Çocukların Şiddet ve İstismardan Korunmasına Yönelik Komisyon, Adalet Bakanlığı yetkililerini dinledi

Çocukların Her Türlü Şiddet, İhmal ve İstismardan Korunarak Akıl, Ruh ve Beden Sağlıklarının Gelişimi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, Adalet Bakanlığı yetkililerini dinledi.
Çocukların Her Türlü Şiddet, İhmal ve İstismardan Korunarak Akıl, Ruh ve Beden Sağlıklarının Gelişimi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, Adalet Bakanlığı yetkililerini dinledi.
Komisyon, AK Parti Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu başkanlığında toplandı.
Aydoğdu, verilen 1 aylık ek süreyle komisyon çalışmalarının 20 Mart tarihine kadar devam edeceğini belirterek, temennilerinin çocukların Adalet Bakanlığının gündemine hiç gelmemesi olduğunu ifade etti.
Adalet Bakanlığı Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanı Meral Gökkaya, çocuk adaleti alanında yürütülen ve planlanan çalışmalar, Adalet Bakanlığı politika belgelerinde çocuk adaleti ve istatistik verilerine ilişkin sunum yaptı.
Gökkaya, 46 ilde çocuk mahkemesi olduğunu anımsatarak, yeni bir uygulama sayılabilecek Çocuk Adalet Merkezlerinin Erzurum, Bursa ve Eskişehir'de açıldığını, 5-6 ilde hazırlıkların devam ettiğini söyledi.
Çocuklarda mükerrer suçluluğun önlenmesiyle ilgili çalışma grubunun da olduğunu ve 11 pilot ilde çalışmalar yaptıklarını aktaran Gökkaya, birçok kurumla işbirliği yaparak tedbirler üzerine çalıştıklarını belirtti.
Adli görüşme odalarında ifadelerin ne şekilde alınacağına dair geçen yıl 750 uzmana eğitim verildiğini, bu yıl da 600 uzmana eğitim sağlanacağını ifade eden Gökkaya, "Son olarak bize verilen görevlerden biri de çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulması işlemleri. Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü olan yerlerde bu müdürlüklerimiz 172 yerde var, müdürlük olmayan yerde de 592 adli çevremiz var şu anda. 592 adli çevrede 822 çocuk görüşme merkezimiz aktif olarak kurulmuş durumda. 40 bin 569 dosyamız var çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki anlamında. 2025 yılında açılan dosya sayımız 2 bin 118, işlem sayımız 432 bini geçmiş durumda." diye konuştu.
Gökkaya, Bakanlık olarak hedeflerine dair şu açıklamalarda bulundu:
"Çocuklarla ilgili koruyucu ve önleyici mekanizmayı daha iyi bir hale getirmek istiyoruz, gerek verilen tedbirlerin etkinliğinin sağlanması gerek alınması gereken başka tedbirler varsa bunların tespit edilmesi. 15 yaşından küçük olup ilk defa suç işleyen çocukların herhangi bir soruşturma ya da kovuşturma dosyasına kaydedilmeden adli süreç dışarısına çıkarılıp takip edilmesiyle ilgili sistemler geliştirmek istiyoruz. Birden fazla kez suça sürüklenen çocuklarla ilgili özel rehabilitasyon tedbirleri geliştirmeyi amaçlıyoruz.
Avrupa Konseyi ve UNICEF ile birlikte de bir projeye başlayacağız, mayıs ayında başlamasını planlıyoruz, "diversiyon" dediğimiz çocuklara yönelik onarıcı ve koruyucu yaklaşım geliştirilmesini amaçlıyoruz. Bu proje de üç yıl sürecek. Burada da diğer ülke uygulamalarını incelenmek suretiyle uluslararası konferans yapacağız nisan ayı içerisinde. Türkiye'ye bunu nasıl entegre edebiliriz? Suça sürüklenen çocukları suçtan nasıl uzaklaştırabiliriz? Çocuklarla ilgili tedbirleri daha etkin ne şekilde uygulayabiliriz? İlgili kurumlarla iş birliği halinde bu faaliyetleri yürütmeyi amaçlıyoruz."
Gökkaya, 2024 yılında tedbir verilip takip edilen çocuk sayısının 51 bin 386 olduğunu ve yine 2024'te 21 bin 443 danışmanlık tedbiri verildiğini söyledi.
"Değiştirmemiz gereken işler var"
Sunumun ardından milletvekilleri, yetkililere konuya ilişkin sorularını yöneltti.
CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, ülke genelindeki istismar davalarından örnekler vererek, bu davalarda her zaman adaletli kararlar verilmediğini savundu.
Özçağdaş, 2010'da suça sürüklenen çocuk sayısının 83 bin 393, bugün 178 bin 834 olduğunu ifade ederek, "14 yılda 2 katından fazla olmuş. Mağdur sayısı, 76 binden 242 bine çıkmış. Bunlar TÜİK'in rakamları. Eğer, 10 yılda suça sürüklenenler 2 kattan fazla, mağdurlar 3 katına çıkmışsa, 14 yaşında bir çocuk, sokak ortasında diğer 2 çocuk tarafından öldürülüyorsa, sistem bunları koruyamıyorsa, her şeyi baştan düşünmeye ihtiyaç var demektir. Değiştirmemiz gereken işler var demektir." diye konuştu.
Yeni Yol Partisi İstanbul Milletvekili Elif Esen, İstanbul'da bir pazarda uğradığı bıçaklı saldırıda öldürülen Ahmet'in annesi Yasemin Minguzzi'yi ziyaret ettiğini belirterek, "Bir tek çocuğun bile canına zarar gelmeyecek tedbirleri bizim yasama organı olarak almamız lazım ki kendimizi huzurlu hissedelim ve toplumu da koruyabilelim. Öyle acılıydı ki o gün o aile, teyzesi, anneannesi 'O çocuklara çocuk demeyin.' dediler. 'Suça sürüklenen çocuklar' dediğimde aile bana tepki gösterdi, 'Onlar çocuk değil, cani' dediler. O çocukları buna sürükleyen neydi? Onu da bilmemiz lazım ki işte, koruyucu, önleyici tedbirlere buna katalım." ifadelerini kullandı.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Gökkaya, çocuk istismarıyla ilgili en yüksek cezaların Türkiye'de olduğunu belirtti.
Gökkaya, şöyle konuştu:
"Karşılaştırması yapıldı bunun. 30-32 yıla varan hapis cezaları var. Bunun üstünde ceza zaten ağırlaştırılmış müebbet var. Sadece cezalarla bir suçla mücadele etmeye çalışmak mümkün değil. Cezaları arttırmak tek başına suçu önlemek için yeterli değil. Cezalarla ilgili zaman aşımı var, zaman aşımına uğramaması için de çalışmalarımız var. Cinsel istismar dosyaları, en zor somut delil bulunan dosyalar.
Bazen cinsel suç dosyalarında üzerinden zaman geçtiyse fiziksel bulgu elde edilemeyebiliyor. Çocukların yaşı küçükse mağdurun annesine, babasına, kardeşine zarar vermekle korkutulduğu, çocuğun unuttuğu, ayrıntı veremediği şeyler olabiliyor. Hem yetişkinlerde hem de çocuklarda uyuşturucu madde kullanımı oldukça yoğun bir şekilde devam ediyor. Hastayı tedaviye zorlamak tek başına yeterli olmuyor. Kişi kendi istemediği sürece davranış değişikliğine sebep olmak cezalarla da sizin almak istediğiniz psikososyal yöntemlerle de çok zor, çok büyük bir iş birliği gerekiyor ve çok donanımlı, bu alanda özel eğitilmiş ekiplerin yaygın bir şekilde sahaya girmesi gerekiyor."