CHP'li Milletvekillerinden ABD Dışişleri Bakanı Kerry'ye Mektup

Türkiye-ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu'nun CHP'li üyesi Adana Milletvekili Faruk Loğoğlu, kendisi ve diğer CHP'li üye Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka'nın imzasıyla ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'ye gönderilmek üzere bir mektup hazırladı.

Dostluk Grubu, ABD Temsilciler Meclisi'nden 88 üyesinin ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'e "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile temas kurmasını ve Türkiye'de devam eden bazı davalara müdahalede bulunmasını isteyen" bir mektup yazdıklarını öğrenmelerinin ardından, bu durumu eleştirmek amacıyla Kerry'ye yönelik bir mektup hazırlayarak, çok sayıda milletvekilinin imzasıyla göndermişti.

Mektuba imza atmayan CHP'li üyeler Loğoğlu ve Nazlıaka ise görüşlerini aktarmak üzere yeni bir mektup hazırladı.

16 Şubat tarihli önceki mektubun hatırlatıldığı ve bu metindeki görüşlerle ilgili "Dostluk Grubu'nun üyeleri olarak bizlerin de görüşlerini temsil etseydi, size bu mektubu yazmak zorunda kalmayacaktık. Bu mektupta imzası olan bizler ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi'nin üyeleriyiz" ifadesinin kullanıldığı mektupta şunlar kaydedildi:

"Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğü başta olmak üzere temel özgürlüklerin kötü ve alarm verici durumu artık bütün dünyada bilinmektedir. Hükümeti eleştirmeye cesaret eden gazeteciler istisnasız kovuşturulmakta, genellikle hapse atılmakta veya en iyi ihtimalle patronlarına hükümet tarafından göz dağı verildikten sonra işlerini kaybetmektedirler. Sözü fazla uzatmaya hiç gerek yok: Türkiye'de temel özgürlüklerin giderek artan bir şekilde aşındırılması demokrasi ve hukukun üstünlüğüne saldırıdır."

Bir önceki mektuptaki bazı ifadelerin eleştirildiği mektupta, "Buradaki sorun, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin devletin gücünü hedeflenen gruba yönelik olarak sorumsuz ve her türü yönteme başvurarak istismar etmesidir. Herhangi bir isim veya grubun yanlış veya hukuksuz bir eylemi varsa, konu bağımsız yargı tarafından adil bir biçimde soruşturulmalı ve usulüne uygun olarak yargı sürecine tabi tutulmalıdır" denildi.