Haberler
Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 2 milyar TL'lik Genel Sağlık Sigortası borcu silinecek

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 400 bin kişinin borcu siliniyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dizilerdeki şiddet sahnelerine tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kızdıran sahne!

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

Ayhan Bora Kaplan: Bürokratlara ve devlet büyüklerine iftira atmamı istediler

Ayhan Bora Kaplan'dan ortalığı karıştıracak suçlama: O isimlere iftira atmamı istediler

CHP'li Tezcan, "Bu Yürüyüşü Fetö Terör Örgütü ile İrtibatlandırma Çabasındalar"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP'li Tezcan, "Bu yürüyüşü FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırma çabasındalar"BOLU - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Bülent Tezcan, CHP'nin 10 gün önce başlattığı adalet yürüyüşünün masum olduğunu ifade ederek, "Bu yürüyüşü FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırma çabasındalar" dedi.

CHP'li Tezcan, "Bu yürüyüşü FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırma çabasındalar"

BOLU - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Bülent Tezcan, CHP'nin 10 gün önce başlattığı adalet yürüyüşünün masum olduğunu ifade ederek, "Bu yürüyüşü FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırma çabasındalar" dedi.

CHP'nin Ankara'dan başlattığı adalet yürüyüşünde partinin genel başkan yardımcısı ve parti sözcüsü Bülent Tezcan, gazetecilere açıklamalarda bulundu. CHP'nin başlattığı ve 10. Günü bulan adalet yürüyüşünün masum bir yürüyüş olduğunu ifade eden Tezcan, vatandaşların da yürüyüşe destek verdiğine dikkat çekti.

Türkiye'nin dört bir yanından destek mesajları aldıklarını söyleyen Tezcan, "Adalet yürüyüşümüzün 10. Günündeyiz. Bu gün arife günü, yarın bayram. Öncelikle herkesin bayramını kutluyorum. Bayram, barış, kardeşlik, huzur isteklerinin en yüksek düzeyde beklendiği günlerdir. Bayramın bu dönemde, bu günlerde bir başka anlamı daha var. O da adalet içerisinde yaşayacağımız günlerin özlemiyle bu bayrama giriyoruz. O nedenle bayramın barış, kardeşlik, huzur ve adalet getirmesini diliyoruz. Yürüyüşümüz 10. Gününde ve ne mutlu ki Türkiye'nin dört bir yanından çok güzel mesajlar alıyoruz. Destek mesajları alıyoruz. Yol boylarında bayram tatiline, ya da bayramlaşmak için memleketlerine giden vatandaşlarımızın coşkulu selamlarını görüyoruz. El sallıyorlar, destek veriyorlar. Gördük ki adalet özlemi ve arzusu toplumda çok ciddi bir karşılık buldu. Sayın genel başkanımızın bu yürüyüşü bir büyük yürüyüşü, bir kutlu yürüyüş ve bir adalet yürüyüşüdür" dedi.

"Yürüyüşümüzden rahatsız olanlar var"

AK Parti'nin adalet yürüyüşünden rahatsız olduğunu öne süren CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, şöyle devam etti:

"Yürüyüşümüzün 10. Gününde bundan mutlu olanlar olduğu gibi bundan rahatsız olanlar da var. Onu da biliyoruz. ve adalet yürüyüşü gibi masum, haklı talebe dayalı yürüyüşü özellikle kriminalize etmeye çalışıyorlar. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı bu yürüyüşü kriminalize etmek için özel bir çaba harcıyor. Adında adalet olan bir siyasi parti iktidarının adalet yürüyüşünden rahatsız olduğunu, olmasını anlamak biraz güç. Ama adaletsizliğin sebebi olanlar, milyonların adalet ile buluşacağını hissettikleri anda doğaldır ki bundan korku ve kaygı hissedecekler. Havuz medyası kanalıyla attıkları manşetlerde bugün de bakıyoruz bu yürüyüşü FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırma çabasındalar. Herkes çok iyi biliyor ki CHP'ye adalet isteyenlere, sayın genel başkanımıza ve arkasından yürüyen binlere, milyonlara bu yafta yapışmaz. Bizim yolumuzun hedefi belli. Bizim yolumuzun hedefi adalet. Menzilde adalet var. Biz adalet menziline gidiyoruz. Ancak sayın Erdoğan çıkıp demişti ki Fetullahçı terör örgütü ile ilgili 'aynı menzile giden iki yoldaştık' demişti. Aynı menzile farklı yollardan giden iki yoldaştık demişti. Kendi ikrar etti. Bizim yolumuz adalet yoludur, menzilimiz bellidir. Ama sizin menzilinizin dün nereye gittiğini dün ben değil Sayın Erdoğan söyledi. Sizin menziliniz Pensilivanya menziliydi. Sizin yolunuz oraya gider. Bizim yolumuz oraya gitmez. Bu öyle bir beraberlikti ki 2010 referandumunda Fetullahçı çete ile el ele verdiniz, mezardakilere bile huzur vermediniz. Onlar da kalkıp oy kullansın diye mezardakilere bile o zaman huzur vermediniz. O zaman bizim yolumuzu kirletmeye kalkmayın. Bizim yolumuza iftira atmaya kalkmayın. Bizim yolumuz halkın masum ve mazlum talebinin yoludur. O talep de en haklı taleptir, adalet talebidir. Kirletmenize müsaade etmeyeceğiz."

"Adil Öksüz, FETÖ imamı olduğu bilinmesine rağmen serbest bırakılıyor"

Adil Öksüz'ün FETÖ imamı olduğu bilinmesine rağmen serbest bırakıldığını söyleyen Tezcan, "Hani darbenin bir kara kutusu vardı. Adil Öksüz. Hatırlayın. Şimdi ifadeler yansıdı. Başbakanlık müşavirinin ifadesi basına düştü. Başbakanlık müşaviri Ali İhsan Sarıkoca, darbe gecesi Akıncı Üssü'ne gidiyor. Akıncı Üssü'nde diyorlar ki 'FETÖ'nün imamı bir doçent var burada. Yakaladık' diyorlar. Gidiyor. Adil Öksüz'ün FETÖ imamı olduğu biliniyor. Ne zaman, gözaltındayken. Karşılıklı ayet okuyorlar birbirlerine, bu karşılıklı ayet okumanın sonunda dönüp onun FETÖ imamı olduğu bilinmesine rağmen serbest bırakılıyor. Jandarma biliyor, emniyet biliyor, Başbakanlık müşaviri biliyor. Bunun FETÖ imamı olduğunu ama bu kişi serbest bırakılıyor. Şimdi biz kontrollü darbedir dediğimizde nasırına basılmış gibi bağıranlara sesleniyorum. Bu ifadeler size ithaf olunur. Açın bakın bu ifadeleri. Başbakanlık müşavirinin o gece Akıncı Üssü'nde işi nedir. Başbakanlık müşaviri FETÖ imamını olduğunu bilerek Adil Öksüz ile görüşmüş olmasına rağmen Adil Öksüz niye serbest bırakılmıştır? Aynı kişi ifadesinde 'Daha sonra ben bunu Sayın Cumhurbaşkanına bir yakını vasıtasıyla da bildirdim. Haber verdim, bilgi verdim' diyor. Tabii ki akla şu soru gelebilir. ya bu ciddi olmaz, öyle ciddiyetsizlik olur mu? Başbakanlık müşaviri bir kişi aracılığıyla sayın Cumhurbaşkanına niye bilgi veriyor. Bunun ciddiyeti yok diye düşünülebilir. Ama biz biliyoruz ki bir benzer ifadeyi Sayın Cumhurbaşkanı kendisi söyledi. 'Ben bu darbeyi eniştemden öğrendim' demedi mi? Cumhurbaşkanı darbeyi eniştesinden öğrenirse, Başbakanlık müşaviri de Cumhurbaşkanına haberi bir tanıdık vasıtasıyla bildirir. Bu ne kadar ciddiye alınacaksa o da o kadar ciddiye alınmak zorunda olan bir beyandır. Şimdi bütün bu tablodan baktığınızda kontrollü darbenin kara kutusu Adil Öksüz ile Başbakanlık müşaviri o gece niye görüşmüştür? Başbakanlık müşaviri o gece görüşmesine rağmen orada Adil Öksüz'ün özellikle FETÖ imamı olduğu bilinmesine rağmen niye serbest bırakılmıştır. Sorun sadece Başbakanlık müşavirinin başına patlayarak kurtulanabilecek bir sorun değildir. Bu sorunun ciddi bir arka planı vardır. Bu ilişkiler, kirli ilişkilerdir. Kirli ilişkiler içerisinde olmaya alışık olan AK Parti iktidar bloğu, AK Parti yönetimi, hükümet, iktidar kadrosu dönüp de dönüp de bu masum adalet yürüyüşünü kirletme çabasından vazgeçsinler. Kirletmeye güçleri yetmeyecektir. Darbenin arkasındaki gerçek de ortaya çıkacaktır" diye konuştu.

CHP'nin 10. Günündeki adalet yürüyüşünün 7 kilometrelik ikinci etabı Bülent Tezcan'ın basın toplantısından sonra devam etti.

CHP'li Tezcan,
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika
title