Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oruç, mültecilerin dramını fotoğraflarla anlattı
CUMHURBAŞKANI Başdanışmanı Saadet Oruç, Avrupa'nın göçmen politikasını eleştirdiği konuşmasında, Yunanistan sınırında denizden karaya çıkarken ağlayan çocuk fotoğrafını göstererek, "Bu fotoğraf en az Aylan bebeğin fotoğrafı kadar içimizi parçalayan fotoğraf oldu" dedi.
CUMHURBAŞKANI Başdanışmanı Saadet Oruç, Avrupa'nın göçmen politikasını eleştirdiği konuşmasında, Yunanistan sınırında denizden karaya çıkarken ağlayan çocuk fotoğrafını göstererek, "Bu fotoğraf en az Aylan bebeğin fotoğrafı kadar içimizi parçalayan fotoğraf oldu" dedi.
AK Parti Zonguldak İl Başkanlığı'nca düzenlenen siyaset akademisi, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü seminer salonunda başladı. Toplantıya, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Saadet Oruç ve partililer katıldı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oruç, Avrupa Birliği'nin bugün geldiği noktaya bakıldığında ciddi anlamda milliyetçilik hastalığına yakalanmış ve giderek çöküşe doğru gittiğinin görüldüğünü belirtti. "Türkiye niye hedef alınıyor?" diyen Oruç, şunları söyledi:
"Müslüman bir ülke olduğu için, alternatif olarak ortada durduğu için ve kendi uygulamak istedikleri siyasetlere engel olduğu için. Buradaki önemli aktör, önemli lider Cumhurbaşkanımız olduğu için medya ve iletişim araçları gücünü kullanarak sürekli saldırılara sebep oluyor. Bir de İslamofobi konusu var. Bu kavramı kullanmak istemiyorum. Bu resmen İslam düşmanlığıdır."MÜLTECİLERİN DRAMINI ANLATTIOruç, Yunanistan sınırında denizden karaya çıkarken ağlayan çocuk fotoğrafını gösterdiği konuşmada mültecilerin yaşadığı zorluklarını anlattı. Avrupa'nın göçmen politikasını eleştiren Oruç, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çocuğunuz olsun olmasın anne olun olmayın. Kendine yetemeyen her çocuk bizim sorumluluğumuz altında. Ben şu çocuğun gözlerindeki paniği görünce bir el tutması gerekirken kayaları tutmasını, çığlığını görürken o kadar utandım ki batı medeniyeti adında, buna sebep oldukları için, bu çağda bu görüntü olduğu için. Bu hepimizin durup düşünmesi gereken bir şey. Hükümetimiz göçmen politikası konusunda elinden geleni yaptı. Batı medeniyetinin bu çocukta yaşattığı korku, bu resmi görünce şunu düşündüm, sudan çıkacak ve annesi babası var mı? Annesi ve babası varsa niye onun elini tutamadı. Diyelim oradan çıktı üzerini kurutabildi mi? Karnı acıktı su var mı süt var mı? Üşüdü soba var mı, çadır var mı? Sorular geliyor akla hep. Avrupa'nın göçmen politikası derken bu fotoğraf en az Aylan bebeğin fotoğrafı kadar içimizi parçalayan bir fotoğraf oldu."Akademi, diğer konuşmacıların sunumlarıyla devam etti.
?