DEM Partili Akça: Bu ikisi yapılsa, Terörsüz Türkiye Komisyonu'na güveni tazelerdi

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça, Haberler.com canlı yayınında yaptığı açıklamada, Terörsüz Türkiye sürecinin heyecan verici bir noktaya geldiğini söyledi. Akça, "DEM Partili belediyelere atanan kayyumların geri çekilmesi ve komisyon üyelerinin İmralı Adası'nda Öcalan'la görüşmesi, halk arasında sürece olan güveni tazeler ve komisyonun iyi niyetini gösterirdi." dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi 28. Dönem 4. Yasama Yılı başladı. Haberler.com da Meclis bahçesinden özel yayınlar gerçekleştirerek gelişmeleri gün boyu aktardı.
DEM PARTİLİ AKÇA: KOMİSYONUN KURULMUŞ OLMASI UMUT VERİCİ
Haberler.com'un canlı yayın konuklarından biri de DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça oldu. Akça, Terörsüz Türkiye Komisyonu'ndaki son durumu aktardı. Komisyonun çalışmalarının heyecan verici noktada olduğunu belirten Akça şunları söyledi:
"Parlamentoda kurulan komisyonla birlikte siyasi ve hukuki zemini tartıştığımız bir yere geldi. Bu bağlamda oldukça heyecan verici. Çünkü sürecin başından beri, yani bu 40-50 yıllık meselenin başından beri hep ifade edilen şey, bu meselenin siyasi bir mesele olduğu, siyasi meselelerin de askeri çözümlerle değil, politik ve hukuki çözümlerle bir sonuca ulaşabileceği idi.
Parlamento'nun bunu fark etmiş olması, bu komisyonu kurmuş olması, Bir parti hariç bütün siyasi partilerden üye alarak bunun tartışmasını açmış olması, meclis başkanının buna başkanlık ediyor olması ve yakın zamanda bu komisyondan bir raporun çıkıp, bu raporun da bir kanun teklifine ve ardından da bir yol haritasına dönüşecek olması oldukça umut verici. Şu anda bu noktadayız.
"KAYYUMLAR KALKABİLİR, KOMİSYON ÜYELERİ ÖCALAN'LA GÖRÜŞEBİLİRDİ"
Yani iki noktadan hemen bahsedebilirim. Birincisi, hem komisyonun iyi niyetini göstermek, komisyonun çalıştığını, siyaset zemininin işlediğini göstermek için belki kayyumlar kalkabilirdi. Şu anda halk arasında da bu sürece olan güveni tazeleyebilecek adımlardan birisi, şu an DEM belediyelerine atanmış on kayyumun geri çekilmesi olabilirdi.
İkincisi, komisyon üyelerinin İmralı Adası'na gidip Sayın Abdullah Öcalan'la görüşmesi ve ondan 40 yıl önce bu meseleyi neden çatışma süreciyle başlattığını ve neden bitirmeye karar verdiğini dinleyebilmesi gerekirdi.
Diğer bir şey, yine komisyonun oluşturacağı bu yol haritasının bütün partilerin perspektifini ve halkın beklentilerini barındıracak şekilde, olabildiğince uzlaşının sağlandığı bir biçimde hazırlanması beklenebilirdi."