CHP'den "Çocuklar, Kadınlar, Adalet ve Cezaevleri" Raporu

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, kadın tutuklu ve hükümlülerin cezaevlerinde güç koşullarda yaşam mücadelesi verdiklerini belirterek, "Cezaevlerinin kadınlar üzerindeki maddi etkisi 3 misli daha ağır. Duygusal etkisi ise kim bilir kaç misli- Bunun için kadın ve cezaevi konusu çok özel ve önemli" dedi.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanlığı bünyesindeki Kadın ve Cezaevi Çalışma Grubu'nca hazırlanan "Çocuklar, Kadınlar, Adalet ve Cezaevleri" başlıklı ön rapor Güler, Uşak Milletvekili Dilek Atagün Yılmaz ve Kadın Kolları Genel Başkanı Deniz Pınar Atılgan ile çalışma grubu üyelerinin katıldığı kahvaltılı basın toplantısında tanıtıldı.

Güler, toplantının açılışında yaptığı konuşmada 300 bin kadın üyesi bulunan, kadın kolları 81 il 957 ilçede örgütlenmiş bir parti olarak, kadın sorunlarına büyük duyarlılık gösterdiklerini söyledi.

Kadın hükümlü ve tutukluların yaşadıkları sorunları tespit etmek ve çözüm önerileri geliştirmek üzere oluşturulan çalışma grubunun kapsamlı bir çalışma yaptığını belirten Güler, cezaevleri konusunu hem kadın hem erkek tutuklu ve hükümlüler için irdeleyeceklerini kaydetti.

Dünyanın hiçbir yerinde çocuklarıyla cezaevine giren erkek bulunmadığını, ancak annelerin cezalarını çocuklarıyla birlikte çektiğini, bunun yanında büyük bir bölümünün de cezaevine girdikten sonra aileleri tarafından terk edildiğini anlatan Güler, "Cezaevlerinin kadınlar üzerindeki maddi etkisi 3 misli daha ağır.Duygusal etkisi ise kim bilir kaç misli- Bunun için kadın ve cezaevi konusu çok özel ve önemli" dedi.

Çalışma Grubunda yer alan Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz da rapor hakkında bilgi verdi . Çalışmanın kadınlar üzerinde durduğunu, ancak cezaevi koşullarının herkes için son derece güç olduğunu belirten Yılmaz, "Yaşadıkları sorunlar çok ciddi. Cezaevinden çıktıktan sonra da çok ciddi sıkıntılar yaşıyorlar ve seslerini duyurmaları çok zor" diye konuştu.

Çalışmada cezaevlerinin genel durumunu, yargının içinde bulunduğu sıkıntıları ve yasal zorlukları ele aldıklarını anlatan Yılmaz, 78 baro başkanına çalışma kapsamında görüş ve önerilerini sorduklarını, 35'inin kendilerine geri döndüğünü söyledi.

-Sorular-

Yılmaz açıklamalarının ardından gazetecilerin rapora ilişkin sorularını da yanıtladı.

Bir gazetecinin, Oda TV davasında tutuklu sanıklarından gazeteci Müyesser Yıldız'ı hatırlatarak, "Kadın meslektaşımızın bir önceliği olur mu- Görüşmeniz olacak mı-" sorusu üzerine Yılmaz, geçen hafta Silivri ve Bakırköy cezaevlerini ziyaret etmek istediklerini, ancak TBMM çalışmalarının yoğunluğu nedeniyle gerçekleştiremediklerini söyledi. Yılmaz, bu ay içinde Yıldız'ı ziyaret edeceklerini ve kamuoyunu bilgilendireceklerini söyledi.

Yılmaz bir başka soruyu yanıtlarken de ölümcül hastalıklarla mücadele eden tutuklu ve hükümlülerin durumlarıyla öncelikli olarak ilgileneceklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ölümcül hastalıkları olanlar için af yetkisini kullanmasına yönelik olarak da çaba sarf edeceklerin belirten Yılmaz, bu kişilerin ömürlerinin son günlerini daha iyi koşullarda geçirmelerinin önemli olduğunu vurguladı.

-Rapordan-

CHP'nin "Çocuklar, Kadınlar, Adalet ve Cezaevleri" başlıklı ön raporunda fiziki koşullara ilişkin tespitler bölümünde cezaevlerinin çok kalabalık olduğu belirtiliyor. Uluslararası standartlara göre kişi başına 8 metrekarelik alan sağlanması kuralına göre kapasitenin 80 bin kişi olması gerektiği, ancak hali hazırda 131 bin hükümlü ve tutuklunun bulunduğu belirtiliyor.

Cezaevlerinin personel sayısının da yetersiz olduğunun kaydedildiği raporda, bu sayının artırılması ve çalışanların özlük haklarının iyileştirilmesi, yıpranma payı hakkının düzenlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Cezaevlerinde insan hakkı ihlalleri olduğunun ifade edildiği raporda, "insan hakları ihlallerinin önlenebilmesinin temel koşulu bu kurumların bağımsız kuruluşlarca denetlenebilmesinin önünün açılmasıdır" değerlendirmesine yer veriliyor.

Cezaevlerindeki sağlık hizmetlerininde değerlendirildiği raporda, 2 bin 360 çocuk ve genç tutuklu ve hükümlünün sorunlarla karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

Cezaevlerinde 4 bin 720 kadın hükümlü ve tutuklu bulunduğu, bu kadınların büyük çoğunluğunun hak arama yollarını bilmediklerinden ve genel olarak kendilerine sahip çıkan yakınları olmadığından çok daha ağır sorunlar yaşadıkları ifade ediliyor. Ayrıca raporda, ceza infaz kanununa göre bakacak kimsesi olmadığından 0-6 yaş grubu çocukların da anneleriyle cezaevlerinde kaldıkları tespiti yapılıyor.

-Çözüm önerileri-

Raporda sorunlara ilişkin çözüm önerileri de yer alıyor.

Fiziki koşulların iyileştirilmesi, eğitim ve mesleki becerilerin kazandırıldığı cezaevlerinin açılması, tutuklu ve hükümlülerin rehabilitasyonu ile para kazanmalarının sağlanması öneriler arasında yer alıyor. Çocuklu tutuklu ve hükümlülerin geceleri diğer tutuklulardan ayrı odalarda çocuklarıyla birlikte uyuyabilmelerinin sağlanmasının istendiği raporda, yasal düzenleme yapılarak 5 yıldan az hapis cezasına hükümlü kadınların çocukları 7 yaşını bitirinceye kadar cezalarının infazının ertelenmesine olanak sağlanabileceği de belirtiliyor. Yine 5 yıldan az ceza alan çocuklu kadınların bu cezalarını evde çekmesinin de düzenlenebileceği kaydedilen raporda tahliye edilenler için de "uyum evleri" açılarak destek verilebileceği aktarılıyor.

Raporda, işkencenin, onur kırıcı ceza ve muamelenin önlenmesi için kullanılabilecek caydırma yollarından birinin Avrupa İşkencenin ve Onur Kırıcı Ceza ve Muamelenin Önlenmesi Komitesi'nin cezaevlerini denetlemesini sağlamak üzere "ani ziyaret" çağrısı yapılması olduğu belirtiliyor.

CHP Cezaevi ve Kadın Çalışma Grubu'nun cezaevlerindeki kadın ve çocukların durumlarının iyileştirilmesine yönelik çabalarının ve bu kapsamdaki ziyaretlerinin süreceği de belirtiliyor.

- ANKARA