Adalet Bakanı Tunç, İspanya'da

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İspanya'da düzenlenen OECD Adalete Erişim 10. Küresel Yuvarlak Masa Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Yargı süreçlerini daha verimli ve öngörülebilir hale getirmek amacıyla bilişim altyapımızı yapay zeka tabanlı sistemlerle güçlendiriyoruz" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İspanya'da düzenlenen OECD Adalete Erişim 10. Küresel Yuvarlak Masa Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Yargı süreçlerini daha verimli ve öngörülebilir hale getirmek amacıyla bilişim altyapımızı yapay zeka tabanlı sistemlerle güçlendiriyoruz" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Adalete Erişim 10. Küresel Yuvarlak Masa Toplantısı'na katılmak üzere İspanya'nın başkenti Madrid'de geldi. Bakan Tunç, OECD Adalete Erişim 10. Küresel Yuvarlak Masa Toplantısı'nda katılımcılara hitap etti, Bakan Tunç konuşmasında, "Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı olarak bu anlamlı toplantıda yer almaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Başta OECD yetkilileri ve ev sahibi İspanya Adalet Bakanlığı'na teşekkür ediyor, toplantımızın adalete eşit erişim konusunda küresel ölçekte bir dayanışma ve ortak akıl zemini oluşturmasını diliyorum" dedi.

Gürcistan'da düşen Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) ait C-130 tipi askeri kargo uçağı kazasına değinen Tunç, "Öncelikle, dün Azerbaycan'dan ülkemize gelmek üzere havalanan askeri kargo uçağımızın Gürcistan-Azerbaycan sınırında düşmesinin derin üzüntüsünü yaşadığımızı ifade etmek istiyorum. Bu elim olayda şehit olan kahraman askerlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabır ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum" dedi.

"Adalet, insan onurunun en güçlü teminatıdır"

Bakan Tunç, "Kurucu üyesi olduğumuz OECD'nin, adalete erişimin güçlendirilmesi yönünde yaptığı çalışmaları ve bu konuda hazırlanan raporları yakından takip ediyor, sergilediği kararlı çabaları büyük bir takdirle izliyoruz. Bu çalışmaların, adaletin küresel ölçekte daha erişilebilir olmasına yönelik hedeflere katkı sağlamasını temenni ediyorum. Adalet, insan onurunun en güçlü teminatıdır. Adalete erişim hakkı ise, insan onurunun korunmasını mümkün kılan temel unsurlardan biridir. Türkiye olarak adalete erişimi güçlendirmeyi, demokratik hukuk devletimizin öncelikli hedeflerinden biri ve adil yargılanma hakkının güvencesi olarak görüyoruz" dedi.

"Şiddet mağduru kadınların ve çocukların adli süreçlerde yıpranmamaları için kapsamlı bir destek sistemi kurduk"

Türkiye'de ocak ayında 4'üncüsü açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi'ne değinen Bakan Tunç, "Bu anlayışla, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından 23 Ocak 2025 tarihinde 4'üncüsü açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgemizdeki 5 temel amaçtan birini Adalete Erişimin Kolaylaştırılması için yapılacak faaliyetler oluşturmaktadır. Adalete erişimi sağlamaya yönelik Türkiye uygulamalarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu noktada, Adalet hizmet binalarımızın fiziki kapasitesini, adalete erişimi önceleyen ve çevreye karşı duyarlı, yaşlı, engelli, kadın ve çocuk dostu bir yaklaşımla inşa ediyoruz. Bu fiziki dönüşümün yanında, insanı merkeze alan mağdur odaklı adalet anlayışını daha da güçlendiriyoruz. Şiddet mağduru kadınların ve çocukların adli süreçlerde yıpranmamaları için kapsamlı bir destek sistemi kurduk. Adalet Bakanlığı bünyesinde oluşturduğumuz Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri, adliyelerimizde hizmet vermekte ve mağdurlara psikososyal destek, rehberlik ve hukuki danışmanlık sağlamaktadır. Ayrıca, mağdurların faillerle yüz yüze gelmeden güvenli bir ortamda ifade verebilmelerini temin etmek amacıyla, adliyelerimizde Adli Görüşme Odalarını oluşturduk. Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair mahkeme kararlarının icrası da yine Adalet Bakanlığımız tarafından oluşturulan Çocuk Görüşme Odalarında sağlanmaktadır. Bu birimlerimizde kadınlar ve çocuklar, uzman desteği eşliğinde, koruyucu bir ortamda ifadelerini verebilmekte; böylece yaşadıkları süreç bir travmaya değil, güven duygusuna dönüşmektedir" dedi.

"Amacımız, çocuklarımızın yargısal süreçlerden olumsuz etkilenmeden, adaletin koruyucu şemsiyesi altında kendilerini güvende hissetmelerini sağlamaktır"

Bir diğer önemli adımın ise Çocuk Adalet Merkezleri olduğunu ifade eden Bakan Tunç, "Bir diğer önemli adımımız ise, çocukların üstün yararını merkeze alarak faaliyet gösteren Çocuk Adalet Merkezleridir. Bu merkezlerde, uzmanlaşmış Cumhuriyet savcıları, psikologlar, pedagoglar ve sosyal çalışmacılar görev yapmaktadır. Buna ek olarak, suç mağduru çocuklarımızın adli süreçlerde ikincil örselenmesini önlemek amacıyla, bütün adli, tıbbi ve psikososyal işlemlerin tek seferde yapılmasına imkan verecek koşulların sağlandığı, çocuk dostu bir ortam olan Çocuk İzlem Merkezlerini kurduk. Amacımız, çocuklarımızın yargısal süreçlerden olumsuz etkilenmeden, adaletin koruyucu şemsiyesi altında kendilerini güvende hissetmelerini sağlamaktır" dedi.

"Cinsel saldırı mağdurları ve şiddet gören kadınlara ücretsiz avukat desteği sağlıyoruz"

Söz konusu faaliyetlerin daha kurumsal bir şekilde yapılabilmesi amacıyla Adalet Bakanlığı bünyesinde müstakil bir birim olarak Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığı kurulduğunu aktaran Bakan Tunç, "Adalete erişimin en önemli dayanaklarından biri, adli yardımdır. Bu kapsamda; müdafi seçebilecek durumda olmayan her şüpheli ve sanığa, talebi halinde ücretsiz avukat görevlendirilmesini sağlıyoruz. Müdafii bulunmayan çocuklar, kendisini savunamayacak derecede engelli olanlar ya da alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçla yargılananlara istemi aranmaksızın avukat görevlendiriliyor. Cinsel saldırı mağdurları ve şiddet gören kadınlara ücretsiz avukat desteği sağlıyoruz. Ayrıca, maddi imkanı yetersiz olan vatandaşlarımız; hukuk davalarında, icra takiplerinde ve arabuluculuk süreçlerinde de adli yardımdan yararlanabiliyorlar. Biz adaletin gücünün, en güçsüzün bile ona erişebildiği, hakkını arayabildiği bir sistemi kurabilmekten geldiğine inanıyoruz" dedi.

"Türkiye 2000'li yıllardan itibaren son derece gelişmiş bir yargı bilişim sistemi olan Ulusal Yargı Ağı Projesi- UYAP sistemini hayata geçirmiştir"

Adalete erişimin günümüzdeki en önemli boyutlarından birinin de dijitalleşme olduğuna dikkat çeken Bakan Tunç, "Türkiye 2000'li yıllardan itibaren son derece gelişmiş bir yargı bilişim sistemi olan Ulusal Yargı Ağı Projesi- UYAP sistemini hayata geçirmiştir. 24'ü uluslararası olmak üzere 48 ödüle layık görülen UYAP sistemiyle tüm adli birimler birbirine dijital ortamda entegre edilmiştir. Sistem, yargı organlarının ihtiyaç duyduğu 60 kurumla 200 farklı entegrasyona sahiptir. 25 milyon kullanıcısı olan ve günlük ortalama 50 bin kişi tarafından ziyaret edilen UYAP sistemi sayesinde, davalar dijital ortamda açılabilmekte, bütün süreçler dava taraflarınca uzaktan erişimle takip edilebilmekte ve belge gönderilebilmektedir. Makul sürede yargılanma hakkını güçlendiren bu sistemin sağladığı en büyük avantajlar hız, şeffaflık ve erişilebilirliktir. UYAP'a entegre Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) sayesinde ceza muhakemesi süreçlerinde uzaktan ifade verilebilmektedir. Yine hukuk davalarında avukatların bulundukları yerden duruşmalara katılabilmeleri için Elektronik Duruşma sistemi hayata geçirilmiştir" dedi.

"Kağıt tasarrufu nedeniyle de milyonarca ağacı kesilmekten kurtardık"

Bir diğer uygulamanın ise Elektronik Tebligat olduğunu aktaran Bakan Tunç, "Bu uygulama, yargılama süreçlerinde hem hızı hem de maliyet tasarrufunu beraberinde getirmiştir. Hem de tebligat usulsüzlüklerini asgariye indirmiştir. Kağıt tasarrufu nedeniyle de milyonarca ağacı kesilmekten kurtardık. Tüm bu çalışmalarla adalet hizmetlerine erişim kolaylaştırılmakta, adli süreçler hızlandırılmaktadır" dedi.

"Yargı süreçlerini yapay zeka tabanlı sistemlerle güçlendiriyoruz"

Yargıda dijital altyapının güçlendirilmesinin aynı zamanda adalet hizmetlerinde yapay zeka temelli uygulamaların da zeminini oluşturduğuna dikkat çeken Bakan Tunç, "OECD'nin geçtiğimiz günlerde açıkladığı 'Yapay Zeka ile Yönetişim' raporu, kamu yönetiminde yapay zeka kullanımına dair önemli bir yol haritası sunmaktadır. Raporda da belirtildiği gibi, adalet sistemlerindeki artan iş yükü, yapay zekanın destekleyici çözümler olarak benimsenmesini hızlandırmaktadır. Yargı süreçlerini daha verimli ve öngörülebilir hale getirmek amacıyla bilişim altyapımızı yapay zeka tabanlı sistemlerle güçlendiriyoruz" dedi.

"Gazze, insanlığın vicdan terazisidir"

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına değinen Bakan Tunç, "Bizler bu salonda dijitalleşmenin sunduğu fırsatları, adalete erişimin imkanlarını konuşurken; Filistin'de, Gazze'de; başta yaşam hakkı olmak üzere temel haklar ve tüm insani değerler ayaklar altına alınmış, insanlık onurunu derinden sarsan bir trajedi yaşanmıştır. Gazze, insanlığın vicdan terazisidir. 70 bin civarında masum insanın, kadınların, çocukların hatta kuvözdeki bebeklerin dahi acımasızca öldürüldüğü Gazze, bugün dünyanın suskun kaldığı bir adalet sınavıdır. Gazze'de uluslararası savaş hukukunun temeli kabul edilen sözleşmeler açıkça ihlal edilmiştir. Bu ihlaller yapılan ateşkese rağmen devam etmektedir. İsrail, uluslararası nitelikteki insani yardımların düzenli şekilde ve yeterli miktarda Filistin halkına ulaşmasına engel olmaktadır" dedi.

Bakan Tunç, "Gazze'de yaşanan katliamlar, uluslararası kurumları etkisiz kılmakta, hukukun işlevsiz kaldığını gözler önüne sermekte, bu durum uluslararası hukuka olan güveni de sarsmaktadır. Gazze'de adaletin geciktiği her geçen gün, insanlık can çekişmekte, uluslararası toplumun vicdanı zulmün ağır yükü altında ezilmektedir. Uluslararası toplum, bu vahşete karşı ortak bir irade ortaya koymalı, hukukun, hakkaniyetin ve insan onurunun gereğini yerine getirmelidir" dedi.

Türkiye'nin her koşulda insan haklarını, barışı ve adaleti savunmaya devam edeceğini ve Filistin halkının haklı mücadelesinin yanlarında olmayı sürdüreceğini vurgulayan Bakan Tunç, "Bu anlamda ev sahibi İspanya'nın ve burada temsilcileri bulunan pek çok ülkenin konuyla ilgili cesur adımlarını da şükranla karşıladığımızı ayrıca ifade etmek istiyorum" dedi.

"Türkiye olarak, OECD'nin adalete erişimin güçlendirilmesi hususunda yaptığı çalışmalara her türlü katkıyı vermeye hazırız"

Bakan Tunç, "Yürüttüğümüz tüm çalışmalar, adalete makul sürede erişime hizmet etmektedir. Adalet sistemlerinin, arzu edilen şekilde işlemesi ve toplumda güveni inşa edebilmesi ancak bu şekilde mümkündür. Türkiye olarak, OECD'nin adalete erişimin güçlendirilmesi hususunda yaptığı çalışmalara her türlü katkıyı vermeye hazırız. Bu oturumda ortaya konan görüş, deneyim ve öneriler, adalete eşit erişim konusundaki küresel çabaların önemini bir kez daha göstermiştir. Toplantıya yapılan her katkı, aynı zamanda daha adil bir dünyanın inşası yönündeki ortak irademizi de güçlendirmiştir" dedi.

İstanbul daveti

OECD'nin bir sonraki toplantısını İstanbul'da gerçekleştirilmesi önerisini sunan Bakan Tunç, "Bu vesileyle, sizleri bir sonraki küresel toplantımızı İstanbul'da gerçekleştirmeye davet etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. İstanbul, tarih boyunca farklı kültürlerin, inançların ve düşüncelerin buluşma noktası olmuş; adaletin, diyaloğun ve hoşgörünün simgesi haline gelmiştir. İnanıyorum ki, İstanbul'da bir araya geldiğimizde bugün başlattığımız bu değerli tartışmaları daha ileriye taşıyacağız. Yine adalete eşit erişimi güçlendirmek için somut adımlar atacak ve dayanışmamızı daha da pekiştireceğiz. Katkılarınız, iş birliğiniz ve ortak çabalarınız için hepinize içtenlikle teşekkür ediyorum" dedi. - MADRİD

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika
title