Haberler
Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama! Yangına müdahale devam ediyor

Malatya'nın Doğanşehir ilçesinde 4,6 büyüklüğünde deprem

Malatya'da şiddetli deprem! Sarsıntı çevre şehirlerden de hissedildi

Kabine sonrası Erdoğan'dan yetkisiz çakar kullananlara net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

Erdoğan'dan Kabine sonrası net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

İşte 7 kişiyi öldüren Bahtiyar Aladağ'ın son görüntüleri

İşte 7 kişiyi katleden caninin son görüntüleri

Bekir Bozdağ'dan 'Sert' Suriye Tepkisi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Suriye’de Beşar Esed yönetiminin kimyasal silah kullanmasını sert bir dille eleştirdi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Suriye'de kimyasal silah kullanılmasının ardından akşam uyuyamadığını söyleyerek, "Esad kafasını koyup yatağına eğer uyuyabildiyse, Esad'a maddi manevi destek verenler uyuyabildiyse, o zaman böylesi vicdan sahibi olmak insanlıksa, ben o insanlıktan olmayı istemem işin doğrusu" dedi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı'nda düzenlenen "Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesinde Din Görevlilerinin Katkısının Sağlanması İşbirliği Protokolü" törenine katıldı. Tören öncesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile birlikte gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bekir Bozdağ, Suriye'de kimyasal silah kullanan Esad yönetimine sert sözlerle tepki gösterdi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, kendilerinin bir tek kadın ölmesin diye bu azmi ve kararlılığı gösterdiklerini belirterek, "Biz küresel ahlakın, küresel hakkın temsilcisiyiz" dedi. "Bu sesin büyümesi ve devleşmesi gerekiyor" diyen Bakan Şahin, "5 ülkeden bizim büyük olduğumuzu göstermemiz gerekiyor" şeklinde konuştu. Bakan Şahin, dünyada nerede mazlum varsa onun hakkını korumak için çalıştıklarını söyleyerek, "Ben şuna büyük bir iman ederek söylüyorum ki, masumiyet büyük bir zaferdir. Ve kötülük kaybedecektir" diye konuştu. Şahin, "Dünya devlerinin rahatsız olduğu politikamazla, dünya halklarının vicdanı olmaya devam edeceğiz" dedi.

Bakan Fatma Şahin, bir gazetecinin "Ölmüş çocukları görünce duygulandınız mı?" şeklindeki sorusuna ise "Sabah, gazeteyi elime aldığım zaman elim ayağım titredi. Ağlasam, bağırsam, sussam, sessiz kalsam, hiçbir cümlenin, hiçbir kelimenin anlamı kalmadığı fotoğraflar" şeklinde konuştu.

"BEN AKŞAM UYUYAMADIM"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise, binlerce çocuğun hayatını kaybettiği görüntüler için "O görüntüleri görüp de ondan etkilenmemek, bundan rahatsız olmamak, bu görüntülerin olduğu dünyada yaşarken bunlara mani olamamanın utancını yaşamamak mümkün değil. İnsan olan herkes ama herkes bu görüntüler nedeniyle insanlığından utanır" yorumunu yaptı.

Kendisinin gece uyuyamadığını söyleyen Bozdağ, "Ben bugün uyuyamadım. Dün olaylara vakıf olduğum andan itibaren benim huzurum kaçtı ve sorumlu bir kişi olarak , 'insan olarak böylesi bir vahşet karşısında ne yapabiliriz' sorularını hep değerlendirdik. Ama ben akşam uyuyamadım, uyuyanlar varsa onlar insanlığını mutlaka sorgulaması lazımm. İnsanlığında bir eksiklik var demektir. Esad kafasını koyup yatağına eğer uyuyabildiyse, Esad'a maddi manevi destek verenler uyuyabildiyse, o zaman böylesi vicdan sahibi olmak insanlıksa, ben o insanlıktan olmayı istemem işin doğrusu" diye konuştu.

Bekir Bozdağ, Birleşmiş Milletler'in Suriye'de bulunduğu sırada kimyasal silah kullanılmasını da değerlendirdi. "BM bir takım hesaplar yapacağına BM'nin uzman heyeti orada, hemen dünden izin verilmesi gerekirdi" diyen Bozdağ, kimyasal silah kullanıldığı iddialarının henüz araştırılmadığını söyledi. Bozdağ, "Bu konunun incelenmesi lazım daha incelenmesine izin verilmedi" diyerek, "Şuanda bunun yapılması gereken bu olayın incelenmesidir" dedi.

İNSANIN KANINI DONDURAN GÖRÜNTÜLER, İNSANI İNSANLIĞINDAN UTANDIRAN GÖRÜNTÜLER"

Suriye'de Beşar Esad yönetiminin kimyasal silah kullanmasını sert bir dille eleştiren Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, katliama geniş yer vermeyen Hürriyet Gazetesi'ne açık dille tepki gösterdi. Bozdağ, Hürriyet Gazetesi için "Size kim baskı yaptı? Esad yönetiminden mi bir baskı var, yoksa 'Tuncay Güney haberini getirin' diye başkaları tarafından bir baskı mı var? Bunu lütfen açıklasınlar" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı'nda düzenlenen "Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesinde Din Görevlilerinin Katkısının Sağlanması İşbirliği Protokolü" öncesinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Suriye'de Beşar Esad yönetiminin kimyasal silah kullanmasını değerlendiren Bekir Bozdağ, "Görüntüleri görünce ne söyleyeceğimi şaşırdım doğrusu. İnsanın kanını donduran görüntüler, insanı insanlığından utandıran görüntüler. Vicdan sahibi hiç kimsenin onaylamayacağı, kulağını kapamayacağı bir manzarayla karşı karşıyayız" dedi.

Suriye'de kimyasal silah kullanıldığına dair iddiaların ötesinde somut gerçeklikler bulunduğunu kaydeden Bozdağ, "Maalesef dün akşam bir araya gelen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri, omuzlarına yüklenen sorumluluğun gereğini yerine getirmemişlerdir" diye konuştu.

HÜRRİYET GAZETESİ'NE TEPKİ

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Suriye'de kimsayal silah kullanılmasına yer vermeyen bazı Türk basın kuruluşlarına da tepki gösterdi. İsim vererek bir bu tavrı eleştireceğini söyleyen Bozdağ, Hürriyet Gazetesi'nin bugünkü manşetinde Suriye'deki katliamın yer almadığını, Tuncay Güney'e ait bir röportajın yer aldığını belirterek, "Hürriyet Gazetesi'ne baktığınızda manşetinde bambaşka bir olay var" dedi.

"Suriye'de yaşanan bu insanlık katliamına karşı tek bir satırı görme imkanınız yok" diyen Bozdağ, "Allah aşkına hangi vicdan, hangi anlayış Türkiye'nin en önemli gazetelerinden bir tanesi, daha başka gazetelerde var; hangi vicdan bu haberi görmezden gelme talimatı verdi? Hangi anlayış böyle bir haberi görmez? Hangi gazeteci habercilik adına böyle bir haberi getirmez?" diye sordu. Bekir Bozdağ şöyle konuştu:

"Ben buradan Hürriyet Gazetesi'nin yetkililerine ve diğer gazetelerin yetkililerine de soruyorum. Köşelerine, haberlerine, sayfalarına bu en büyük vahşeti, en büyük insanlık suçunu almayan ve gazetelerinde yer vermeyenler ; size kim baskı yaptı? Esad yönetiminden mi bir baskı var, yoksa 'Tuncay Güney haberini getirin' diye başkaları tarafından bir baskı var? Bunu lütfen açıklasınlar, böyle bir gazetecilik olabilir mi?"

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika
title