Haberler

2018 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulunda

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

MHP İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, "Cumhur ittifakı, halkın kahir ekseriyetinin temayülünü bir mıknatıs gibi kendisine çekebilecektir.

MHP İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, "Cumhur ittifakı, halkın kahir ekseriyetinin temayülünü bir mıknatıs gibi kendisine çekebilecektir. İttifak, güven ve umut vermekle kalmayacak güçler dengesinin teşekkülünü de açık bir şekilde ortaya koyacaktır." dedi.

Yalçın, 2018 Yılı Bütçesi'nin Genel Kuruldaki görüşmeleri sırasında, Cumhurbaşkanlığı Bütçesi üzerinde MHP Grubu adına söz aldı.

Türkiye'nin, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyulan günlerden geçtiğine işaret eden Yalçın, ayrılıkçı, yıkıcı ve bölücü faaliyetlere karşı halkın gösterdiği birliktelik ruhunun, tarihteki pek çok örneklerinin yanı sıra, en son hain darbe girişimi sonrasında kendini ortaya koyduğunu belirtti.

15 Temmuz darbe girişiminde ve sonrasında bir büyük milli mutabakatı ortaya çıkardığını, MHP'nin bu süreçteki tutumunu ülkedeki son gelişmeler ışığında değerlendirmek gerektiğini vurgulayan Yalçın, "MHP 2016 Ağustos'unda şekillenen milli mutabakat ruhunun peşinden durup dururken koşmamaktadır, peşine düşmemektedir. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, Türkiye'nin hükümet sisteminin sağlam bir hukuki ve anayasal zemine oturtulması için hükümete durup dururken teklifte bulunmamıştır. Gün birlik günüdür, dem dayanışma demidir. Topraklarımızın dışında, bilhassa okyanus ötesinde Türkiye'nin mahvı için kurulan fesat ve imha mahkemeleri ile bölgemizde taşeron terör örgütleri vasıtasıyla kurulan bölücü tezgahlar karşısında bütün siyasi partilerin ortak tavır ve duruş sergilemeleri esasen bir vatan borcudur." diye konuştu.

MHP'nin sık sık, milli mutabakatın, milli meseleler söz konusu olduğunda özellikle siyasi partiler arasında meşru ittifakların taşıdığına değinen Yalçın, "Bizim ittifaktan muradımız, ülkeye, emperyalist ülkeler ve onların taşeronları olan örgütlerle gizli veya açık bir itilaf siyaseti değil, tersine, milletle birlik ve bütünlük tesis etmektir." dedi.

-"Cumhur ittifakı"

MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin "cumhur ittifakı" olarak adlandırılan açıklamalarına ilişkin de Yalçın, şöyle devam etti:

"MHP cumhur ittifakını, cumhurbaşkanlığı hükumet sisteminden esinlenerek ve bu sisteme atfen düşünmüş olup Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de etkilemesini öngörmektedir. Bu nedenle, cumhur ittifakı, halkın kahir ekseriyetinin temayülünü bir mıknatıs gibi kendisine çekebilecektir. İttifak, güven ve umut vermekle kalmayacak güçler dengesinin teşekkülünü de açık bir şekilde ortaya koyacaktır. Anayasa değişikliği referandumunda yüzde 51 olan halk desteğinin, oyunun böyle bir ittifak sayesinde çok daha yüksek oranlara çıkması mümkün olacaktır."

"İlla bir şey yapacaksanız nitelikle uğraşın"

MHP Mersin Milletvekili Oktay Öztürk de yargı kurumlarının bütçelerine ilişkin konuşmasında, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının önemine işaret eden Yalçın, devletin temeli sayılan adaletin sağlanamamasının, devletin bekası açısından sıkıntılar yaratacağını, 15 Temmuz hain darbe girişiminin, yargı bağımsızlığının önemini, bu alanın hiç kimsenin ya da hiçbir yapının eline bırakılamayacağını ortaya koyduğunu bildirdi.

Hakim ve savcıların liyakatı ve bu alanda tecrübenin önemini vurgulayan Öztürk, hukuk eğitiminde eksikliklerin ve sorunların en kısa sürede giderilmesini beklediklerini kaydetti.

Çok sayıda hukuk fakültesinin bulunmasının eğitim kalitesinin yüksekliğini göstermediğini savunan Öztürk, "Devlet, vakıf ayrımı yapılmadan, Türkiye'de eğitim-öğretim yapan hukuk fakültelerinin bir çoğunun durumu içler acısıdır. Hukuk eğitiminde acilen köklü değişikliklerin yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu değişiklikler yapılmazsa, yargıda liyakatten bahsetmek kendimizi kandırmaktan öteye gitmeyecektir." diye konuştu.

Öztürk, yeni bir kanun hükmünde kararname ile yargıda bazı tasarruflarda bulunulacağına ilişkin bilgiler aldığını ifade ederek, bu durumu eleştirdi.

Yargının iktidarların rahatlıkla şekillendireceği alanlardan biri olmadığını anlatanÖztürk, "Hükümete tavsiyemiz, yargıda niceliklerle uğraşmak yerine niteliklerle uğraşırsanız bütün problemlerin kaynağına inmiş olursunuz. Yargıda eğer illa da bir şey yapacaksanız, sayılarla uğraşmayın, nitelikle uğraşın." dedi.

"Devletin kuruluş kodları herşeye yeter"

MHP İstanbul Milletvekili Celal Adan, MİT Müsteşarlığı ve MGK Genel Sekreterliği bütçeleri üzerindeki konuşmasında, devletin kuruluş kodlarıyla oynayarak onu yönetmeye çalışanların mutlaka birgün duvara toslamalarının kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

Devletin kuruluşundaki ana kodlarının onu, hiçbir şeye ihtiyaç olmaksızın yönetmeyi sağlayacak nitelikte olduğunu kaydeden Adan, bu kodlara sahip çıkan açıklamaları memnuniyetle karşıladıklarını anlattı.

Adan, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıma kararını da eleştirerek, bu kararın sadece Ortadoğu'yu değil, dünyayı ateş topuna çevirecek, tahrik dozu yüksek bir yaklaşım olduğunu vurguladı.

Kararı tehlikeli bir tezgahın son numarası olarak değerlendiren Adan, "Bu karar neresinden bakarsanız bakın, Türkiye'nin ve İslam dünyasının sinir uçlarına elektrik vermek demektir. Peş peşe sinir uçları tahrik edilen Türkiye sessiz kalmamış, bu konuda tavrını net bir şekilde koymuştur. Bu kapsamda İslam ülkeleri Türkiye'nin öncü, önemli, örnek girişimini ve güçlü iradesini dürüstçe sahiplenmeli, samimiyetle desteklemelidir. MHP olarak bu kararı ilk andan itibaren reddettik ve reddetmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

-"Din ve değerler eğitimi önemli"

MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy ise Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesine ilişkin konuşmasında başkanlığın FETÖ ve DEAŞ'a yönelik raporlarında önemli analizler bulunduğunu, ancak bu analizler yapılmasına rağmen gerekli tedbirlerin alınmamasının ise eksiklik olarak nitelendirilebileceğini bildirdi.

Türkiye'de yeni 15 Temmuz'ların yaşanmaması için Diyanet İşleri Başkanlığına önemli görevler düştüğüne işaret eden Ersoy, başkanlığın ilgili bakanlıklar ve kurumlarla iş birliği içinde çalışması gerektiğini aktardı.

Din ve değerler eğitiminin önemini de değinen Ersoy, bu alanda Diyanet İşleri Başkanlığının etkin çalışmalar yapmasını, "merdiven altı eğitimleri" önleyecek tedbirleri almasını istedi.

Dinin magazinleştirilmesinin, belirli semboller üzerinden tanımlanmasının önüne geçmek, bu alandaki bilgilendirme ve eğitimi gerçek uzmanlarına bırakmak gerektiğini anlatan Ersoy, "Dinin siyasallaşma alanından kurtarılarak, bireyin manevi yaşam alanı olduğunu tanımlayan bir anlayışla yola devam etmeliyiz." dedi.

Kaynak: AA / Politika
'Safları sıklaştırın' diyen Kılıçdaroğlu'na adliye önünde coşkulu karşılama

Adliye önünde istediği oldu

A Milli Takımımız, Uluslar Ligi play-off turunda Macaristan ile eşleşti

A Milli Takım'ın Uluslar Ligi play-off rakibi belli oldu

Yenidoğan Çetesi davasında 5. gün! Bebek katili örgütün liderinden ilk itiraf geldi

Bebek katili örgütün liderinden ilk itiraf geldi

Ordu Üniversitesi'ndeki sır fakülte! Ne öğrencisi ne de binası var

Üniversitedeki sır fakülte! Ne öğrencisi ne de binası var

title