Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

AK Parti'nin Siirt Mitingi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Genel Başkan ve Başbakan Erdoğan: (3) "BDP ne diyor?

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "BDP ne diyor? 'Biz Kürt'lerin partisiyiz'. Böyle saçmalık olur mu ya. Niye 'Kürt'lerin partisiyiz' diyorsun da 'Türkiye'nin partisiyiz' demiyorsun? Ama biz ne diyoruz? Biz 77 milyonun partisiyiz" dedi.

Erdoğan, partisinin Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitinginde yaptığı konuşmada, AK Parti iktidarı döneminde Siirt'e yapılan yatırımlara dikkati çekerek, şehrin 50 yıllık su meselesini çözdüklerini, 2040 yılına kadar olan içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşıladıklarını anımsattı.

Siirt il merkezi, Kurtalan ve Tillo ilçeleriyle Kayabağlar, Atabağı ve Gökçebağ beldelerine memba kalitesinde su temin ettiklerine dikkati çeken Erdoğan, "Bu proje için 148 trilyon harcadık. Bunu belediyenin kendisinin yapması gerekirdi. Belediye bunu yapmadı ama dedik ki biz Siirt'i, Siirt'li kardeşlerimizi susuz bırakamayız. Çünkü siz benim vatandaşımsınız, ayrım yapamayız. Onun için bunu hallettik" diye konuştu.

BDP'li belediyenin, "Bizim dönemimizde su kesintisi olmadı" dediğini kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Suyu getiren, yatırımı yapan biziz. Sana ne oluyor ya? Bunu senin yapman gerekiyordu, yapmadın. Bunu biz yaptık ya. Bunu AK Parti iktidarı yaptı. Eğer ispat edebiliyorsan, 'biz BDP olarak Siirt'e içme suyu getirmek için şu kadar para harcadık' bunu çık bütçenden göster ben aksini söyleyeceğim. Diyeceğim ki 'gidin oyları BDP'ye verin'. Ama bunu AK Parti iktidarının getirdiğini ben ispatlarsam benim BDP'ye gönül veren kardeşlerim AK Parti ile beraber yürüyecek mi acaba?"

Siirt'e enerji alanında yapılan yatırımlara da işaret eden Erdoğan, bu yatırımlarla şehrin enerjide merkez il konumuna yükseldiğini belirtti.

"Bizi 30 Mart'ta yalnız bırakmayacaksınız değil mi? Bütün ilçeleriyle beraber gümbür gümbür yola çıktığımız gün gibi olacağız değil mi?" diye soran Erdoğan, Siirt'e 11 yılda 3 katrilyon 100 trilyon yatırım yaptıklarını bildirdi.

Erdoğan, ulaşım, haberleşme, eğitim, aile ve sosyal politikalar, toplu konut, sağlık alanlarında şehre yatırımlar yaptıklarını, 289 tablet bilgisayarı Siirt'te öğrencilerle buluşturduklarını, Türkiye genelinde 163 bin tablet bilgisayar dağıttıklarını söyledi.

Siirt'te her yıl 36 bin öğrenciye anneleri aracılığıyla eğitim yardımı yaptıklarını anlatan Erdoğan, alandakilerin tezahüratı üzerine, "Biz sadece Allah'ın huzurunda rükuda eğiliriz. Asla insanlar karşısında değil" dedi.

-"Biz dertliyiz"

Başbakan Erdoğan, imam hatiplere bile kızların baş örtülü sokulmadığını, bu okulların orta kısmının kapatıldığını kaydederek, "Kim yaptı bunları? CHP'nin yavrusu DSP, bu zihniyet. Aynı zaten farkları yok" diye konuştu.

İmam hatipli nesil üniversitelere giremesin diye "katsayı" getirildiğini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu  zulmü kim kaldırdı? Biz kaldırdık. Niye? Biz dertliyiz. Benim 4 çocuğumun dördü de imam hatip mezunu. Benim kızlarım bu çileyi çok çekti. Okulların kapısından çok döndü. Türkiye'de üniversite okuyamadılar, onun için yurt dışına gittiler. Öz yurdunda garipsin öz vatanında parya dediler. Gittiler orada başörtülü okudular, burada okuyamadılar. Şimdi üniversitede benim kızlarım başörtüsüyle okuyabiliyor mu? Sıkıntı var mı? İmam hatiplerde sıkıntı var mı? Hatta hatta düz liselerde bile hamdolsun yavaş yavaş bu başladı. Siirt'e geçen gelişimde meslek lisesi ziyareti yaptım, baktım gayet iyi. Bununla da kalmadık, devlet dairelerinde de artık başörtülü olarak çalışabiliyor mu benim vatandaşım? Neydi bu zulüm ya? Başı açık, başı örtülü, böyle bir zulüm olabilir mi ya. Onun için ne diyoruz biz, zalimler için yaşasın cehennem diyoruz. Bu zulümleri kimler yaptıysa o zalimler bunun karşılığını cehennemde bulacaklar. Onun için yaşasın cehennem, zalimler için. Katsayı diye bir zulüm çıkardılar. İmam hatip mezunu musun, meslek lisesi mezunu musun? Yok, katsayı. Ayağına bağlıyor taşı, girebilirsen gir. Niye? İşte sokuyorsun üniversite imtihanına kim daha fazla puan alırsa arzu ettiği yere girsin bırak. Yok. Engellediler. Şimdi o da kalktı mı? İstediğin üniversiteye gireceksin değil mi? Şimdi sizden biz de başarı, gayret bekliyoruz. Bu başarıyı gösterin, tamam mı kızlar?

Başbakan Erdoğan, şehre üniversite açtıklarını, Yaşayan Dil Enstitüsü'nde Kürtçe üzerine de akademik çalışmalar yapıldığını anımsatarak, üniversitede 7 bine yakın gencin okuduğunu, bununla Siirt'in gencinin il dışına çıkmasının bir ölçüde engellendiğini, diğer taraftan da Siirt'e gençlerin geldiğini söyledi.

"Dolayısıyla normalleşme bu. Ayrımcılık ortadan kalkıyor. Biz ne dedik? Rabia. Burada ne var? Türk'üyle Kürt'üyle Arap'ıyla Zaza'sıyla Roman'ıyla Gürcü'süyle Abhaza'sıyla velhasıl tek millet" diyen Erdoğan, ayrımcılık olmayacağını, bir, iri, diri, hep birlikte Türkiye olacaklarını belirtti.

-"Normalleşme budur"

Aynı zamanda "tek bayrak" dediklerini ifade eden Erdoğan, "Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır, hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız şehitlerimizin simgesidir" dedi.

Mithat Cemal Kuntay'ın "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır" dizelerini okuyan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Onun için ne diyoruz? Tek vatan. Ama 780 bin kilometrekarede tek vatan. Batı'da ne varsa Doğu'da da Güneydoğu'da da o olacak. Kuzey'de ne varsa Güney'de o olacak. Marmara, Ege, şu bu ayrım yok. 780 bin kilometrekareyle tek vatan. Geliyorum dördüncüsüne, tek devlet. Devlet içinde paralel devlet yok. Kim ki böyle bir şeye tevessül ederse karşısında bizi bulur. Her şeyimizle karşılarındayız. Çünkü biz devletimizi böldürmeyiz. Bu yola tevessül edenlere fırsat vermeyiz. Onun için birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin teminatı sizsiniz siz. 30 Mart bu bakımdan çok önemli. Siirt, Kürt'üyle Arap'ıyla ben sizi bir görmek istiyorum. Ben Siirt'te Kürt kardeşimi Kürt olduğu için sevmiyorum. Arap kardeşimi de Arap olduğu için sevmiyorum. Türk'ü Türk olduğu için sevmiyorum. Beni yaratan Allah onları yarattığı için seviyorum. Anlatabiliyor muyum? İşte bizim birliğimiz, beraberliğimiz burada. Bizi yaratan Allah ne diyor? Sizi kabileler halinde yarattık. Birbirinizle iyi anlaşasınız, tanışasınız diye. Kimse 'ben Türk'üm, dolayısıyla Kürt'ten üstünüm' diyemez. 'Ben Kürt'üm Türk'ten üstünüm' diyemez. 'Ben Kürt'üm Arap'tan üstünüm' diyemez, 'ben Arap'ım Türk'ten Kürt'ten üstünüm' diyemez. Çünkü ne Arap'ın beyaza, ne beyazın Arap'a üstünlüğü yoktur bizim dinimizde. Biz bu yolda böyle yürüyeceğiz. Normalleşme budur. Bir, beraber, iri, kardeş olan Türkiye budur. Bunu sizlerle beraber yapacağız."

30 Mart'ın aynı zamanda bunların oylanması olacağını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"BDP ne diyor? 'Biz Kürt'lerin partisiyiz'. Böyle saçmalık olur mu ya. Niye 'Kürt'lerin partisiyiz' diyorsun da 'Türkiye'nin partisiyiz' demiyorsun? Ama biz ne diyoruz? Biz 77 milyonun partisiyiz" . Biz hepsinin hizmetkarıyız. Biz bu millete efendi olmaya gelmedik, hizmetkar olmaya geldik. Şu anda benim partimde 60 kadar Kürt milletvekili var. Benim şu anda kabinemde 5 tane Kürt bakanım var. Ne oldu, ayrım mayrım yok, hepsi var. 'Ben Kürt'lerin temsilcisiyim' diyen partide durum ne, verdikleri hizmet ne? Şöyle belediyelerin onlarda olduğu yerlere bakın, hizmet namına bir şey bulamazsınız. İşte Siirt ortada, şuradaki mevcut hizmetler hep bizim dönemimizde yapılmış hizmetler. İnanın son 5 senede yapılmış bir şey yok."

- Ankara

Kaynak: AA / Politika
title