İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Sahipsiz Köpekler Sorununu Çözmek İçin Çalışacaklarını Söyledi

İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, " Türkiye'de sahipsiz başıboş köpek sürüleri bir sorundur. Bir sağlık, güvenlik sorunudur. Ancak ölüm lafıyla değil, hayır lafıyla başlayacağız. Sonra da bu sorunun en makul çözümünü bulacağız." dedi.

Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasına, 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı'nı kutlayarak başladı.

Temmuz ayının, Türk tarihi açısından çok önemli olduğunu dile getiren Dervişoğlu, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünün kutlandığını hatırlatarak, Dr. Fazıl Küçük, KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan ve bütün şehitleri rahmetle andı.

Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına ilişkin tartışmalara değinen Dervişoğlu, Yunanistan'ın 4 Türk okulunu daha kapatma kararını aldığını aktardı.

Konuyla ilgili bir açıklama yapılmadığını belirten Dervişoğlu, "Dışişleri Bakanlığında çalışan ve içinde halen devlet aklı ve ahlakına sahip olanlar varsa onlara sesleniyorum; Batı Trakya Türkleri'nin okulları kapatılıyor. Kapandıktan sonra açmak zordur. Bu işe acilen müdahale ederek mensubu olduğunuz milletin ve tarihi hem meydanlarda hem masalarda zaferlerle dolu devletimizin size verdiği vazifenin gereğini yerine getirin. Bu, milletimize karşı sorumluluğunuzdur." diye konuştu.

Müsavat Dervişoğlu, 24 Temmuz gününün Cumhuriyet'in tapu senedi olarak gördükleri Lozan Antlaşması'nın imzalandığı gün olduğunu anımsatarak, Lozan'a düşman olanların, Sevr'in alkışlayıcıları, Sevr'i imzalayanların hayranları olduğunu dile getirdi.

Hükümetin ekonomi politikaları

Hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Dervişoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bazı açıklamalarını aktararak, şunları paylaştı:

"Kendisi, geçtiğimiz hafta kredi değerlendirme kuruluşu Moody's'in, Türkiye'nin kredi notunu arttırmasından dolayı düğün bayram etti. Peki bu iki puanlık kredi notu artışıyla Türkiye hangi ülkelerle aynı seviyeye gelmiş? Bahamalar, Bangladeş, Benin, Fiji, Honduras, Karadağ ve Ürdün. Peki bu Duyun-u Umumiye memuru arkadaşın bizi gelecek aylarda taşımayı vadettiği yerde hangi ülkeler varmış? Ermenistan, Özbekistan ve Senegal. Buradan vergimatik Mehmet arkadaşımıza bir alkış tutalım."

En düşük emekli maaşına yapılan zam

En düşük emekli maaşına yapılan zammı eleştiren Dervişoğlu, "Emekliye verilen zammın yıllık maliyeti 66 milyar lira. Kur Korumalı Mevduat garabetinin ülkemize maliyeti ise 2,7 trilyon lira. Yani Tam 41 katı. Bir kuruş harcanmayacak denilen yol, köprü, inşaat ihalelerine ödenen para tam 600 milyar lira, neredeyse 10 katı." değerlendirmesinde bulundu.

Vatandaşa, çiftçiye, küçük ve orta üreticiye ihtiyaçları için destek olmak üzere kurulan kamu bankalarına, son 4 yılda Hazine'den tam 1 trilyon lira kaynak aktarıldığını öne süren Dervişoğlu, "2018'de 74 milyar lira olan faiz giderleri, 2023 yılında tam 1,3 trilyon lira, emekliye verilen zammın tam 20 katı. Ölçüp biçtikleri bu işte. Yumurta küfesi iktidarın sırtındaysa, iktidar da vatandaşın sırtında. İnin beyler vatandaşın sırtından. Bu millet sizin köleniz, marabanız, uşağınız değil." sözlerini sarf etti.

Sahipsiz köpekler tartışması

Sahipsiz hayvanlara yönelik düzenlemeler içeren Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni değerlendiren Dervişoğlu, şunları kaydetti:

"Parti genel başkanı olarak değil, sade vatandaş Müsavat Dervişoğlu sıfatımla sesleniyorum; Ölüm ve yok etmeyle başlayan hiçbir cümleden hayır gelmez. Bunu fazlasıyla yaşamış ve tecrübeyle sabit bilen, kiminize göre abiniz, kimine kardeşiniz, kiminize göre ise evladınız olarak söylüyorum. Sokak hayvanları meselesini ortak akıl ve en önemlisi ortak emek ve çabayla çözmek, hepimiz için çok önemli bir imtihandır. Saray iktidarı sonrası için de birlikte ayağa kaldıracağımız, yeni baştan hep birlikte inşa edeceğimiz o güzel Türkiye'miz için bir ön sınavdır. Türkiye'de sahipsiz başıboş köpek sürüleri bir sorundur. Bir sağlık sorunu, bir güvenlik sorunudur. Ancak ölüm lafıyla değil, hayır lafıyla başlayacağız. Sonra da bu sorunun en makul çözümünü bulacağız. Bu işi de sadece yasayla çözmek ya da yasayla çözümsüz bırakmak kolaycılığına da düşmeyeceğiz. Emin olun, bu iktidar ne yasa çıkarırsa çıkarsın lafta kalacaktır. Yasayla oyalanmak boşunadır. Önce geleceğimiz olan çocuklarımızı, sonra da bu ülkede yaşayan tüm canlıları korumakla mükellefiz."

Dervişoğlu, İYİ Parti olarak sivil toplumun, gönüllülerin ve yerel yönetimlerin sorumluluk aldığı, kimsenin kimseye bahane uydurmadığı bir toplum seferberliği arzuladıklarını belirterek, "Gelin bir yerden başlayalım, bu işten başlayalım. Çocuklarımızı da koruyabiliriz, hayvanları da koruyabiliriz. Şehirlerimizi de imar edebiliriz, ormanlarımızı da ihya edebiliriz. Bizler, Türk milleti olarak bütün bunlara mahiriz." dedi.

"Ben, varlığını Türk varlığına adamış bir memleket evladıyım"

"Kamuoyunu meşgul eden, benim de içinde bulunduğum 154'ler tartışması var" diyerek değerlendirmelerine devam eden Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İki cihanda yan yana gelemeyecek bazı insanları aynı torbaya doldurarak adeta eşitlemiş, bölücü, liberal, Marksist, FETÖ'cü yapıların elemanı diye yaftalamışlar. Bu insafsızlıktır, izansızlıktır, saygısızlıktır, ahde vefasızlıktır. Çok bir şey söylemek istemiyorum. Ayrıntıya girip hiç kimseyi mahcup etmek niyetinde de değilim. İçinde yetiştiğim camiayı üzmek, kırmak istemem ancak sabrın da bir sınırı var. Sözlerimin muhatapları maziyi paylaştığım insanlar değil, eline dava arkadaşlarının kanı bulaşmış alçaklardır.

Hayatım boyunca bölücü, liberal, Marksist ve FETÖ'cü diye hiç anılmadım. Bütün ömrümce anıldığım ve gurur duyduğum tek bir sıfat var. Onu da öyle bir ayağa düşürdünüz ki sizin yüzünüzden ve utancımdan kullanamıyorum. Allah, sizi ıslah eylesin. Beni sakın ha sakın ve hangi sebeple olursa olsun, başkalarının havuzuna bir daha dahil etmeyin. Hatıralarıma saygısızlık yaptırmayın. Ayrıca beni kimseyle de karıştırmayın. Tahmin edemeyeceğiniz kadar ağır konuşurum. İsteyen kendine yeni yön çizebilir. Hatta ikbal, istikbal ve iktidar için kendisini satabilir de. Ben, varlığını Türk varlığına adamış bir memleket evladıyım. Doğduğum gibi öleceğim ve bununla övüneceğim. Hayatımın sonuna kadar da 'tek bayrak' değil Türk Bayrağı, 'tek devlet' değil Türk devleti, 'tek millet' değil Türk milleti, 'tek vatan' değil Türk vatanı' diye haykırmaya devam edeceğim."

Dervişoğlu'nun konuşmasının ardından İYİ Parti TBMM Grup Toplantısı basına kapalı devam etti.