Haberler

Başbakan Yardımcısı Akdağ'dan Dünyaya "Kimyasal Silah" Eleştirisi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Yardımcısı Akdağ'dan dünyaya "kimyasal silah" eleştirisi Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ: "AFAD'da, KBRN kongresinde, bütün dünyaya ve özellikle BM'de söz hakkı birinci derecede elinde olan 5 ülkeye sesleniyorum;

Başbakan Yardımcısı Akdağ'dan dünyaya "kimyasal silah" eleştirisi

Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ:

"AFAD'da, KBRN kongresinde, bütün dünyaya ve özellikle BM'de söz hakkı birinci derecede elinde olan 5 ülkeye sesleniyorum; bu zulmü ister Suriye'de, ister nerede olursa olsun durdurun"

"Madem karar verme gücü bu 5 ülkenin elindeyse, bu 5 ülke KBRN konusunda da samimi olmalı ve gereğini yapmalı"

"Suriye'de 2013 yılında insanlık dışı bir kimyasal silah saldırısı oldu. Çok yakın bir zamanda, 4 Nisan 2017'de Suriye'de İdlib'in Han ve Şeyhun kasabasında kimyasal saldırı yaşandı. Türkiye olarak bunu biz tespit ettik"

ANKARA - Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Suriye'de kimyasal silahın kullanıldığına dikkat çekerek, "AFAD'da, KBRN kongresinde, bütün dünyaya ve özellikle BM'de söz hakkı birinci derecede elinde olan 5 ülkeye sesleniyorum; bu zulmü ister Suriye'de, ister nerede olursa olsun durdurun" dedi.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı öncülüğünde, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer kelime grubunun kısaltılması olan KBRN alanında yurtiçi ve yurtdışından ilgili kamu ve özel sektör temsilcilerinin bir araya getirilmesini ve bilgi paylaşımı için platform oluşturmasını amaçlayan "1. Uluslararası KBRN Kongresi 2017" programı düzenlendi. AFAD'daki programa katılan Başbakan Yardımcısı Akdağ, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer maddelerinin tehlike oluşturduğu bir dönemde bulunduğumuzu belirterek, bu tehlikenin azalmayıp her geçen gün arttığını söyledi. Bu hususta Birleşmiş Milletler'in ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nün çabalarına rağmen bu problemin küçülmeyip büyüdüğünü aktaran Akdağ, "KBRN ile ilgilenen taraflar daha ziyade bir KBRN saldırısı olduğunda yada KBRN ile ilgili bir kaza meydana geldiğinde nelerin yapılabileceğini konuşuyorlar. Bilim dünyası daha çok buna yoğunlaşmış durumda. Belki bu kongrede de daha çok buna yoğunlaşacaksınız. Halbuki meselenin koruyucu tarafından ziyade buna odaklanılması gerektiğine inanıyorum" diye konuştu.

"Zulmü yapanın zulmü yanına kar kaldı"

Akdağ, Suriye'de 2013 yılında insanlık dışı bir kimyasal silah saldırısı olduğunu anımsatarak, "Çok yakın bir zamanda, 2017 yılında maalesef bu saldırı bir kere daha tekrarlandı. 4 Nisan 2017'de Suriye'de İdlib'in Han ve Şeyhun kasabasında kimyasal saldırı yaşandı. Türkiye olarak bunu biz tespit ettik. Oradan kaçan insanlar bize geldi. 80'den fazla kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı. Türkiye'ye sığınan Suriyelilerden aldığımız bilgilerle, aldığımız tıbbi örneklerle bunu net olarak tespit ettik. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'ne de ilettik. Sonra ne oldu? Hani bu ABD'nin kırmızı çizgisiydi? Hiçbir şey olmadı. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü bu meseleyi tabi olarak BM Güvenlik Konseyi'ne iletti ve zulmü yapanın zulmü yanına kar kaldı. Özellikle araştırmalar konusunda bahsettiğimiz örgüt daha cesur nasıl davranabilir? Buna benzer olayların üstüne nasıl gerektiği gibi gidilebilinir? BM sadece konuşmayıp da nasıl yaptırım uygular? Bu toplantı da bunlar da konuşulmalı. Yapanın yanında kar kalan dünyada bizler ne kadar konuşsak, ne kadar tedbir alsak neticede büyük faciaları önleyemeyiz" şeklinde konuştu.

"Bunlar insanlık suçudur"

AFAD'ın koordinasyonunda Türkiye'deki KBRN ile ilgili çalışmaların güçlenerek devam ettiğini vurgulayan Akdağ, bir taraftan KBRN ile müdahale edecek ekiplerin uygun eğitilmesi ve donanıma sahip edilmesi, bir taraftan da vatandaşı korkutmadan farkındalığın arttırılması konusunda çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Kongrede elde edilen bildirimlerin Türkiye'nin bu husustaki çalışmalarına destek olacağına inandığını aktaran Akdağ, "Suriye'deki savaş durumu ve oradaki zulüm söz konusu edildiğinde konunun sadece kullanılan kimyasal silahlar olmadığı açık. Evet, kimyasal silahlar son derece zararlı ve kullanılması yasak silahlar. Masum insanların üzerine konveksiyonel şekilde bomba atılıyor. Bu, kabul edilebilir mi? Masum insanların üzerine hiçbir silahla saldırılmaması lazım. Bunlar insanlık suçudur. Suriye'de yüz binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarca insan başka ülkelere sığındılar. Bunları kör ve sağır olan ülkelere sizin anlatmanız lazım. Silahın her türlüsünün savaşmayan insanların üzerine yöneltilmesinin insanlık suçu olduğu bu kongrenin bildirilerinde yer almalı" ifadelerini kullandı.

BM'nin söz sahibi 5 ülkesine seslendi

Akdağ, dünyanın düzeninin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yanlış kurulduğunu vurguladı. Bütün gücün 5 ülkenin elinde olduğunu belirten Akdağ, "Madem karar verme gücü bu 5 ülkenin elindeyse, bu 5 ülke KBRN konusunda da samimi olmalı ve gereğini yapmalı. Bunlar söylenip de neticesinde hiçbir şeyin olmaması bu zalimliği yapanın cesaretlenmesine neden oluyor. AFAD'da KBRN kongresinde bütün dünyaya ve özellikle BM'de söz hakkı birinci derecede elinde olan 5 ülkeye sesleniyorum; bu zulmü ister Suriye'de, ister nerede olursa olsun durdurun. Bir ülke kimyasal silah üretiyorsa, insanlara bu hususta kimyasal veya biyolojik silahlarla zarar verecek bir takım çalışmalar yapıyorsa, bugünkü istihbarat ortamında bunun bilinmemesinin de mümkün olmadığına inanıyorum" dedi.

"Nükleer silahların süratle ortadan kaldırılması gerekiyor"

İkinci Dünya Savaşı'nda kullanılan nükleer silahların çok sayıda insanın canına mal olduğunun altını çizen Akdağ, şunları söyledi:

"Ellerinde çok sayıda, bütün insanlığı yok edebilecek kadar nükleer silah bulunan ülkeler, başka ülkelerin nükleer silah bulundurmasının çok tehlikeli olduğunu söylüyor. Doğrudur, nükleer silahı kim bulundurursa bulundursun bu tehlikeli. Dünyada nükleer silahların süratle ortadan kaldırılması gerekiyor. Bir takım planlamalar yapıp, zamanı belirsiz geleceğe atıfta bulunarak değil gerçek anlamda samimi planlamak yaparak nükleer silahların bu güzel dünyamızdan uzaklaştırılması gerekiyor. Türkiye'de AFAD gerek kendi kurumlarımız arasındaki koordinasyonu sağlamak, gerekse de dünyada bu hususta çalışan kurumlarla işbirliği yapmak üzere kurulmuş, kuruluştur. Acil durumlar ve afetle ilgili AFAD'ın kurulmasının sebebi bütün ülke ile ilgili planlamak yapması, bütün paydaşların katıldığı bu planlamak sonunda gerekli koordinasyonun sağlanmasıdır. 2013'den itibaren elbette bizlerde bu tehdidi gördüğümüz için kıyafet, dedektör kapasitemizi çok büyük ölçüde arttırdık, arttırmaya da devam edeceğiz. Sınırlarımızda uzaktan kimyasal algılama cihazlarımız var. Bunlarla 5 kilometre uzaklığa kadar tehdit izlemesi yapabiliyoruz. Yine sınırlarımızda KBRN tehditlerine karşı ekiplerimiz tam donanımlı halde bekliyorlar."

AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ise AFAD olarak her ne kadar devlet kurumu olsalar da insana çok yakinen dokunan deprem, doğal afet, insan kurtarma gibi zor şartlarda vatandaşların yanında olduklarını kaydetti. Bu kapsamda KBRN tehdit ve tehditlerine karşı Türkiye'de yapılacak bütün işbirliklerinde AFAD'ın bu konudaki ilgili koordinasyonu sağlamakla vazifelendirildiğini belirten Güllüoğlu, diğer kurumlarla birlikte hem hazırlık kapasitesini hem de güvenlik kapasitesini arttırmak ve bu konuda önlem almak için çalışmalar yaptıklarını söyledi.

"Halepçe'de kimyasal silah mağdurları hastanesine ne yazık ki şahitlik ettik"

Güllüoğlu, KBRN konusunun belkide binlerce yıllık tarihi olduğunu ifade ederek, "Zehirli otlardan tutun, mantarlardan elde edilen zehirlere kadar kimyasal biyolojik ajanlar daha çok kullanılırken, artık son yüz yılda ise nükleer ve radyasyon içerikli tehditlerde dünyada artarak kullanılıyor. İkinci Dünya Savaşı'nı belki bitiren iki atom bombasından tutun, yakın coğrafyamızda yaşanan en sonki Halepçe katliamı buna örnektir. Halepçe'de kimyasal silah mağdurları hastanesine ne yazık ki şahitlik ettik. Yine çok yakın dönemde Suriye'deki kimyasal silah saldırılarını hepimiz hatırlarız. Bir taraftan evet, savaş ve silahlı çatışma koşullarında devam eden KBRN vakaları varken, belki de giderek artan miktarda endüstriyel kazaları da dikkat çekmek istediğimiz alan. Artık kimyasalların kullanımı git gide artıyor. Bu kullanımın artmasına yönelik olarak da kazaların da riski artıyor. Bunlara karşı da hazırlıklı olmak için yapılması gereken çalışmalar var. KBRN alanında birçok kurumun tecrübesi var. Bugün, yarın ve Perşembe günü burada yapacağımız toplantıda AFAD olarak biz bu bilgi birikimini önemsiyoruz" diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Akdağ'dan Dünyaya
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Şahıs, kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

22 ilimizde eğitime kar engeli

22 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title