2025 yılı bütçe görüşmelerinde son gün
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, "Emeklimize ve asgari ücretlimize verilecek zammın insan onuruna yakışır olması elzemdir.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, "Emeklimize ve asgari ücretlimize verilecek zammın insan onuruna yakışır olması elzemdir. Bizim asil milletimiz her zaman devletimize sahip çıkmıştır." dedi.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, TBMM Genel Kurulunda 2025 yılı bütçe görüşmelerinin son gününde Saadet Partisi Grubu adına söz aldı.
Özdağ, "TBMM'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile rutin noterlik faaliyeti yapan bir kuruma dönüştürüldüğünü" söyledi. Bütçelerin siyasi metinler olduğunu dile getiren Özdağ, "Bütçeler, politik tercihlerdir. Bütçeler, kabul edildiği takdirde bu, hükümetlerin ibrası anlamına gelir. Bütçelerin yönetilebilir, tahmin edilebilir olmasının en önemli şartının samimi ve dürüst bir zihniyetten sadır olması gerektiğini sadece ben söylemiyorum, bu sözleri defalarca iktidar partisi kanadından da duymuştuk." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle Meclisten bütçe yapma hakkının alındığını anlatan Özdağ, bütçenin bir noktasını bile değiştiremediklerini belirtti.
Bütçenin nasıl ve kimlere harcanacağını bilmediklerini öne süren Özdağ, "Çünkü denetlenemeyen bir yapıyla karşı karşıyayız ve bu bütçenin nereye, ne şekilde harcandığını da asla öğrenemeyeceğiz. Bize, 'Hindistan standartlarında yaşayın ama İsviçre'de yaşıyormuş gibi fatura ödeyin' deniliyor." ifadelerini kullandı.
Kanun Hükmünde Kararnamelerle kamudan ihraç edilenlerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini anlatan Özdağ, beraat edenlerin ve hakkında soruşturma olmayanların kamuda tekrar işe girmesini istedi.
Özdağ, "Bu bir zam, vergi, faiz bütçesidir." diyerek, bütçeye "ret" oyu vereceklerini bildirdi.
"Ülke ekonomisinin durağan bir sürece girdiğini gösteriyor"
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya ise bütçe ve kesin hesap için ayrı komisyonlar kurulması gerektiğini belirtti.
Sayıştayın denetim raporlarının Plan ve Bütçe Komisyonunda yeteri kadar görüşülemediğini söyleyen Kaya, "Böylece, Hükümete bu milletin kuruşunu teslim ederken bunların bu paraları ne şekilde harcadığını burada millet adına daha sağlıklı bir şekilde değerlendirme imkanı olur." dedi.
Türkiye ekonomisinin dünya ekonomileriyle değerlendirilmesi gerektiğini anlatan Kaya, "Dünya büyürken siz yerinizde sayıyorsanız ülke ekonomisini iyi bir noktaya getirdiğiniz söylenemez. En büyük ilk 20 ekonomi arasında 17 ile 21 arası gidip geliyorsunuz 20 senedir. Türkiye ekonomisini hiçbir yere getirmediniz, 17 ile 21 arasında sallanıp duruyorsunuz." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de orta gelir düzeyinde vatandaş kalmadığını ileri süren Kaya, "Gelirin, büyümenin, refahın adil bir şekilde bölüşülemediği bir Türkiye'den bahsediyoruz. 2024'ün büyüme rakamlarına bakıldığında, son üç çeyrekte bir önceki çeyreğe göre büyüme rakamları düşen bir Türkiye var. Bu resesyon, yani ülke ekonomisinin durağan bir sürece girdiği bir Türkiye'yi tarif ediyor." ifadelerini kullandı.
Kaya, 1 milyona kadar olan çiftçi kredilerinin faizlerinin silinmesi ve 5 milyona kadar olanların da 2 yıl süreyle sübvanse edilmesini isteyerek, "Yoksa hayvancılıkta, tarımda bizi yurt dışına bağımlı bir hale getireceksiniz." şeklinde konuştu.
"Bu büyüme bir kanser büyümesidir"
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, bütçenin bir devletin ruhunu yansıttığını söyledi. Bütçeye bakıldığında devletin kudretinin görüleceğini anlatan Şahin,"Evlatlarına sunduğu imkanları, emeklisine sağladığı standartları görürüsünüz. Sanayicisini, KOBİ'sini, esnafını, memurunu, işçisini, köylüsünü görürsünüz ya da göremezsiniz. Ama biz bu bütçeye baktığımızda maalesef kalıcı hale gelen bir yoksulluk görüyoruz. İstidam, yatırım göremiyoruz bu bütçede. Faiz borcu, bütçe açığı, devletimizin borçlanmasını, milletimizin fakirleşmesini görüyoruz." dedi.
Şahin, makro ekonomik verilere bakıldığında büyüyen bir Türkiye görüldüğünü kaydederek, şöyle konuştu:
"Madem bu kadar büyüyoruz o zaman benim emeklim neden 12 bin 500 lira maaşa mahkum edildi? Benim asgari ücretli vatandaşım neden kirasını ödeyemez hale geldi? Benim memurum neden maaşıyla bir ev alamaz hale geldi? Ekonomi büyüyor olabilir ama bu büyüme kimin refahını arttırıyor? Ekonomik büyümeyi anlamlı kılan sadece rakamlar değildir. Asıl büyüme tencerede pişen yemektir. Vatandaşın evladının cebine koyduğu harçlıktır. Gençlerimizin heybesine konulan umuttur. Çalışanın, emeklinin huzurudur. Bahsedilen bu büyüme ne yazık ki adil bir büyüme değildir. Üzülerek söylüyorum ki bu büyüme bir kanser büyümesidir."
Adil bir büyüme olması gerektiğinin altını çizen Şahin, şunları kaydetti:
"Emeklinize ve asgari ücretlimize verilecek zammın insan onuruna yakışır olması elzemdir. Bizim asil milletimiz her zaman devletimize sahip çıkmıştır. Devletimiz ne zaman dara düşse bu asil millet devletine elini uzatmıştır. Şimdi milletimiz, emeklimiz, asgari ücretlimiz zor durumda ve devletinden bu sefer elini uzatmasını bekliyor. Bu eli uzatmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
Şahin, Avrupa Birliği'ne tam üyelik sürecinin tamamlanması için karşılıklı eşitlik ilkesine dayalı, adil, şeffaf ve yapılandırılmış bir müzakere ortamının sağlanması gerektiğini belirterek, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ve vize serbestisine yönelik süreçlerin de hızlandırılması gerektiğini ifade etti.