2018 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda
AK Parti Balıkesir Milletvekili Kasım Bostan, "Şehir hastanelerini halkın hizmetine sunarak, AK Parti'den önce yaşanan sağlık çilesini sonlandırdık.
AK Parti Balıkesir Milletvekili Kasım Bostan, "Şehir hastanelerini halkın hizmetine sunarak, AK Parti'den önce yaşanan sağlık çilesini sonlandırdık. Herkes için ulaşılabilir, nitelikli, sürdürülebilir ve güçlü bir sağlık sistemi için projeler geliştirdik." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen Sağlık Bakanlığı ile bağlık kurum ve kuruluşların bütçeleri üzerinde milletvekilleri söz aldı.
AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, AK Parti hükümetleri döneminde sağlıkta zirveye çıkıldığını belirterek, eskiden hastaların senetlerle taburcu edildiğini, hastalardan bıçak parası alındığını anlattı. Aydemir, sağlıkta fırsat eşitliğini hayata geçirdiklerini ifade etti.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, şehir hastanelerindeki yüksek kira bedelleri nedeniyle gelecekte katılım paylarının artacağını öne sürerek, ağır maliyetlerin millete ödettirilmemesi gerektiğini söyledi.
CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer de sağlık sistemini "dışı cilalı içi virane" şeklinde tanımlayarak, "Sağlıkta Dönüşüm Programı"nın bürokrasinin artması ve sistemin yavaşlaması nedeniyle KHK ile değiştirildiğinin söylendiğini anlattı. Sağlık Bakanlığında kadro değişikliği olduğunu ifade eden Biçer, "Bu kadro değişikliğini, son zamanlarda giderek güçlendiği herkesin malumu olan Menzil tarikatını Bakanlıktan tahliye edip, başka bir tarikatın egemenliğine sokmak üzere yapılmış bir tarikatlar savaşı olarak görebilir miyiz?" diye sordu.
HDP Adıyaman Milletvekili Behçet Yıldırım da bir hastane çalışanının İran ve Irak sınırlarında dün akşam meydana gelen depremin ardından "Bırakın gebersinler" paylaşımında bulunduğunu anımsatarak, felaketin dili, dini ve ırkı olmadığını söyledi. Yıldırım, paylaşımı yapan kişinin sağlıkçı olmasına dikkati çekerek, bunun çok tehlikeli olduğunu belirtti.
AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı da AK Parti hükümetleri öncesinde "Önce yazıhaneye sonra muayeneye" denildiğini, bazılarının bunu unuttuğunu ancak milletin sağlıkta yapılanları takdir ettiğini söyledi. Açıkkapı, AK Parti'nin Türkiye'yi sağlıkta dünya çapında bir marka haline getirdiğini aktardı.
CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın da hastaların "müşteri" eczacıların ise "tahsildar" durumuna düştüğünü öne sürerek, hastalara fazla fark çıktığı için hastalarla eczacıların karşı karşıya kaldığını aktardı. Bu sorunun çözülmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, eczacılara meslek hakkı verilmesi, eczacılık fakültelerin sınırlandırılması ve ilaçta reklamın önlenmesini istedi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp ise şehir hastanelerinin yapılış sözleşmelerine ilişkin bilgi almak istediğini belirterek, sağlık alanına "ticari" değil insan odaklı bakış açısıyla yaklaşılması gerektiğini söyledi.
AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Tamer, 2002 öncesinde muayenehaneye gitmeden insanların ameliyat edilmediğini, hastaların koğuş gibi hastanelerde yattığını anlatarak, "O beğendiğimiz şehir hastaneleri, 5 yıldızlı otel konforundaki hastaneler Türk insanına, Türk hastasına gerektiği şekilde hizmet edecek." dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık da "AK Parti milletvekillerini dinleyince Türkiye'de mi başka bir yerde mi yaşadığını düşündüğünü" savunarak, "Öyle bir tablo çiziyorsunuz ki insanın hastalanası geliyor." ifadesini kullandı.
Eski sistemin doğru olmadığını ancak yeni sistemin daha da yanlış olduğunu öne süren Arık, "Bıçak parasını devlet eliyle yasal hale getirdiniz. Türkiye'ye getirdiğiniz sağlık sistemi bu. Paranız kadar ve paranızın yettiği yere kadar sağlık hizmeti alıyorsunuz. Paranız yoksa vay halinize. " şeklinde konuştu.
2002'de 2 milyon kişinin ameliyat edildiğini ancak 14 yılın sonunda bu sayının 15 milyona çıktığını kaydeden Arık, "Toplumun 5'te biri ameliyat olmuş. Ülkenin nüfusu 80 milyon, 112 milyon kişi acile başvurmuş. Yani neresinden tutsanız dökülüyor." açıklamasını yaptı.
AK Parti Balıkesir Milletvekili Kasım Bostan ise "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuyla sağlıkta değişim ve dönüşümü gerçekleştirdiklerinin altını çizerek, "Şehir hastanelerini, halkın hizmetine sunarak, AK Parti'den önce yaşanan sağlık çilesini sonlandırdık. Herkes için ulaşılabilir, nitelikli, sürdürülebilir ve güçlü bir sağlık sistemi için projeler geliştirdik. Gelişmiş ülkelerin 30 yılda ulaştığı hedeflere on yılda ulaştık." dedi.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, sağlık hizmetlerinin, üzerinden kar elde edilen bir nesneye dönüştüğünü savunarak, doktorların çok sayıda hasta bakmak zorunda kaldığını, muayene süresinin kısaldığını, ameliyatların hastanın ihtiyacına göre değil performans puanlarına göre yapıldığını, sağlık çalışanlarının ağır çalışma koşullarına maruz kaldığını öne sürdü.
Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'ın bir röportajında "Tam güne ihtiyacın kalmayabileceği" yönünde açıklama yaptığını aktaran Çakırözer, yasa çıkarılırken muhalefetin itirazlarına kulak verilmediğini savundu. Çakırözer, şehir hastanelerinin geleceği ipotek edeceğini öne sürdü.
"Kavcıoğlu'nun sözleri"
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, AK Parti Bayburt Milletvekili Şahap Kavcıoğlu'nun dünkü bütçe görüşmelerinde, "Bu bildiriye imza atan hiçbir akademisyene, siyasetçiye, gazeteciye hiçbir
ülkede yaşama hakkı bile vermezler; bırak hapishaneyi yaşama hakkı vermezler." dediğini anımsatarak, "Akademisyenleri açıkça hedef göstermiştir. Talihsiz bir açıklama olmuştur." ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine söz alan Kavcıoğlu, kastının bu olmadığını, ifadelerinin bazı gazetelerce çarpıtıldığını belirtti. Bu kişelerin Türkiye'de yaşamaları hakkında konuştuğunu anlatan Kavcıoğlu, "Dışarıya gidiyorlar ya o anlamda söylenmiş bir ifadedir. Yaşama hakkı derken, katledilmesi, öldürülmesi anlamında kastedilen bir şey değil. Biz kimsenin öldürülmesini kastetmeyiz." dedi.