Dört Eski Bakanla İlgili Meclis Soruşturma Komisyonu
CHP'nin muhalefet şerhinden: "Yüzyılın en büyük soygunu olan 17 25 Aralık sürecinin engellenmesi ve bu yolsuzluğa bulaşanların ve bu yolsuzluğun en tepesindeki bir numaranın bulunup hesap sorulmasını, halkın nasıl soyulduğunun açığa çıkarılmasını engelleyemeyecektir"
Dört eski Bakanla ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu'nun CHP'li üyelerinin komisyon raporuna ilişkin yazdığı muhalefet şerhinde, "Yüzyılın en büyük soygunu olan 17-25 Aralık sürecinin engellenmesi ve bu yolsuzluğa bulaşanların ve bu yolsuzluğun en tepesindeki bir numaranın bulunup hesap sorulmasını, halkın nasıl soyulduğunun açığa çıkarılmasını engelleyemeyecektir" denildi.
CHP'li üyeler İzmir Milletvekili Erdal Aksünger ve Rıza Türmen, İstanbul Milletvekili Osman Korutürk ile Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü'nün muhalefet şerhinde dört eski Bakan ile ilgili iddialar ile bunlara ilişkin değerlendirmelere ayrı ayrı yer verildi.
Şerh yazısında, CHP'li üyelerin komisyonun dinlemesini önerdiği isimler ile komisyondan ayrı olarak cezaevinde ziyaret ettikleri emniyet mensuplarıyla yapılan görüşmeler ve bazı tapeler de bulunuyor.
Delilerin elde edilme yöntemine ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı şerh yazısında şunlar kaydedildi:
"Soruşturma Komisyonunu AKP'li üyelerin çoğunluk kararlarındaki gerekçelerinde de yer aldığı üzere; şüphelilerin kullandığı maillerin içeriğinin polis tarafından ele geçirilerek incelenmesinin hukuksuz olarak yapıldığı ve bu şekilde bir delil elde etme yönteminin hukuka aykırı olduğu, mail şifresinin polis tarafından nasıl tespit edildiğinin belli olmadığı, bu durumda polisin hackerler gibi maile ulaşmış olabileceği hatta içeriğini bile polisin eklemiş olabileceği konusunda şüphelerin bulunduğundan bahsedilmesinin nedeni, polisin dinleme neticesi elde ettiği delillerle ilgili kendince yorumlar yaparak bu alandaki delilleri çürütmek için çaba sarf ettikten sonra bu defa da mail üzerinden elde edilen delilleri çürütmek için kullanılmış bir yoldur. Çünkü, şüphelilerle ilgili rüşvet delilleri sadece telefon dinlemesinden ibaret değildir."
Yazıda, hackleme veya içerik ekleme konusunun sadece algıları yanıltmak için şüphe yaratmayı amaçladığı ileri sürüldü.
-"Adli Tıp Kurumu'nun 'tapeler orijinaldir' belgesini açıklamak zorundadırlar"
17-25 Aralık dosyalarına dahil olmuş tüm hakim ve savcıların eş ve çocukları ile birinci, ikinci derece yakınlarının malvarlıklarının da araştırılması gerektiğinin ifade edildiği şerhte, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Şimdi çoğunluk kararı veren AKP'li komisyon üyelerine sormak isteriz; bu güne kadar bu fezlekelerde yer alan konuşmaların 'dublaj, montaj' olduğunu söyleyen AKP yöneticileri İstanbul Adli Tıp Kurumunun verdiği 'tapeler orijinaldir' belgesini açıklamak zorundadırlar.
Hatta bu gelen belgelerin 1 ve 2. sayfası bulunmamakta, 3. sayfadan başlamaktadır. Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı bu eksik olan 2 sayfanın kime ait olduğunu defalarca sormamıza rağmen açıklayamadılar. Yoksa bu sayfalar bir numaraya mı aitti?
Ortalama bir memurun 1800-3000 lira, milletvekilinin 13 bin, başbakanın 14 bin, cumhurbaşkanının 28 bin lira maaş aldığı bir ülkede bir bakan çocuğunun 30 bin dolar maaş almasını kimse masum bir ücret olarak ifade edemez. Çoğunluk kararı veren milletvekili arkadaşlarımız Muammer Güler'in oğlunun kaldığı Ritz Carlton rezidansının aylık kirasının 17 bin ile 30 bin TL arasında olduğunu araştırmışlar mı? 150 bin tonluk buğday 5 bin tonluk gemiye nasıl yüklendi? 1500 kilo külçe altın nasıl yasa dışı yollardan Türkiye'ye sokuldu? İçinden 292 kilo altını kim aldı? Bu uçağa el koymamak için geri Gana'ya gönderilmesine kim izin verdi? Asgari ücretin net 894 lira olduğu bir ülkede kendisine 700 bin liralık saat aldıran bakan kim?"
Şerh yazısında "Türk halkına sesleniyoruz" başlığa altında da "Bu komisyonun çalışmasın engelleyenlerin kim olduğunu biliyorsunuz" ifadesi kullanıldı.
Bu bölümde, "Yüzyılın en büyük soygunu olan 17-25 Aralık sürecinin engellenmesi ve bu yolsuzluğa bulaşanların ve bu yolsuzluğun en tepesindeki "bir numaranın" bulunup hesap sorulmasını, halkın nasıl soyulduğunun açığa çıkarılmasını engelleyemeyecektir" denildi. - TBMM