Arınç: "Hiçbir zaman ayrımcılık yapmadık"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Biz hiçbir zaman ayrımcılık yapmadık. Hanım kardeşlerimizi başı açık ya da kapalı olduğundan dolayı birini alkışlayıp diğerini alkışlamamazlık yapmadık. Herkes kendi kararını verir. Herkesin kararına saygı duymamız lazım" dedi.

Arınç, Mihraplı Abdulkadir Can Anadolu İmam Hatip Lisesinin açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'de bir zihniyet değişiminin olduğunu, yasakların ve ayrımcılıkların kalktığını söyledi.

"Allah'a hamdetmemiz lazım" diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biraz evvel milletvekillerimizden Canan Candemir Çelik hanımefendi bir konuşma yaptı. Bu bana çok şey hatırlattı. Artık 31 Ekim'den bu yana Türkiye Büyük Millet Meclisinde başörtülü bayan milletvekillerimiz var. Bu çok büyük bir zenginliktir. Çok büyük bir başarıdır. Bir zamanlar partilerin kapatıldığı, bir zamanlar darbe hazırlıkları yapıldığı, bir zamanlar başörtüsünü savunmanın en büyük suç olarak kabul edildiği bir Türkiye'den geliyoruz. Daha 14 yıl evvel meclise başörtüsüyle yemin etmeye gelen bir hanımefendiye hangi muamelenin reva görüldüğünü hepimiz biliyoruz. Ama hamdolsun, şimdi artık bütün partilerin de en azından ses çıkarmayarak, karşı durmayarak kabul ettiği bir gerçek var ki, kadınları başı örtülü, başı açık olarak ayırmak doğru değildir. Seçilen milletvekillerinin kendi iradesiyle başlarını örtüp meclise gelmelerinde de bir sakınca yoktur. Allah'a hamdetmemiz lazım. Türkiye'de bir zihniyet değişimi oluyor, Türkiye'de yasaklar kalkıyor. Ayrımcılıklar kalkıyor. Ve bugün biz kardeş olduğumuzu, bu ülkenin birinci sınıf bir yurttaşı olduğumuzu, aramızda hiçbir ayrımcılık bulunmaması gerektiğini daha yakından görüyoruz. İşte o güzel örneklerden birisi de değerli milletvekilimiz Canan Candemir Çelik'tir. Burada yaptığı konuşma da çok önemlidir. Türkiye Büyük Millet Meclisine girerken başının örtüsünü bir şeref madalyası olarak taşıması da çok önemlidir. Kendisini tebrik ediyorum."

- "Hiçbir zaman ayrımcılık yapmadık"

Arınç, hiçbir zaman ayrımcılık yapmadıklarını vurgulayarak, "Değerli kardeşlerim, biz hiçbir zaman ayrımcılık yapmadık. Hanım kardeşlerimizi başı açık ya da kapalı olduğundan dolayı birini alkışlayıp diğerini alkışlamamazlık yapmadık. Herkes kendi kararını verir. Herkesin kararına saygı duymamız lazım" diye konuştu.

Kendisinin 4 siyasi partisi kapatılmış bir milletvekili olduğunu dile getiren Arınç, her kapatma davasında birinci olmasa bile ikinci sıradaki sanık olduğunu hatırlattı. Arınç, tek suçunun başörtüsünü savunmak olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Allah'a hamdederim, başkalarının suçu, başka şeylerdi ama bizim suçumuz başörtüsünü savunmaktı. Affedilmez bir suçtu. Şimdi yeni bir Türkiye var. Bu yeni Türkiye hamdolsun herkesin inancını rahatlıkla yaşayabileceği bir Türkiye oldu. Bunun için çok mutluyum. İkincisi İmam Hatip meselesi, Türkiye'nin meselesiydi. Halkımız son kuruşuna kadar okulları kendisi yaptırıyordu. İçindeki öğretmeni devlet veriyordu. Herkesin okumaya imkanları da yoktu. Fakir fukara elindeki küçücük sermayesini bile bu memlekete İmam Hatip lazım, çocuklarımız inançlarını da bilsinler, hiç olmazsa Kur'an-ı Kerim'i okusunlar. Hiç olmazsa ahlak nedir, Peygamber nedir tanısınlar. Ondan sonra en iyi matematiği onunla birlikte en iyi fiziği, geometriyi de bilsinler. İyi bir doktor olsunlar, mühendis olsunlar. İmam Hatip Liselerinin uzun bir süre önü kapatıldı. Hatta 'İmam Hatipler kapatılsın' diye başka meslek liselerini bile gözden çıkardılar. İrtica yuvası olarak gördüler. Buradan yetişen insanları bir tehlike olarak gördüler. Kendi inancına, kendi insanına düşman bir zihniyeti tasavvur etmek mümkün değil."

- "Geçmişin baskıcı laiklik anlayışı gitti''

Türkiye'nin böyle acı günler yaşadığını anlatan Arınç, şunları kaydetti:

"Şimdi görüyorum ki İmam Hatip Liselerine büyük bir istek var, arzu var. En güzel okullar yapılıyor. Güzel bir söz bilirim, şair diyor ki, bir şeyi Allah takdir etti mi onu kul kuvvetiyle yere seremezsiniz. Bir ışık ki onu Allah yaktı. Onu üfleyerek söndüremezsiniz. Başörtüsü de öyledir, İmam Hatip Liseleri de böyledir. Yıllarca baskı kurar, zulüm edersiniz, yok sayarsınız. Ama o birgün ben varım diye ortaya çıkar. Hiç onu engellemek, önlemek mümkün değildir. Allah buyruğunun tarihle randevusu, vakti geldiği zaman onun önüne geçecek kimseyi bulamazsınız. Bugün o günlerden birisidir. Allah'a hamdolsun. Türkiye'de gerçek laiklik odur ki, herkesin din ve vicdan özgürlüğü olacaktır. Herkes inancını rahatlıkla yaşayabilecektir. Hiçbir engel önüne geçmeyecektir. Gerçek vatanseverlik demokratlık, ancak böyle bir anlayışla mümkün olabilir. Geçmişin baskıcı laiklik anlayışı gitti, şimdi artık inançlara saygılı inançlara özgürlük isteyen kılık kıyafete karışmayan önüne öğrenci ve öğretmen seçeneği koyan bir hükümet var, yeni bir Türkiye var."

Arınç, daha sonra Kestel Anadolu İmam Hatip Lisesinin açılış törenine de katıldı.