2018 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel, "AB ile bizim aramızdaki en büyük uçurum, OHAL kararnameleriyle oluştu. Bu uçurum, kapatılamayacak bir noktaya doğru gitmesin. OHAL kararnameleriyle yapılanların bir kısmı bırakın AB'yi, bizim kendi anayasamıza aykırı." dedi.

Avrupa Birliği AB Bakanlığının 2018 yılı bütçesinin görüşmeleri TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda devam ediyor.

CHP'li Temizel, bütçe müzakerelerindeki konuşmasında, Türkiye'nin AB ile ilişkilerini üyeliğine karşı olan ülkelere karşı tavır belirleme üzerine değil, üyeliğini destekleyenlerle yürüme şeklinde ilerletmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin AB'ye tam üyelik yolunda adımlarını atmaya kararlılıkla devam etmesi gerektiğini vurgulayan Temizel, "Attığımız adımlar az buz değil. Buralarda kazandığımız mevzileri bırakıp, kazanma ihtimalimiz olmayan yerlerle uğraşmak bize zaman kaybettirir." ifadelerini kullandı.

Temizel, insan hakları, özgürlükler, yargı bağımsızlığı, kaçakçılık ve kara para aklamanın engellenmesi gibi konularda AB'ye üyelik hedefinden bağımsız olarak gerekli düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin köklü bir diplomasi geleneği olduğunu vurgulayan Temizel, "Bizler kısa süre içerisinde bu kadar yıldan beri getirdiğimiz bir çabadan vazgeçecek bir ülke değiliz ama yaşadığımız olağanüstü olumsuzluklar nedeniyle ilişkilerimizde kırılma değilse de çatlaklar oluştu. Bu çatlakları bizimle beraber onarmaya hazır devletler de var." değerlendirmesinde bulundu.

Milletvekili Temizel, AB ile ilişkileri doğru yere oturtmak için öncelikle Türkiye'nin kendi içinde hukuk devleti ilkesini güçlendirmesi gerektiğini dile getirerek, "Şu anda AB ile bizim aramızdaki en büyük uçurum, OHAL kararnameleriyle oluştu. Bu uçurum, kapatılamayacak bir noktaya doğru gitmesin. OHAL kararnameleriyle yapılanların bir kısmı bırakın AB'yi, bizim kendi anayasamıza aykırı." yorumunu yaptı.

"Mülteciler kullanışlı bir kart gibi gündeme getiriliyor"

HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy da Türkiye'nin en üst düzeyden AB'yi sığınmacıları konu ederek, "kapıları açıp Avrupa'ya göndeririz" söylemiyle tehdit ettiğini söyleyerek, bunun doğru bir yaklaşım olmadığını kaydetti.

Türkiye'nin sığınmacıları ülkesine kabul etmesinin sadece insani duygularla açıklanamayacağını ifade eden Özsoy, "Mülteciler bazen Avrupa'yı tehdit etmek için bazen ucuz iş gücü için bazen Suriye'de dış politikayı şekillendirmek için kullanışlı bir kart gibi de gündeme getiriliyor." eleştirisinde bulundu.

Özsoy konuşmasında, "Dış politika içeride başlar. Türkiye-AB ilişkilerinde; evde bu kadar kırık dökük varken meseleyi, 'Biz her şeyi doğru yaptık ama AB bize düşman' söylemiyle götüremeyiz." ifadelerine yer verdi.

MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, MHP olarak Türkiye'nin dış politikada kararlı ve kendi dinamiklerine güvenen bir tavır sergilemesinden yana olduklarını bildirdi.

Ayhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Avrupa Parlamentosu Türkiye'deki OHAL'i eleştiriyor ama Avrupa'daki OHAL'e sesi çıkmıyor. Merak ediyoruz; aynı eleştirileri Fransa'ya, İspanya'ya yapıyor mu? Türkiye AB'ye karşı tavırlarında yerden göğe kadar haklı. 'İmtiyazlı ortaklık' ucubesine Türkiye'nin karnı toktur."

"Türkiye ve AB ayrı siyasi geleneklerin temsilcileridir"

AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora ise Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin sürecine değindi.

Cora, "Türkiye ve AB ayrı ayrı medeniyet havzalarının, kültürel aidiyetlerin, tarihi referansların ve siyasi geleneklerin temsilcileridir. Bu durum zaman zaman yaşanan, bugün de yaşanmakta olan durağanlıkların olduğu kadar dalgalanmaların da sebebidir." dedi.

Türkiye'nin, dünyada ve bölgesinde güçlü bir ülke olduğuna dikkati çeken Cora, AB ile ilişkiler ve dış politikada da bu gücü temel alan bir diploması yürüttüğünü, kararlı ve dik duruş sergilediğini kaydetti.

AK Parti Bayburt Milletvekili Şahap Kavcıoğlu'nun konuşması sırasında HDP milletvekillerinin yurt dışında katıldıkları toplantılarda Türkiye'yi karalayan açıklamalar yaptıklarını, bu tür ifadelerin olduğu belgelerin altına imza attıklarını söylemesine HDP İstanbul Milletvekilleri Garo Paylan ve Ertuğrul Kürkcü tepki gösterdi.

"Her bakanlığın bütçesinde çıkıp burada hukuktan bahsediyorsunuz, hukuku asıl siz ihlal ediyorsunuz." değerlendirmesini yapan Kavcıoğlu'na Kürkcü, "Biz burada ne söylediysek Avrupa'da onu söylüyoruz." karşılığını verdi.

Kavcıoğlu ile Paylan ve Kürkcü arasındaki tartışma bir süre daha devam etti.

Milletvekillerinin AB Bakanlığının 2018 yılı bütçesine ilişkin görüş ve değerlendirmelerini aktarmalarının ardından soru-cevap bölümüne geçildi.

Öte yandan, komisyon çalışmaları sırasında, Adana'dan getirilen şalgam suyu ve cezerye ile turunçgil ürünleri ikram edildi.