2016 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda

Maliye Bakanı Naci Ağbal, bugüne kadar yaklaşık 774 bin vatandaşın, 2B Kanunu çerçevesinde müracaatta bulunduğunu belirterek, "Bunlardan 684 bininin 2B taşınmazları bakımından hak sahibi olduğu tespit edildi ve 575 bin hak sahibine 428 bin adet taşınmazın satış işlemlerini gerçekleştirdik. Toplam satış tutarı 8 milyar lira, bugüne kadar bunun yaklaşık 4 milyar lirasını tahsil ettik" dedi.

TBMM Genel Kurulu'da 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Kanunu Tasarısı'nın maddeleri görüşülüyor.

Tasarı üzerinde söz alan MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, "Kim kul hakkı yemişse sonuna kadar boğazına dursun. Kim kamunun malını hiç etmişse sonuna kadar boğazına dursun. Biz, adaletin, her bir şekilde kul hakkını savunacak, devletin, milletin hakkını savunacak şekilde sirayet etmesini canı gönülden istiyoruz" ifadesini kullandı.

Adaletin kararları karşısında boyunlarının kıldan ince olduğunu dile getiren Yılmaz, "Ama eğer adaleti iktidarın sopası haline getirip de bunu muhalifleri sindirmeye yönelik bir hale getirmişseniz, buna karşı da dik dururuz. Ülkücü bir belediye başkanını hiç kimseye yedirmeyiz. Adana'nın iradesini hiç kimseye yedirmeyiz" görüşünü dile getirdi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle ilgili yolsuzluk iddialarında da bulunan Yılmaz, "kamu böyle soyulur, kamu böyle zarara gelir" diye konuştu.

Ak Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Yılmaz'ın, İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle ilgili gündeme getirdiği konuların yargıya intikal ettiğini ve beraatle sonuçlandığını anımsattı.

HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, ülkenin ikiye ayrıldığını savunarak, "Bir kısmı diğer kısmın üzüldüğüne seviniyor veya o üzülen kesim diğer tarafın sevindiği bir şeye üzülüyor; müşterek bir ülkü yok. Yani maalesef varmış olduğumuz kötü nokta burası" değerlendirmesinde bulundu.

CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, "Bugün Türkiye, her alanda AKP iktidarının yarattığı ağır bir buhran yaşıyor, derin bir yönetim krizi içerisinde. Karşımızda, Anayasa'da tanımlanan yetkilerini aşan bir Cumhurbaşkanı var, unvanını ona kaptırmış bir Başbakan ve buradan başlayıp yerel yönetimlere kadar sirayet eden derin bir yönetim krizi. Sonuçlarını ise Suriye'den Cizre'ye, Rusya'yla yaşanan krizden Cerattepe'ye kadar dört bir yanda yaşıyoruz" iddiasında bulundu.

CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, 2016 yılında Köylerin Altyapısının Desteklenmesi (KÖYDES) Projesi ile Su, Kanalizasyon ve Altyapı Projesi (SUKAP) için ayrılan kaynakların yüzde 60 oranında azaldığını dile getirdi.

Hürriyet, "Ailesini trilyonluk yapıp mağdurluk taslayanlarla, İsrail'le el ele aşk yapıp Filistin'e ağlayanlarla, teröristlerle el sıkışıp milliyetçilik oynayanlarla mücadelemiz daha da kararlı bir şekilde devam edecektir. Zalimin AKP'si varsa mazlumun da CHP'si vardır" dedi.

Ak Parti Batman Milletvekili Ataullah Hamidi, Ak Parti'nin gücünü milletten aldığını belirterek, "Bu güçle de milleti hakkıyla temsil edip talep ve duyarlılıklarına cevap veriyor. Bütün himmeti ve gayreti milleti için olan ve bütün mesaisini milletin parlak istikbaline ayıran AK Parti hükümetlerine yapılan her türlü beyhude hücumlar milletten dönmüştür" dedi.

-"Cumhuriyet tarihinde en fazla sayıda Hazine taşınmazı, satışa konu oldu"

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Maliye Bakanı Naci Ağbal, 2B arazilerinin satışının vatandaşların çok uzun süredir beklediği bir konu olduğunu hatırlatarak, "Belki de cumhuriyet tarihinde en fazla sayıda Hazine taşınmazı, satışa konu oldu" dedi.

Ağbal, şu bilgileri verdi:

"Bugüne kadar yaklaşık 774 bin vatandaşımız, 2B Kanunu çerçevesinde müracaatta bulundu. Bunlardan 684 bininin 2B taşınmazları bakımından hak sahibi olduğu tespit edildi ve 575 bin hak sahibine 428 bin adet taşınmazın satış işlemlerini gerçekleştirdik. Toplam satış tutarı 8 milyar lira; bugüne kadar bunun yaklaşık 4 milyar lirasını tahsil ettik. Kalan tutarın da tahsil işlemlerine devam ediyoruz."

Yine aynı kanunla belediyelerin mücavir alanları sınırları dışında bulunan Hazine taşınmazlarının, tarım arazilerinin satışının da düzenlendiğini aktaran Ağbal, bu düzenleme çerçevesinde de yaklaşık 258 bin vatandaşın müracaatta bulunduğunu söyledi.

Tarım arazilerinin satışına ilişkin olarak kıymet takdir çalışmalarının hemen hemen tamamlanmak üzere olduğunu belirten Ağbal, nisan ayından itibaren vatandaşlara satış işlemlerine başlanacağını açıkladı.

Ağbal, "İnşallah bu da vatandaşlarımız için büyük bir imkan oldu. Çünkü yıllardır işledikleri, sürdükleri tarım arazilerini böylelikle uygun satış fiyatıyla alma imkanına kavuştular. Böylelikle hem bu taşınmazların mülkiyetini edinmiş olacaklar, hem de çiftçi kayıt sistemi üzerinden bu taşınmazlarla ilgili olarak tarımsal desteklerden yararlanma imkanına kavuşacaklar" diye konuştu.

Maliye Bakanı Ağbal, "Tabii bu arada hem 2B'deki taşınmazlar bakımından hem de tarım arazileri bakımından bir kısım vatandaşımız başvurularını süresinde yapamadıklarını, yeni bir imkan tanınması halinde başvuru yapacaklarını zaman zaman dile getiriyorlar. Bunlar hepimize, sayın vekillerimize, bizlere de geliyor. İnşallah 2B'yle ilgili bu anlamdaki talepleri de tarım arazilerinin satışıyla ilgili de yeni bir süre verilmesi hakkındaki talepleri değerlendiriyoruz" ifadesini kullandı.

Aynı konuda taksitlerini süresinde ödeyemeyen vatandaşların da söz konusu olduğunu belirten Ağbal, "Bunlarla da ilgili bir çalışma yapıyoruz. İnşallah biz de istiyoruz ki vatandaşlarımızın, hak sahibi olan vatandaşlarımızın satış işlemlerini yapabilelim; sistemden çıkan vatandaşlarımız da tekrar taksitlendirmek suretiyle mülkiyetle ilgili bu sıkıntılarını çözebilsinler" görüşünü dile getirdi.

2B Kanunu içerisinde, tarım arazilerinin satışına direnmediklerini ancak bir kısıt koyduklarını hatırlatan Bakan Ağbal, şunları kaydetti:

"(Eğer belediye mücavir alanı sınırları içindeyse bu tarım arazileri, bu kanun kapsamında satışı söz konusu değil) dedik. Buradaki amacımız da şuydu: Biliyorsunuz, kırsalda, köyde tarım arazilerini kullanan vatandaşlarımızın böyle bir beklentisi vardı ama belediye mücavir alanı sınırları içerisinde böyle bir satış imkanını, indirimli satış imkanını getirdiğiniz zaman hani beklemediğimiz bazı mahsurları meydana gelebilirdi. Çünkü biliyorsunuz bunlar kıymet itibarıyla tarım arazisi olsa da imar planı bakımından, mücavir alan sınırları bakımından ileriye dönük olarak değerlendirmeleri farklı noktada yapılabilirdi. Biz burada istedik ki belediye mücavir alan sınırları dışında olan tarım arazilerini vatandaşlarımıza doğrudan satabilelim. Yoksa belediye mücavir alan sınırları içinde olan taşınmazlarımızı bugün vatandaşımız istediğinde ihale yapmak suretiyle zaten satabiliyoruz ama bu getirdiğimiz düzenlemenin amacı doğrudan satış."

Büyükşehir belediyesi mücavir alan sınırları bakımından da kanuni bir ölçü getirdiklerini hatırlatan Ağbal, "Büyükşehir belediyesi mücavir alan sınırlamasına ilişkin düzenlemeyi, yapılmadan önceki haliyle belediye mücavir alan sınırlarını esas aldık. Dolayısıyla bu belediye mücavir alan sınırlarını, il sınırlarıyla bir araya getirdiğimiz tarihten önceki sınırı esas aldık. Orada da dikkat ettik" değerlendirmesinde bulundu.