2017 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda
AK Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey, AK Parti iktidarında sağlık alanında çok sayıda hizmetin hayata geçirildiğini belirterek, "Son yıllarda sağlıkla ilgili akıl almaz bir gelişme oldu.
Ak Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey, AK Parti iktidarında sağlık alanında çok sayıda hizmetin hayata geçirildiğini belirterek, "Son yıllarda sağlıkla ilgili akıl almaz bir gelişme oldu. Hayaller gerçek oldu." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Sağlık Bakanlığının 2017 yılı bütçesinin görüşmelerine devam ediliyor.
CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, geçen yılın bütçesinde eleştirilen tüm rakamların 2017 yılının bütçesinden çıkarıldığını, ancak rakamları sunumdan çıkararak gizlemenin mümkün olmadığını, sorunların gizlenerek çözüme ulaştırılamayacağını ileri sürdü.
Atıcı, "Eğer yaptığınız sunum bir siyasi propaganda için hazırlanmışsa AKP'lilerin çok hoşuna gider. Ama bütçe için hazırlandıysa şeffaf olmayan, samimiyetsiz, yanıltıcı ve ülkemiz açısından üzücü" ifadesini kullandı.
Türkiye genelinde gebe okullarının kurulmasını isteyen Atıcı, anne adaylarına burada verilecek eğitimin, sezaryen doğumların sayısının azaltılmasında etkili olacağını bildirdi.
-Üslup tartışması
Bütçedeki bazı rakamlara ilişkin eleştirilerde bulunan Atıcı'nın konuşmasını tamamlamasının ardından Sağlık Bakanı Recep Akdağ, toplantının sonunda gerçekleştirilen soru-cevap bölümüne işaret ederek, "Sayın Atıcı, genelde konuşup giderseniz. Bu defa bekleyecek misiniz, cevap vereceğim." dedi.
Atıcı ise "Sayın Bakan, konuşup gittiğim bir bütçe varsa, gösterin, sizden özür dileceğim." karşılığını verdi.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam'ın "Sayın Bakan bu üslup iyi olmadı" demesi üzerine Akdağ, "Siz, Sayın Atıcı'nın üslubunu beğendiniz mi?" diye sordu.
Atıcı, "Sayın Bakanının kimseyi azarlama hakkı da haddi de yoktur" ifadesini kullanmasına Bakan Akdağ da "Senin de o hakkın da yok, haddin de" karşılığını verdi.
Akdağ ve Atıcı arasındaki üslup tartışmasının bir süre daha devam etmesi üzerine toplantıyı yöneten Başkanvekili AK Parti Gaziantep Milletvekili Abdullah Nejat Koçer beş dakika ara verdi.
-"Suriyelilere tanıdığımız imkanı neden insanımıza tanımıyoruz?"
Aranın ardından söz alan MHP Mersin Milletvekili Baki Şimşek, Türkiye'ye gelen 3 milyon Suriyeli'nin bedelsiz sağlık hizmetlerinden yararlandığını belirtti.
Şimşek, "Türkiye'de hiçbir sağlık güvencesi olmayan insan sayısı 3,5 milyondur. Bunlara yönelik de düzenleme yapılması lazım. Suriyelilere tanıdığımız imkanı neden kendi insanımıza tanımıyoruz?" dedi.
CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar, askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığına devrini eleştirdiği konuşmasına, "Sayın Bakan şimdi gelelim Sayın Cumhurbaşkanını Gülhane ile ilgili yanlış yönlendirmek için televizyonlara çıkıp dile getirdiğiniz bazı çarpıtma, aldatmaca ve yalanlara" ifadesiyle başlaması üzerine toplantıyı yöneten Komisyon Başkanı AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, Baydar'ı uyardı. Baydar'a, Akdağ da tepki gösterdi.
Konuşması sırasında birkaç kez daha Akdağ'a yönelik "yalan" ifadesini kullanan Baydar ile AK Parti milletvekilleri ve Akdağ arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.
-Meclis çalışanının yaralanması
Bu sırada toplantının yapıldığı salonun bulunduğu ana binanın arka bahçesinde bir Meclis çalışanın başına mermer parçası düşmesi üzerine birleşime ara verildi. Akdağ ve bazı doktor milletvekilleri kazanın olduğu yere giderek, yaralıya ilk müdahaleyi yaptı.
Birleşimi tekrar açan Komisyon Başkanı Bilgiç, bir Meclis çalışanının pervazdan düşen mermer nedeniyle yaralandığını belirterek, yaralıya acil şifa dileğinde bulundu.
Baydar, aranın ardından devam ettiği konuşmasında, "yalan" ifadesini "çarpıtma" olarak düzelttiğini belirtti.
-"Sağlıkta özel sektöre mahkum hale getirildik"
AK Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey, sağlık alanında AK Parti iktidarının çalışmalarına değinerek, "Son yıllarda sağlıkla ilgili akıl almaz bir gelişme oldu. Hayaller gerçek oldu." dedi.
Bölgesel hastanelerin desteklenmesinden yana olduğunu vurgulayan Beyribey, hastaların kendi yaşadıkları yerde tedavi edilebilmesi için yatak ve yoğun bakım ünitelerinin sayılarının artırılmasının önemine işaret etti.
Beyribey, hastane çalışanlarının halkla ilişkiler alanında da bilgi sahibi olmasının, hizmet kalitesini artıracağını dile getirdi.
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, organ bağışının önemine işaret ederek, bağışa teşvik için kampanyalar düzenlenmesi ve kamu spotları hazırlanmasını istedi.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, iktidarının sağlık politikalarını eleştirdi.
İktidarın sağlık politikasının sadece özel sektöre yararı dokunduğunu ileri süren Çam, "Sağlık Bakanlığının hastane sayısı yüzde 10 artarken, özel hastanelerin sayısı yüzde 102 arttı. Hepimiz sağlıkta özel sektöre mahkum hale getirildik." değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır, sağlık alanında AK Parti iktidarları döneminde ciddi bir sıçrama gerçekleştirildiğini, ancak daha iyiyi yapmak için durmadan çalışmak gerektiğini bildirdi.
Akdağ'ın yıllardır bakanlık görevini başarıyla sürdürdüğünü belirten Çakır, tecrübeleri doğrultusunda daha güzel hizmetlere imza atacağına inandığını söyledi.
Çakır, konuşmasının sonunda bir diyabet hastası olarak 14 Kasım Dünya Diyabet Gününde tüm hastalara şifa dileğinde bulundu.
Bu sırada söz alan Sağlık Bakanı Akdağ, Meclis bahçesinde başına mermer parçası düşmesi sonucu yaralanan çalışanın tomografisinin çekildiğini, kafasında kemik altında sınırlı bir kanama tespit edildiğini, genel durumun iyi olduğunu, takibinin yapıldığını ifade etti.
-"Dündar'ı kınıyorum"
AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, AK Parti iktidarları döneminde sağlıkta bir dirilişin yaşandığını, bunun temelinde de insan sevgisinin bulunduğunu vurguladı.
Sağlıkta dönüşümün küresel anlamda ses getiren bir çalışma olduğunun altını çizen Aydemir, Türkiye'nin, mezralarına kadar sağlık kurumlarına kavuşturulduğunu, her ailenin bir hekimi bulunduğunu, sağlık hizmetlerinin beş yıldızlı otel konforundaki tesislerde sunulduğunu dile getirdi.
Aydemir, Türkiye'de hakkında yakalama kararı olan Cumhuriyet gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın, bir Alman yayın kuruluşunda Türkiye'ye müdahale edilmesi çağrısında bulunmasını kınadı.