2019 Yılı Bütçesi Genel Kurulda
MHP İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, "FETÖ'cü hakimlerin imzası bulunan kararlar, başka bir şeye gerek görmeden zorunlu olarak yargılanmanın yenilenmesi sebebi sayılmalıdır.
Mhp İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, "FETÖ'cü hakimlerin imzası bulunan kararlar, başka bir şeye gerek görmeden zorunlu olarak yargılanmanın yenilenmesi sebebi sayılmalıdır. Bu kararlarla ilgili zorunlu yeniden yargılama yolu geciktirilmeden açılmalıdır. Bu konuyla ilgili yakında sunacağımız kanun teklifini tüm partilerin samimiyetle desteklemesini bekliyoruz." dedi.
Mhp milletvekilleri, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Sayıştayın yanı sıra Kamu Denetçiliği Kurumu, Hakimler ve Savcılar Kurulu, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Diyanet İşleri Başkanlığı, İletişim Başkanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığının 2019 yılı bütçeleri üzerinde TBMM Genel Kurulunda görüşlerini dile getirdi.
Mhp Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle, yönetimde istikrar, temsilde ise adaletin temin edildiği bir sisteme kavuşulduğunu, yeni sistemle güçlü yönetim, etkin Meclis için gereken şartların tesis edildiğini belirtti.
Yapılan yeni düzenlemelere ilişkin "Niye her düzenlemede cumhurbaşkanı yetkili, o bir siyasi partinin Genel Başkanı bu olur mu?" denildiğini anımsatan Kalaycı, "Önceden, 'Bakanlar Kurulu yetkili, Başbakan yetkili.' deniliyordu. Başbakanlar bir partinin genel başkanı, bakanlar bir partinin mensubu değil miydi? 'Bakanlar Kurulu yetkili, Başbakan yetkili' denilince oluyor da 'Cumhurbaşkanı yetkili' denilince neden olmuyor? Önyargılarının esaretine girmiş olanların gerçekleri kavramaktan ne kadar uzak oldukları açıktır. Demokrasiden bahsedenler öncelikle millet iradesine direnmeyi bırakmalıdır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin, Cumhuriyet tarihindeki en önemli yönetim reformu olduğuna işaret eden Kalaycı, yeni sistemin Türk milletinin tarihi misyonuna, devlet geleneğine uygun bir yönetim modeli olduğunu vurguladı.
TBMM İç tüzüğünün çeşitli maddelerinde birçok değişiklik yapıldığına dikkati çeken Kalaycı, "Mhp olarak, daha demokratik, hızlı, etkin, şeffaf, katılımcı ve kaliteli bir yasama sürecinin ortaya çıkarılmasını sağlayacak yeni bir iç tüzüğün hazırlanması gerektiğini değerlendiriyor, bu yönde katkı ve destek vermeye hazır olduğumuzu ifade ediyoruz." diye konuştu.
-"Yargılamalar yenilenmeli"
Mhp İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, FETÖ mensubu hakim ve savcıların imzası bulunan kararların yeniden değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Yargılanmanın yenilenmesi müessesinin mevcut biçimiyle durması halinde bu işin içinden çıkılmasının mümkün olmadığını kaydeden Yıldız, "Yargılanmanın yenilenmesinde, 311'inci maddeye geçici bir ek madde ekleyerek, FETÖ'cü hakimlerin imzası bulunan kararlar, başka birşeye gerek görmeden zorunlu olarak yargılanmanın yenilenmesi sebebi sayılmalıdır. Maddi hakikate ve adalete ulaşmak için bahsedilen kararlarla ilgili olarak zorunlu yeniden yargılama yolu geciktirilmeden açılmalı, bu konuyla ilgili yakında sunacağımız kanun teklifinin tüm partilerin samimiyetle desteklemesini bekliyoruz." diye konuştu.
Bu kararların ortadan kaldırılması için Mhp'nin "şartlı ceza indirimi" öngören yasa teklifini Meclis Başkanlığına sunduğunu ancak teklifin Adalet Komisyonunda beklediğini belirten Yıldız, teklife karşı çıkanların kanun teklifi ve gerekçesini okumadıklarını savundu.
Basında bazı yazarlarla, siyasilerin meseleyi çarpıttığını ifade eden Yıldız, CHP milletvekillerinin de teklife ilişkin kendilerine soru sorulduğunda "Dur bakalım AK Parti ne yapıyor, ona göre cevap vereceğiz." dediğini aktararak, "Sayın milletvekilleri, siz düşüncelerinizi, görüşlerinizi bir başka partiye göre mi yönlendirirsiniz ya da açıklarsınız?" diye sordu.
Genel Kurulda "af" tartışması
Bunun üzerine söz alan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, teklifle ilgili ilk "af" diyenin MHP olduğunu öne sürdü.
"Seçimden önce bir af vaadinde bulundular, seçimden sonra şartlı ceza indirimine çevirdiler." diyen Özel, cumhur ittifakının bu teklif ve andımızla ilgili karar sonrası bitme noktasına geldiğini savunarak, "Ne andımızda bir değişiklik var ne afta bir değişiklik var ama nereden geldiyse geldi, siyasi bir vahiy geldi, tekrar ittifak noktasına, aday göstermeme noktasına geldiniz." ifadelerini kullandı.
Özel'in bu sözlerine bazı MHP milletvekilleri tepki gösterdi ve CHP sıralarına yürümek istedi. TBMM Başkanvekili Levent Gök, milletvekillerinin yerine oturmasını isteyerek, "Böyle bir tablo söz konusu olamaz, grup başkanvekilleri, herhalde grupları adına cevap verecek ehliyettedirler." değerlendirmesinde bulundu.
Bunun üzerine söz alan MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül, partisinin teklifin ilk defa gündeme geliş şekli şartlı ceza indirimi olmasına rağmen, teklif başvurusu yapıldığı andan itibaren bunu "af" olarak lanse edilmesine itiraz ettiğini söyledi. Bülbül, "İttifakla alakalı mesele, görüşme süreçleri ve yerel yönetimlerle alakalı ittifakın yapılmasının zorluğuyla alakalıydı. Bu süreçte, fikir aykırılıkları ortaya çıkmış olabilir." şeklinde konuştu.
"Cumhur ittifakı, zorlama bir ittifak değildir"
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da "Telaş almış gidiyor, Cumhur İttifakının hakikaten gümbür gümbür netice almaya yöneldiğini görünce, o konuda ara açmaya yönelik beyhude çabaları görüyorum. Cumhur İttifakı, zorlama bir ittifak değil 15 Temmuz'da bütün milletin gönlünde oluşturduğu bir ittifaktır ve 15 Temmuz gecesi yaşanan bu ittifak, milletin hissiyatı, milletin talepleri, millet ve devlet kaynaşmasıyla güçlü ve büyük Türkiye öncülüğünde yeni bir dünya kurulmasına kadar inşallah ilanihaye devam edecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın." ifadelerini kulandı.
Daha sonra söz alan MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak da Kamu Denetçiliği Kurumunda eksiklikler bulunduğunu belirterek, "Kurumun idarenin işleyişiyle ilgili konularda resen harekete geçebileceğine dair bir yetkisi yoktur. Bu yetkinin kuruma verilmemiş olması kurumdan beklenen faydayı sağlayamaması açısından önemli bir eksikliktir. Verilen tavsiye kararları da mutlaka dikkate alınmalı, kararlara uyulup uyulmama konusunda idare içerisinde kimin karar vereceğine dair düzenlemelerin yapılması gerekmektedir." diye konuştu.