AK Parti Sözcüsü Çelik, MYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu: (5)
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 12 Eylül darbesinin 41. yılı dolayısıyla sosyal medya hesabındaki paylaşımına ilişkin, "İktidarını darbelere borçlu olmak bizim geleneğimizde yoktur, onların geleneğinde vardır.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 12 Eylül darbesinin 41. yılı dolayısıyla sosyal medya hesabındaki paylaşımına ilişkin, "İktidarını darbelere borçlu olmak bizim geleneğimizde yoktur, onların geleneğinde vardır. Tam tersi, milletin eliyle iktidar olamayınca darbeler yoluyla iktidar olma belası, bu gelenek yüzünden bu ülkenin başına kabus gibi çökmüştür." dedi.
Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Fransız Yargıtayının, Fransız çimento şirketi Lafarge'a, DEAŞ'lı teröristleri finanse etmesi nedeniyle "insanlığa karşı suça ortak olmak" suçlaması yöneltilebilmesinin önünü açan karara varmasına ilişkin soru üzerine Çelik, şunları söyledi:
"Lafarge firmasının daha önce biz Suriye bölgesine askeri harekat gerçekleştirdiğimizde gördük ki orada PKK/PYD terör örgütüne çok ciddi karargahlar yapmıştı. Bu firmanın, Fransız askeri ve iç-dış istihbaratıyla bağlantılı olarak da çalıştığı ortaya çıktı. Dolayısıyla şöyle bir şey de var, Fransa'ya diyorsunuz ki 'Niçin PKK/PYD/YPG terör örgütüne Suriye'de destek veriyorsunuz?' Onlar da diyor ki 'DEAŞ ile mücadele ettiği için veriyoruz.' Sizinle bağlantılı kuruluşlar her tarafa destek vermeye devam ediyor, her tarafla iş tutmaya çalışıyor; hakikaten bu da garip bir tablo ortaya çıkarıyor. Hukuki olarak da konuyu takip ediyoruz. Burada insanlığa karşı işlenen bir suç söz konusudur, terörün finansmanı konusu söz konusudur. Sadece siyasi değerlendirme düzeyinde kalmayacağız, bunu hukuki olarak da takip edeceğiz ama ne yaparız ne yapmayız, o, kurumlarımızın yapacağı değerlendirmeye bağlı olarak ortaya çıkacak bir konu."
"Kılıçdaroğlu'nun 'İktidarlarını darbelere borçlu olanlar' gibisinden bir ifade kullanması trajik"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, 12 Eylül darbesinin 41. yılı dolayısıyla sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "İktidarını 12 Eylül'e borçlu olanlar darbelerle hesaplaşamaz." ifadesine yer verdiği hatırlatılarak, değerlendirmesinin sorulması üzerine Çelik, şöyle konuştu:
"Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanımızı ve AK Parti'yi kastederek 'İktidarlarını darbelere borçlu olanlar' gibisinden bir ifade kullanması trajik. Kendisinin başında bulunduğu siyasi geleneğin, darbelerle teknik değil, organik ilişkisi, Türk siyasi tarihi açısından son derece berrak bir tablo. CHP'de gerçekten bu sıkıntılı darbelerle ilişkili geçmişiyle hesaplaşmak, yüzleşmek isteyen demokrat arkadaşlarımız var. Onlarla yaptığımız çeşitli sohbetlerde, bu konuda açık bir şekilde, bu darbeler konusunun CHP ile ilişkili olmaktan çıkarılması için açık değerlendirmeler yapılması, açık cümleler kurulması gerektiğine dair değerlendirmeler de oluyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun başında bulunduğu kurumsal yapı, anlıyorum ki bu ifadesinden, öyle düşünmüyor. Keşke CHP'deki bazı demokrat arkadaşlarımızın düşündüğü gibi düşünseydi Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi de."
15 Temmuz'da FETÖ'nün TBMM'yi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni bombaladığını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı öldürmek üzere harekete geçtiğini dile getiren Çelik, Kılıçdaroğlu'nun ise 15 Temmuz gecesi bütün bu olup biteni evden izlediğini söyledi.
Çelik, "Bunları konuşurken insanın, biraz kendisiyle yüzleşmesi gerekir, biraz hassasiyet göstermesi gerekir; hele de AK Parti'yi, 'İktidarını darbelere borçlu bir yapı' gibi göstermek, mantıkla da bağdaşmaz. İnsanın mantıki değerlendirme yeteneğinden kuşkuya düşerler, böyle bir değerlendirme yaptığınız zaman." şeklinde konuştu.
"AK Parti'ye kapatma davası açıldığı zaman neler söylüyordu CHP'deki kişiler? Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında birileri rejim krizi çıkarmaya çalıştığı zaman, CHP'dekilerin tavrı neydi? Türkiye'deki en temel sorunların çözümüyle ilgili birtakım adımlar atılmaya çalışıldığı zaman tavır neydi?" diye soran Çelik, şu ifadeleri kullandı:
"Şimdi CHP ile HDP yan yana duruyor da AK Parti, Kürt sorunu üzerindeki olumsuz uygulamaları kaldırırken, Kürt sorununun doğmasına yol açan birtakım olumsuz uygulamaları AK Parti, demokratikleşme reformlarıyla ortadan kaldırırken Mecliste en şiddetli direnişi CHP'nin grup başkanvekilleri gösteriyordu."
Çelik, CHP'deki bazı demokrat siyasetçilerin arayışlarının ve tavırlarının CHP'nin kurumsal refleksi haline gelmesini arzuladıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Daha yakın zamanda bir milletvekilleri çıktı, hem de anayasa hukuku profesörüydü, 'Ordu artık darbe yapamıyordu, kağıttan kaplanmış' diyerekten darbeleri övdü. Daha yakın zamanda bir milletvekili çıktı, 'Birtakım yargıçların fırsat kolladığını' söyledi. Bütün bunların karşısında susan Sayın Kılıçdaroğlu'nun, darbe vesayet rejiminin bütün baskısına maruz kalarak mücadele etmiş ve Türkiye'nin önünü açmış AK Parti ile ilgili böyle bir değerlendirmede bulunması son derece trajiktir. İktidarını darbelere borçlu olmak bizim geleneğimizde yoktur, onların geleneğinde vardır. Tam tersi, milletin eliyle iktidar olamayınca darbeler yoluyla iktidar olma belası, bu gelenek yüzünden bu ülkenin başına kabus gibi çökmüştür."
(Bitti)