AP'nin Türkiye Kararı
Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eş Başkanı, AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, "AP'nin dünkü oylamayla aldığı kararın ülkemiz ve milletimiz nezdinde hiçbir kıymeti yoktur ve bu karar yok hükmündedir.
Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eş Başkanı, AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, "AP'nin dünkü oylamayla aldığı kararın ülkemiz ve milletimiz nezdinde hiçbir kıymeti yoktur ve bu karar yok hükmündedir." dedi.
Çonkar, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, AP'nin, Türkiye ile müzakere sürecini geçici olarak dondurulmasını tavsiye eden kararına tepki gösterdi.
AP, AB kurumları, AB üyesi bazı ülkeler ve yöneticilerin, eskiden olduğu gibi Türkiye'yi istedikleri gibi yönlendirmek, çeşitli bahanelerle iç siyasete müdahale etme alışkanlıklarını devam ettirme yönündeki tutumlarını değiştirmediklerini söyleyen Çonkar, "Kusura bakmasınlar, bugün ne Türkiye'yi yönetenler ne de milletimiz onların dayatmalarına boyun eğecek, dayatmalarına teslim olacak bir anlayışta değildir. Tavsiyemiz, bu psikolojide olanların bir an önce bundan kurtulmaları, Türkiye'nin egemenliğine saygı duymayı öğrenmeleridir." dedi.
Çonkar, terör ile mücadeleye destek olunması bir yana, Türkiye'nin terörle mücadelesinden rahatsız olunmasını anlamanın mümkün olmadığını belirterek, "Bugün AP, akla ziyan bir şekilde terör örgütlerinin hamisi ve sözcüsü gibi hareket etmeye ısrarla devam etmekte, bu anlamda hem milletçe bizlerin nezdinde hem de kendi kamuoyları nezdindeki inandırıcılık ve ciddiyet sorununu daha da derinleştirmektedir." diye konuştu.
FETÖ darbe girişimiyle ilgili AB ve Avrupa siyasetçilerinin tepkilerinin çok geç ve cılız kalmasının, kendileri adına hazin bir durum olduğuna değinen Çonkar, "Kanlı 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası, ülkemizi korumak, darbenin izlerini silmek, deşifre olan hainleri cezalandırmak, terör örgütleriyle daha etkin mücadele edebilmek üzere anayasal sınırlar içerisinde, bireylerin temel hak ve özgürlükleri gözetilerek yürütülen 21 Temmuz tarihli OHAL kararı ve terör örgütleriyle yürütülen etkin mücadele bahane edilerek müzakere sürecinin dondurulmasına yönelik görüş ve kararıyla AP yine hakikati ıskalamış ve kuruluş felsefesini oluşturduğunu değerlerle çelişmiş, bu değerleri bir kez daha ayaklar altına almıştır." ifadesini kullandı.
-"Milletimizle birlikte hareket ediyoruz"
"Dünkü oylamayla alınan kararın ülkemiz ve milletimiz nezdinde hiçbir kıymeti yoktur ve bu karar yok hükmündedir." diyen Çonkar, şöyle devam etti:
"Karma Parlamento Komisyonu'nun Avrupa Parlamentosunca ucuz siyasi hesapları için kullanılan, Türkiye'yi sıkıştırmaya yönelik faaliyetlere yönelik bir platform olarak kullanılmasına Türk Kanadı olarak müsaade etmedik, etmeyeceğiz.
Avrupa Parlamentosu, ikili ilişkilerde Türkiye gibi dürüst, samimi ve ilkeli hareket etmelidir. Türkiye'ye karşı pozisyonunu net olarak ortaya koyabilme cesaretini gösterebilmelidir. Türkiye olarak uzun süredir, AB'nin Türkiye ilişkilerinde dürüst ve net olması gerektiğini, aslı olmayan, kendilerinin dahi inanmadığı sudan bahanelerle, vize muafiyetinde de olduğu gibi, Türkiye'yi oyalamamaları gerektiği, bundan böyle de söylem ve eylemlerinin tarafımızdan gerektiği gibi muamele göreceğini bilmelerini bu vesileyle ifade etmiş oluyoruz.
AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'dan kurtulup, sonrasında ülkemizi ve milletimizi istismar etmeye devam etme hayalinden de bir an önce kurtulmaları AB'nin kendi menfaatinedir. AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'la bu millet arasındaki bağı hala anlayamamış bir hareket tarzı içindeler. Bizler milletimizle birlikte hareket ediyoruz. Sadece milletimizin kanaatinin bizlere yol gösterdiğini, milletimizden farklı düşünmediğimizi bilmeleri yararlı olacaktır."
-"AB çok büyük yanılgı içerisinde"
Çonkar, bu çerçevede, Avrupa Birliği konusunun da milletle karar verilecek bir konu olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Bazı AB ülkelerinin, PKK, FETÖ, DHKPC gibi terör örgütlerine müzahir olmamaları gerektiğini, terör örgütleri üzerinden Türkiye'nin iç işlerine müdahale sevdasından vazgeçmeleri gerektiğini, Türkiye'nin güven ve istikrarının en az Türkiye kadar Avrupa için de önemli olduğunu, maşa olarak kullandıkları terör örgütlerinin eylemlerini yarın kendilerine doğrultmayacağından emin olmamaları gerektiğini, terör örgütü mensubu gibi çalışan siyasetçilerin tutuklanmasını bahane ederek yürüttükleri kara propagandaların kendilerine katkı sağlamayacağını da hatırlatmak istiyorum.
Avrupa Birliği ve bazı üye ülkeler kendi iç sorunlarını Türkiye karşıtlığı gibi, İslam karşıtlığı gibi tavırlar ortaya koyarak, başkalarını tehdit ederek çözebileceklerini sanıyorlarsa bilsinler ki bu konuda da AB çok büyük bir yanılgı içerisindedirler."