, dört yaşında, 10 kıtayı ezbere okuyan çocuklar var bu memlekette. Onları gönderelim. Şimdi AK Parti Gençlik Kollarından arkadaşlarımız çeşitli şehirlerden bu monşer adaya İstiklal Marşı ve Safahat gönderiyor. Duydum ki Manisa'nın gençleri de göndermiş. Monşerin evinde epeyce bir Safahat ve İstiklal Marşı olacak. Nasıl olsa 10 Ağustos'tan sonra çok vakti olacak. İstiklal Marşı'nı dahi tanımayan bir adaya ne CHP'ye gönül veren kardeşlerim, ne MHP'ye gönül veren kardeşlerim inanıyorum ki oy vermeyecektir."
"Manisa, 10 Ağustos'a hazır mıyız? Yeni Türkiye'ye hazır mıyız Manisa, Türkiye'nin gücüne güç katıyor muyuz? Türkiye'nin yıldızını parlatıyor muyuz? Güçlü Türkiye'ye, öncü Türkiye'ye hazır mıyız? Milletin adayına oy veriyor muyuz?" dile seslenen Erdoğan'ın, "Kim o aday?" sorusunun ardından miting alanındakiler "Recep Tayyip Erdoğan" diye tezahürat yaptı.
Başbakan Erdoğan, bunun üzerine "Maşallah. Şehzadeler şehri Manisa'da bu iş inşallah tamam" ifadesini kullandı.
-"Biz iş ve eser ürettik"
Erdoğan, "Bahçeli, sabah akşam hakaret üretirken, biz 12 yıl boyunca iş ürettik. CHP'nin genel müdürü sabah akşam fitne üretirken, yalan, iftira üretirken biz eser ürettik" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, SSK Genel Müdürlüğü dönemine değinen Erdoğan, şöyle dedi:
"Bu CHP'nin genel müdürünün, Sosyal Sigortalar Kurumu'nda Genel Müdür olduğunda nasıl SSK hastanelerini yönettiğini göstermiştim biliyorsunuz. Hani Savaş Ay'ın, 1998'teki bir belgeseli vardı. İzlediniz mi onu? İzlediniz mi hanım kardeşlerim? İşte bunlar bu. Hastanelerimiz rezaletti. Görüyorsunuz değil mi? Hijyen diye bir şey var mı? Kılıçdaroğlu'nun önce ruhen hijyen olması lazım. Hijyen değil ki. Ruhen bir defa sıkıntılı. Onun orada halledilmesi lazım."
- "Devlet yönetimi duygusallığı kabul etmez"
Kılıçdaroğlu'nun, Kürecik Radar Üssü'nün kapatılması konusundaki sözlerini anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Eğer diyor, 'Güveniyorsa kendisine bunu yapsın.' İsrail'le geliyor bunun bağlantısını kuruyor. Ey Kılıçdaroğlu, Kürecik'in İsrail ile ne alakası var? Burası NATO'nun bir radar üssü. NATO'nun radar üssünün, İsrail'le, Kürecik'le ne alakası var? Önce sen bunları bir öğrenmen lazım. Sen hala çıraksın, çırak. Ne alakası var? Kaldı ki İsrail'in dinlemede, gözetlemede zaten bu tür şeylere ihtiyacı yok ki. Adamların donanımı bu noktada zaten ileri seviyede. Ama Kürecik bir NATO üssü. Sen bunu nasıl oluyor da onunla benzetiyorsun? Biz bugüne kadar nerede, neyin, nasıl yapılacağını çok iyi biliriz."
Cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu'nun, Irak'ta IŞİD'in elindeki konsolosluk görevlilerinin hala alınmadığı yönündeki sözlerine de değinen Erdoğan, "Bir dakika, sen bakkal dükkanından alışveriş mi yapıyorsun. Her şeyin bir stratejisi var. Bir taktiği var. Yani bunu kalkıp da bu şekilde tahrik ederek siz oradaki kardeşlerimizin mevcut durumlarını sıkıntıya sokma hakkınız var mı?" değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, "Bakın biz, iki tane pilotumuz kaçırıldı biliyorsunuz. Biz o pilotlarımızı da tereyağından kıl çeker gibi çektik aldık. Niye? Dikkatli olmaya mecburuz. Kalkıp da duygusal hareket edemeyiz. Devlet yönetimi duygusallığı kabul etmez. Ama bunlar ne yazık ki ne durumda" ifadesini kullandı.
-"Gölcük ve Düzce depremlerinin altında kaldı bunlar"
Kahramanmaraş'tan selam getirdiğini dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin savunma sanayinde nereden nereye geldiğini orada da anlattığını hatırlattı.
Başkan Erdoğan, "Artık kendi savaş gemimizi, insansız hava araçlarımızı, helikopterlerimizi üreten bir Türkiye var. Artık kendi milli piyade tüfeklerini, tanklarını, roketlerini, füzelerini, uydularını üreten bir Türkiye var. Savunma sanayisinde ithalattan ihracata ağırlıklı olarak geçen bir dünya yıldızı, Türkiye var" diye konuştu.
Erdoğan, "Hani bunlar milliyetçiydi? Bahçeli 3,5 yıl Başbakan Yardımcılığı yaptı. 5 yıllığına gelmiştin, niye kaçıp gittin? Niye 5 yıl kalmadın. Gölcük depreminin altında kaldı bunlar, Düzce depreminin altında kaldı bunlar. Bunlara 3 tane koyun ver, kaybedip gelirler. Defalarca sol iktidara geldi. Koalisyon ortakları oldular. Ne yaptılar? İşte MHP İMF'ye borç yaptı. 23,5 milyar dolar. Biz ödedik, sıfırladık. Şimdi borcumuz yok. Şimdi İMF bizden borç istiyor" dedi.
(Sürecek)
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan Manisa'da
-Erdoğan: (3)
"Milliyetçi olmak özür dilemek değil özür diletmektir. Gazze yanarken susmak değil hakkı söylemektir milliyetçi olmak"
- "Filistin'de hastane yapıyoruz, Türk cumhuriyetlerinde okullar açıyoruz, TRT ile dünyaya Türkçe sesleniyoruz, Anadolu Ajansı ile mazlumların sesi oluyoruz, Diyanet İşleri Başkanlığımızla yoksullara ulaşıyoruz, Yunus Emre merkezleriyle dünyaya Türkçe öğretiyoruz, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile tüm dünyadaki kardeşlerimizin yanındayız. Ecdad nereye gittiyse biz oraya gidiyoruz"
MANİSA Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "milliyetçi olmanın özür dilemek değil özür diletmek, Gazze yanarken susmak değil hakkı söylemek" olduğunu kaydetti.
Erdoğan, Manisa'da düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Halk Bankası'nın hükümetleri döneminde güçlü bankalara dönüştüğünü belirterek, "230 milyar dolar milli gelirle aldık 820 milyar dolarak çıkardık milli gelirimizi. Devletin borcu milli gelire oranla yüzde 73'tü ama şimdi yüzde 35, devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü ama şimdi yüzde 7,5-8. Bu aradaki fark kimin cebinde, vatandaşımın cebinde kalıyor" dedi.
Geçmiş hükümetlerin ülkeyi "onlarca yıl geriye götürdüğünü, uçurumun kenarına getirdiğini" belirten Başbakan Erdoğan, "Milliyetçi olmak ülkeyi büyütmektir, milliyetçi olmak milleti yüceltmektir, milliyetçi olmak bayrağımızın itibarını yükseltmektir, milliyetçi olmak 81 vilayete ulaşmak, yetmez dünyadaki tüm kardeşlerimize, akrabalarımıza tüm mazlumlara el uzatabilmektir" ifadelerini kullandı.
"Milliyetçi olmak özür dilemek değil özür diletmektir. Gazze yanarken susmak değil hakkı söylemektir milliyetçi olmak" diye konuşan Erdoğan, Türkiye'nin tüm kurumlarıyla dünyanın dört bir yanında ihtiyaç sahiplerinin yanında olduğunu vurguladı.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Moğolistan'da Karakurum'dan Göktürk yazıtlarına kadar 42 kilometre yol yaptık. Ey Bahçeli, senin hayatında böyle bir şey var mı? Bak Moğolistan'da şimdi ikinci aynı şekilde anıt eserlere yol yapıyoruz. Ama bunlarda göz var görmez, dil var hakkı söylemez, çünkü bunların kalbi mühürlenmiştir. Balkanlar'da camileri köprüleri tamir ediyoruz. Gidiyoruz Mustafa Kemal'in babasının köyünde evini inşa ediyoruz. Mehmet Akif'in babasının camisini buluyor yeniden inşa ediyoruz. Alpaslan'ın kabrini, Kanuni'nin kabrini buluyor onlara sahip çıkıyoruz. Afrika'da fakirler için su kuyuları açıyoruz."
-"Anadolu Ajansı ile mazlumların sesi oluyoruz"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin dünyanın her yerine hizmet götürdüğünü vurgulayarak, "Filistin'de hastane yapıyoruz, Türk cumhuriyetlerinde okullar açıyoruz, TRT ile dünyaya Türkçe sesleniyoruz, Anadolu Ajansı ile mazlumların sesi oluyoruz, Diyanet İşleri Başkanlığımızla yoksullara ulaşıyoruz, Yunus Emre merkezleriyle dünyaya Türkçe öğretiyoruz, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile tüm dünyadaki kardeşlerimizin yanındayız. Ecdad nereye gittiyse biz oraya gidiyoruz" diye konuştu.
Devlet Bahçeli ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun "iftiralarına ara verirse ne yaptıklarını göreceğini" anlatan Erdoğan, "Ama görmemek için duymamak için anlamamak için hakaret üstüne hakaret, iftira üstüne iftira atıyorlar" dedi.
"Hükümetin Gazze ile ilgilendiği ancak Türkmenler ile ilgilenmediği" suçlamalarına yanıt veren Erdoğan, "Eğer Türkmenleri görebilirsen bizi onlara sor, onlar bizi sana en güzel şekilde anlatırlar. Çünkü onlar senden çok daha dürüstler, adiller, ahlak sahibiler" diye konuştu.
Erdoğan, 12 yıl boyunca yeni Türkiye'yi inşa etmenin mücadelesini verdiklerini ve Türkiye'yi her alanda büyüttüklerini ifade etti. Erdoğan, 10 Ağustos'tan sonra seçilmiş bir cumhurbaşkanı, seçilmiş bir başbakan, kabinenin el ele vererek Türkiye'yi 2023 hedeflerine taşıyacaklarını kaydetti.
Başbakan Erdoğan, 81 vilayetin tümüne adaletle hizmet götürdüklerinin altını çizerek, 12 yıl boyunca Manisa'ya yapılan yatırımları anlattı. Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolları ve Sabuncubeli tüneli projelerini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Geçtiğimiz hafta İstanbul-Ankara yüksek hızlı tren hattının açılışını yaptık. Manisa'yı da hızlı tren ile buluşturalım dedik. Ankara'dan yapmaya başladık. Ankara-Afyonkarahisar arasında inşaat hızla devam ediyor. Afyon-Uşak arasında altyapı çalışmaları sürüyor. Yakında Uşak-Manisa-İzmir arasında ihaleye çıkıyoruz. İnşallah hızlı tren hayata geçtiğinde Ankara-Manisa arası ne olacak biliyor musunuz? 3 saat..."
"Manisa'nın, önümüzdeki dönemde çok daha güzel çok daha kalkınmış bir il olacağını" belirten Başbakan Erdoğan, "Şundan emin olmanızı istiyorum, bu göreve gelirsem bilesiniz ki bütün yatırımların takipçisi olacağım. Hiçbir yatırım yarım kalmayacak, hiçbir proje akamete uğramayacak" dedi.
Sanatçı Murat Göğebakan'ın cenaze namazına katıldığını hatırlatan Erdoğan, "Uzun Adam" şarkısının bestekarı Göğebakan'a fatiha gönderilmesini istedi.
-Notlar
Mitingin gerçekleştirileceği Cumhuriyet Meydanı'na otobüsle gelen Başbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'la platforma çıkarak vatandaşları selamladı.
Miting alanında "Ülkemin Gücü Kuvveti Recep Tayyip Erdoğan", "Manisa Sana İnanıyor", "Milli İrade Nerede Biz Oradayız", "Manisa'ya Güneş Gibi Doğan Recep Tayyip Erdoğan", "Sen Nereye Biz Oraya" şeklindeki pankartlar dikkati çekti. Sıcak hava nedeniyle, mitinge gelen vatandaşların serinlemesi için görevlilerce gül suyu püskürtüldü.
Mitinge Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Binali Yıldırım ile Manisa ve çevre illerin AK Parti'li milletvekilleri de katıldı.
(Bitti)