Beştepe'deki 29 Ekim resepsiyonunda dikkat çeken detay! Bahçeli katılmadı

Beştepe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla düzenlenen 29 Ekim resepsiyonuna, birçok siyasi parti lideri katılırken, gözler MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi aradı. Bahçeli'nin resepsiyona katılmaması dikkat çekti.
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda düzenlenen 29 Ekim Özel Programı'na katıldı.
- DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DSP, HÜDA-PAR, Yeniden Refah Partisi liderleri ve Sinan Oğan resepsiyona katıldı; CHP, İYİ Parti ve DEM katılmadı.
- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli resepsiyona katılmadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda düzenlenen 29 Ekim Özel Programı'na katıldı.
KÜLLİYE'DEKİ 29 EKİM RESEPSİYONUNA YOĞUN KATILIM
Resepsiyonda birçok siyasi parti lideri de yer aldı. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu resepsiyondaki yerini aldı. Resepsiyona DSP, HÜDA-PAR, Yeniden Refah Partisi liderleri de katıldı. 2023 Genel Seçimlerinde Cumhurbaşkanı adayı olan ve ikinci turda Erdoğan'ı destekleyen Sinan Ogan da Külliye'de yerini aldı. CHP, İYİ Parti ve DEM ise resepsiyona katılmadı.

BAHÇELİ RESEPSİYONDA YER ALMADI
Resepsiyonda ise bir sürpriz yaşandı. Gözler Cumhur İttifakı ortağı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi aradı. Ancak Bahçeli'nin gelmemesi dikkat çekti.

ERDOĞAN: MİLLETİMİZİN HÜRRİYETE OLAN TUTKUSUNU MİLLİ MÜCADELEDE GÖRDÜK
Öte yandan resepsiyonda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: " Onca yokluk içinde cepheden cepheye koşan şehit ve gazilerimizi kemal-i edeple anıyorum. Anadolu'daki ilk akımlarımızdan İstanbul'un fethine, Kıbrıs Barış Harekatından 15 Temmuz Destanına kadar bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen şehit ve gazilerimizde Allahtan rahmet diliyorum. Binlerce yıldır esarete boyun eğmemiş, istiklaline aşık bir milletin mensuplarıyız. Milletimizin hürriyetine olan tutkusunu Milli Mücadelede gördük.
Milli mücadele, muazzez ve muazzam bir direnişin nişanesidir. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy, milli şuuru bakınız hangi sözlerle uyanmıştır: "Boynunu uzat, kafanı devir diyorlar, mademki teklif bu kadar ağırdır, artık bunu hiç kimse bunu kabul edemez. İster istemez dişiyle, tırnağıyla uğraşır, çabalar, nefsini imkanın son derecesine kadar müdafaasına bakar, ey cemaat bugün bizden istedikleri ne filan vilayet ne filan sancaktır, doğrudan doğruya başımızdır, boynumuzdur, hayatımızdır, varlığımızdır, devletimizdir, imanımızdır.

"İSTİKLAL İÇİN ÇEKİLEN ÇİLELER, CUMHURİYET'İN DOĞUMUNU MÜJDELEMİŞTİR"
Azme ve mücadeleye sarılalım. Azim ve iman sahipleriyle beraberdir, ya İlahi bize doğru yol hangisidir, millete göster." İşte bu azim ve gayretle askerlerimiz cephede, fedakar analarımız, gencinden yaşlısına aziz milletimizin her bir ferdi istiklal sancağını gururla taşımışlardır. Vatanın namusunu korumak için tek vücut olmuş ve hep birlikte zafere yürümüşlerdir. İstikbal ve istiklal için çekilen çileler, Türkiye Cumhuriyeti'nin doğumunu müjdelemiştir. Türkiye Cumhuriyeti kadim devlet geleneğinin en son halkasıdır, bundan 102 yıl önce ilan edilen cumhuriyetimiz, kayıtsız şartsız egemenlik milletimizin ilkesi ile milli iradenin şahlanışıdır.

"EN ÖNEMLİ DAYANAĞIMIZ MİLLETİMİZİN İRADESİDİR"
Cumhuriyeti cumhurla ve demokrasi ile taçlandırma yolculuğu tek parti ve darbe dönemlerinde sekteye uğrasa da bu günlere gelmeyi başarmıştır. Bu mücadelede aynı azim ve kararlılıkla devam etmektedir. Türkiye ve Türk demokrasisini güçlendirmede en önemli dayanağımız milletimizin iradesidir. Bu irademiz ayakta olduğu sürece, birbiri ile muhabbetle kucaklaştığı sürece Türkiye'nin kutlu yolculuğunu önünü kesecek hiçbir dahli ve harici odak yoktur. Biz geçmişi ile yaşayan ve maziden aldığı mirası zenginleştirerek atiye taşıyan bir milletiz.
Vatanımızı şehit ve gazilerimizle birlikte Rabbimizin de emaneti olarak görüyoruz. Bugün 102 yıl öncesine göre çok daha farklı bir noktadayız. Savunmadan ekonomiye, ulaştırmadan sağlığa, dış politikaya, teknolojiye, turizme kadar her alanda geçmişle kıyas edilemeyecek kadar büyük bir kalkınma seferberliği içindeyiz. Cumhuriyeti salonlara ve gardıroplara indirgemeye çalışan slogan Cumhuriyetçilerine aldırmadan Cumhuriyete asıl hizmetin eser ve hizmetle olacağını 81 vilayette kazandırdığımız devasa yatırımlarla ortaya koyuyoruz."

























