2018 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, "Bürokratların bir dönemden suçlanması çok yanlış. Bir şeyler yapılacaksa, tasarı hazırlanacaksa, kanun değişikliği, strateji değişikliği siyasilerin sorumluluğundadır.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, "Bürokratların bir dönemden suçlanması çok yanlış. Bir şeyler yapılacaksa, tasarı hazırlanacaksa, kanun değişikliği, strateji değişikliği siyasilerin sorumluluğundadır. Genel müdür bir bürokrat olarak kendisine verilen yetki çerçevesinde kanunları uygulamak zorundadır." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2018 bütçesinin görüşmeleri devam ediyor.
CHP Ankara Milletvekili Kuşoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına geçen yıl Hazine'den 127 milyar lira transfer edilmesi nedeniyle bütçenin açık verdiğini ve Hazine'nin borçlandığını öne sürerek, Sayıştay tarafından en fazla eleştirilen kurumun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olduğunu belirtti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu'nun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürü olduğu dönemdeki açıklardan bahsettiğini anımsatan Kuşoğlu, bu dönemdeki açıklardan SGK Başkanı Selim Bağlı'nın sorumlu olup olmayacağını sordu.
Kuşoğlu, "Devlet memurları bürokratlar nelerden sorumludur, siyasiler nelerden sorumludur? Bir genel müdürü bir dönemden sorumlu tutarak onore etmişsiniz. O dönemki bakanları hatırlıyor musunuz? Bakan, başbakan, cumhurbaşkanı bilinmiyor, bunları hatırlamıyoruz ama sadece bir genel müdürü hatırlıyoruz." dedi.
Kuşoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde kendisinin de hesap uzmanı olarak kurumda çalıştığını anımsatarak, o dönem yaptıkları çalışmalara değindi.
CHP'li Kuşoğlu, "Bürokratların bir dönemden suçlanması çok yanlış. Bir şeyler yapılacaksa, tasarı hazırlanacaksa, kanun değişikliği, strateji değişikliği siyasilerin sorumluluğundadır. Genel müdür bir bürokrat olarak kendisine verilen yetki çerçevesinde kanunları uygulamak zorundadır." diye konuştu.
AK Parti iktidarı döneminde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılan norm ve standart birliği çalışmasının asıl mimarlarının Kılıçdaroğlu ve kendileri olduğunu anlatan Kuşoğlu, "Sayın Genel Başkanımın genel müdürlük yaptığı dönemde her türlü teftiş yapılmış ve hepsinden aklanarak çıkmışızdır. Türkiye'nin geleceğine ipotek koydurmayacak yasal ve idari olarak ne varsa yapalım, her türlü desteğe hazırız." ifadesini kullandı.
"Bakanlık 2 yıldır bütçe açığı veriyor"
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesinin son iki yılda açık verdiğini belirterek, bu açığa Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim alacaklarını tahsil edememesinin neden olduğunu kaydetti.
Emekli ve asgari ücretlilerin açlık sınırı altında yaşadığını, çalışma hayatıyla ilgili çözüm bekleyen sorunların hiçbirinin çözülemediği gibi birçok sorunun da çıkmaza girdiğini savunan Kalaycı, "Adalet ve Kalkınma Partisi 15 yıl önce iktidara geldiği zaman, yeni bir personel ve ücret rejimini hayata geçireceğini söylemişti ama bu alanlarda reform yapılmadı. Tam tersi personel ve ücret rejimi karma karışık, delik deşik hale geldi. Taşeron konusu bile yıllardır uğraştırıyor. Geleceğimiz açısından, kamu çalışanlarının ücret ve personel rejimine ilişkin reformlar bir an önce tamamlanmalı." değerlendirmesinde bulundu.
CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel de "Büyümenin kalitesi, büyümenin büyüklüğünden daha önemli bir kavramdır. İstihdam yaratmayan büyüme kavramıyla ekonominizi yönetiyorsanız bunun övünecek bir yanı yok. Yıllar itibariyle işsizlik oranları ile büyüme oranlarını karşılaştırdığımızda tabloyu net görüyoruz; büyümenin en yüksek olduğu dönemlerde işsizlik oranları da yüksek olmuş. Önemli olan büyümenin kalitesidir. Durum genç issizler olarak ortaya çıkıyorsa bu kalitesiz büyüme vahim bir durumdur." diye konuştu.
Türkiye'nin nüfus artışı ve dış göç dikkate alındığında her yıl 1 milyon 500 bin kişiye iş yaratmak zorunda olunduğunu ifade eden Temizel, bu soruna çözüm bulunması, üretim ve istihdama yönelik yatırımların bu sorunun çözümü olacağını vurguladı.
Temizel, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ulusal tasarruflara destek olup olmayacağının önemli bir konu olduğuna dikkati çekerek, sosyal güvenlik primlerinden zorunlu tasarruf yapılması gerektiğini, bunun büyümeye katkısı olacağını anlattı.
CHP'li Temizel, "Türkiye'de yabancı doğrudan yaptırımlar konusunda ciddi anlamda sıkıntı yaşanacak gibi görünüyor. İnşallah konjonktür değişir de biz bu durumdan çıkmak için zaman kazanırız." dedi.
Kadının iş ve aile yaşamına uyumlaştırılması
AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, engelli istihdamı konusunda Türkiye'nin büyük bir başarı gösterdiğini vurgulayarak, elde edilen başarıda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının gösterdiği hassasiyetin etkili olduğunu kaydetti.
Türkiye'de 2002 yılında 5 bin 777 engelli memurun istihdam edildiğini, bu sayının 15 yıllık AK Parti iktidarında 50 bini zorlayan bir rakama ulaştığını anlatan Keşir, kadının iş ve aile yaşamına uyumlaştırılması konusunun da AK Parti'nin önem verdiği diğer bir alan olduğunu belirtti.
Keşir, yarı zamanlı çalışma hakkı tanınmasıyla kadınların çalışma hayatında yer almasında artış görüldüğünü aktardı.
Çalışma ekonomisi ve sosyal politikaların iç içe geçen kümeler olduğuna işaret ederek, emeklilerin aktif yaşama katılımı konusunda da Türkiye'nin bir an önce hedefler ve politikalar koyması gerektiğini vurguladı.