Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (3)

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şarap tatmak veya parti düzenlemek için Avrupa'ya gidenlerin, bizim 360 derecelik dış politika vizyonumuzu anlamalarını zaten beklemiyorum.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şarap tatmak veya parti düzenlemek için Avrupa'ya gidenlerin, bizim 360 derecelik dış politika vizyonumuzu anlamalarını zaten beklemiyorum." dedi.
Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Malezya, Endonezya ve Pakistan ziyaretlerindeki temaslarını ve görüşmelerini anlattı.
Malezya Başbakanı Enver İbrahim'in daveti üzerine gittiği Kuala Lumpur'da teveccühle karşılandıklarını ifade eden Erdoğan, dünyanın en seçkin yükseköğrenim kurumlarından biri olarak gösterilen Malaya Üniversitesince kendisine fahri doktora verildiğini, 3 bin kişiye hitap ettiğini hatırlattı.
Erdoğan, Malezya'da ikili ve heyetler arası görüşmelerin ardından Türkiye-Malezya İş Forumu'na katıldığını belirterek, burada, ticaretin 10 milyar dolara nasıl taşınabileceğinin değerlendirildiğini kaydetti.
Malezya'da savunma sanayi başta olmak üzere farklı alanlarda 11 anlaşmaya imza atıldığını anımsatan Erdoğan, bu ülkenin ardından 280 milyonluk nüfusuyla en kalabalık Müslüman ülke olan Endonezya'ya geçtiğini söyledi.
Endonezya ile köklü tarihin ve beşeri bağların bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, 1,5 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşan Endonezya ekonomisinin son yıllarda ciddi atılım içerisinde olduğunu belirtti.
Erdoğan, Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto ile başkanlık yaptıkları Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı'nın ilkinin 12 belgeyle taçlandırıldığını dile getirdi.
Endonezya'da da kendisine ve heyetine büyük bir ilgi, sevgi, teveccüh gösterildiğini ifade eden Erdoğan, "Kaldığımız otel ile Başkanlık Sarayı arasındaki bir saatlik yolculuk süresince Endonezyalı kardeşlerimiz ellerinde Türk bayraklarıyla bizleri selamladı. Özellikle yerel kıyafetleriyle her yaştan çocukların heyecanını görmek 'Türkiye, Türkiye' diye tezahürat yapmalarına tanık olmak, bizleri çok farklı duygu iklimine sürükledi." diye konuştu.
"Pakistan-Türkiye dostluğu samimi ve sarsılmaz bir dostluktur"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya'nın ardından Pakistan'ı ziyaret ettiğini hatırlattı.
Türkiye-Pakistan dostluğunu anlatmaya gerek duymadığını belirten Erdoğan, Pakistan'ın, ortak tarihin ve ortak medeniyetin paylaşıldığı kardeş ülke olduğunu vurguladı.
Pakistan halkının Milli Mücadeleye verdiği maddi ve manevi desteğin unutulmayacağının altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Pakistan'ın milli şairi Muhammed İkbal'in Çanakkale Zaferi'ne dair mısralarını nasıl unutabiliriz? 6 Şubat depremlerinin ardından Başbakan Şahbaz Şerif'in deprem bölgesini ziyaret eden ilk lider olmasını nasıl unutabiliriz? En zor zamanlarımızda iki kardeş ülke olarak birbirimizin imdadına koştuğumuzu nasıl unutabiliriz? Başta CHP Genel Başkanı olmak üzere muhalefetin idrak edemediği işte budur. Pakistan-Türkiye dostluğu sınana sınana bugünlere gelmiş, güçlü, samimi ve sarsılmaz bir dostluktur. Biz de karşılıklı adımlarla bu dostluğu sağlamlaştırmanın gayretindeyiz."
Erdoğan, Pakistan'la yedincisi gerçekleştirilen Yüksek Düzeyli Stratejik Toplantısı'nda madencilikten enerji dönüşümüne, askeri işbirliğinden savunma sanayisine, ortak üretime, ticaretten tarıma 24 belgeye imza atıldığını aktardı.
"İtiraz, rakiplerimizden önce muhalefet partilerinden geliyor"
Malezya, Endonezya ve Pakistan'daki görüşmelerde Gazze ve Suriye başta olmak üzere bölgesel meselelerin mütalaa edildiğini anlatan Erdoğan, görüşmede, Amerikan yönetiminin, İsrail'in kışkırtmasıyla Gazzelileri öz yurtlarından sürgün etmeyi hedefleyen gayri insani ve gayri meşru planlarına izin verilmeyeceğinin kuvvetle çizildiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:
"Ziyaretimizde muhataplarımıza ayrıca yeni Türkiye'nin sembollerinden biri haline gelen elektrikli otomobilimiz Togg'u hediye ettik. Liderlere lokum yerine Togg hediye etmemizin ülkemizdeki muhalefeti rahatsız ettiği görülüyor. Düşünün öyle bir ruh halindekiler ki Türkiye'nin dünyadaki rolüne dair övgü dolu sözlere itiraz, rakiplerimizden önce muhalefet partilerinden geliyor. Hele bir tanesinin cehaleti karşısında hayret etmemek inanın elde değil. Ne dünyadan haberi var ne de yükselen Asya gerçeğine vakıf. Köhne mantığıyla 'Geri kalmış' diyerek küçümsediği ülke, dünyanın en büyük ekonomilerinin yer aldığı G20 ülkesi. Kendi çapsızlığını, kendi vizyonsuzluğunu, kendi yetersizliğini Türkiye'nin çıkarlarının önüne koyan sığ bir zihniyetle muhatabız. Dış politikayı sadece Batı'yla ilişkiler kurmak olarak algılayan çapsızlara sadece şunu hatırlatmak isterim, bu işler her şeyden önce vizyon, tasavvur, irade ve ufuk meselesidir."
Ufku dar olanların, ufku şahsi çıkarlarının ötesine geçemeyenlerin kendilerini anlayamayacağının altını çizen Erdoğan, milletin binlerce yıllık tarihini, kültürünü, serencamını bilmeyenlerin 10 bin kilometre ötede Türkiye'ye gösterilen muhabbeti de anlayamayacağını ifade etti.
"Bizim için asıl olan milletimizin ne söylediğidir"
Muhalefetin yaklaşımını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şarap tatmak veya parti düzenlemek için Avrupa'ya gidenlerin bizim 360 derecelik dış politika vizyonumuzu anlamalarını zaten beklemiyorum. Hatırlayın, rejimin çöktüğü gece çıkıp 'Esad'la görüşülmeli' diyecek kadar olayları bigane olanlardan sağlıklı bir dış politika yorumu çıkmaz. Bizim için asıl olan kifayetsizler korosunun ne dediği değil, milletimizin ne söylediğidir. Bizim için önemli olan halkımızın düşüncesidir, kanaatidir, umumi efkarıdır. Allah'a hamdolsun, milletimiz de ülkemize ve şahsımıza yönelik bu büyük saygı ve sevginin sebebini çok iyi bilmektedir. Kendi ülkelerine miyop bakanlar, burunlarının ucundaki gerçeği göremese de Asya'dan Afrika'ya tüm mazlumlar Türkiye'nin ne yapmaya çalıştığının gayet bilincindendir."
(Sürecek)