AK Parti'li Bostancı: Karşı Tarafa Verilen Her Oy Türkiye'nin Geleceği Bakımından Problemlidir
AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, "Benim kanaatim, karşı tarafa verilen her oy Türkiye'nin geleceği bakımından problemlidir diye düşünüyorum.
Ak Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, "Benim kanaatim, karşı tarafa verilen her oy Türkiye'nin geleceği bakımından problemlidir diye düşünüyorum. Vatandaşların takdiridir elbette çok çeşitli nedenlerle oy verebilirler ama bütün vatandaşlar bizim için saygıdeğerdir. Kime oy verirlerse versinler" dedi.
Bolu'ya gelen AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, Yukarı Çarşı bölgesindeki esnafları ziyaret etti. Ziyaretlerinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Bostancı, Millet İttifakı'nı eleştirerek, CHP'nin ideolojik ve politik iddialarını yitirdiğini ileri sürerek, "Sadece AK Parti husumeti çerçevesinde bir siyasi kimlikle yoluna devam etmeye çalışan bir parti görüyoruz. Bu söylediğim aynı zamanda kendi içinde de CHP'li olan insanlar tarafından eleştiriliyor. O ideolojik boşluk o CHP'nin geleneksel kimliğinden uzaklaşmış olma hali ve Türkiye'ye yönelik bir politik programa sahip olmama eleştiriliyor" dedi.
Bostancı, İYİ Parti'nin de siyasi skaladaki yerinin kafa karıştırıcı olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Diğer tarafta İYİ Parti var. İYİ Parti malum bir siyasi tepki üzerine teşekkül etmiş dolayısı ile siyasi skalada yerinin ne olduğu konusunda hayli kafa karıştırıcı, kimi zaman merkez sağ diyen kimi zaman milliyetçilik yarışına kalkan kimi zaman da HDP'ye mesafeli duran vurmaya çalışan ama alttan alta da göz kırpan. Benim siyaset bilimi hocası olarak anlamakta zorlandığım çok kişilikli bir tavır sergilemekte."
'HDP İDEOLOJİK KİMLİĞİ EN NET OLAN PARTİ'
HDP'nin ideolojik kimliğinin net olduğunu ve milletin HDP'nin amacını bildiğini aktaran Bostancı, "Bir de HDP var. Aslında ideolojik kimliği en net olan parti o. Milletimiz HDP'nin ne yapmak istediğini gayet iyi biliyor. Aslında CHP de iyi biliyor, İYİ Parti de iyi biliyor. Ama mevcut şartlarda AK Parti'ye, Cumhur İttifakı'na karşı bir pozisyon oluşturmak ve tabiri caizse olumsuzlukta ortak olmak için orada güç birliği yapmak için HDP'de sıkıştığı siyasi pozisyondan çıkabilmek için bu birbirlerine benzemeyenler bir araya geldiler. El altından ortaklık yapmaya üst tarafta ise bu ortaklığa bakarak bunların beraberce davrandığı bir yere oy verilmez diyebilecek insanları ürkütmemek için de çok ortalıkta görünmemeye çabalayan bir seyir izliyorlar. Bu da çok anlaşılır değil. İttifak yapıyorsanız çıkarsınız açık bir şekilde biz beraberiz dersiniz, ortağız dersiniz. Bakın HDP Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de başka büyük metropollerde aday göstermiyor. Bu da bizim gizli ortağımız dersiniz. Böyle bir açıklama yapar ve bu çerçevede güç birliğinizi teyit edersiniz. Ama böyle bir şey de görmüyoruz. HDP'nin Eş Başkanı açıklama yapıyor. Doğu'da biz kazanacağız diyor. O Doğu demiyor tabi. Daha çok etnik kimlik üzerinden bir tanımlama yapıyor. Onların kafasının etnik kimlik konusunda da nasıl çalıştığını biliyoruz. Esasen Türkiye'de Kürtlerin düşmanı doğrudan doğruya HDP'nin tabanda politikalarını yürüten insanlardır. Onlar da o siyasi atmosfer içerisinde Kürtlere yönelik en fazla husumeti ve düşmanlığı yapan çevre olarak çalışmaktadırlar. Kendilerine oy veren Kürtler iyi Kürtlerdir. Kürt olmanız yetmiyor. Eğer onlara oy vermiyorsanız hainsinizdir, düşmansınızdır, ötekisinizdir. Onlara da düşmanlık ederler. HDP kendisine oy verenleri Kürt sayıyor, kendisine oy vermeyenleri Kürt saymıyor. Mesele Kürt'lük de değil. Mesele belli bir ideoloji istikametinde kendisine oy verenler. O çerçevesinde ayrı bir siyasi tasavvuru var. 'Doğu'da Kürdistan'da biz kazanacağız' diyor. Türkiye'de Kürtlerin olması ile Kürdistan diye bir bölgenin olması birbirinden farklı. Türkiye'de Kürtler var. Türkiye'de Kürtler her yerde bulunabilirler. Ayrıca Kürtleri belli bir bölgeye kolonilize etme fikri de sakat bir düşünce. Türkiye'de bütün insanlar her yere gidebilir ve yaşayabilirler. Batı'da da diyor 'AK Parti ve MHP'ye kaybettireceğiz.' Nasıl yapacak bunu adayı da yok. O zaman kime kazandıracak. Terazinin bir kefesini kaybettirmek istiyorsan oylarını nereye atacaksın CHP ve İYİ Parti'nin sepetine atmak istiyorlar. Ama bunu söylemekten de imtina ediyorlar. Biraz da dilleri varmıyor galiba. Ama seçmeni böyle bu işlere çok aklı ermeyen ürkecek olanları ürkütmemek, diğer aklı basanlara da biz beraberiz mesajı vermek gibi tuhaf bir iş bu halkın idraki karşısında çalışmaz. O bakımdan aslında en net ifadeyi de gizli bir şekilde onlar söylemiş oluyorlar. Biz hep beraberiz diyorlar" dedi.
'KARŞI TARAFA VERİLEN HER OY TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ BAKIMINDAN PROBLEMLİDİR'
Cumhur İttifakı dışında verilen oyların Türkiye'nin geleceği bakımından problemli olduğunu belirten Bostancı konuşmasını şöyle sonlandırdı:
"Bir de Saadet Partisi var. Onların derdi de çok farklı. Şimdi bu ortaklıktan memleket, millet adına ortak kaderimiz adına Türkiye'nin geleceği adına insanların huzur, selameti, refahı adına Türkiye'nin yaşadığı şu süreçte yaşadığı bir takım meydan okumalar meselesinde bir ortak programı biraz önce de söyledik bekleyemeyiz. Çünkü öyle bir programları olmaz. O yüzden benim kanaatim karşı tarafa verilen her oy Türkiye'nin geleceği bakımından problemlidir diye düşünüyorum. Vatandaşların takdiridir elbette çok çeşitli nedenlerle oy verebilirler ama bütün vatandaşlar bizim için saygıdeğerdir. Kime oy verirlerse versinler."
- Bolu