Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

100 Yıllık Hikaye İmam Hatip" Etkinliği

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Erdoğan: (3) "Şunu çok açık, net söylüyorum, benim evlatlarımdan bir tanesi yolsuzluğa, böyle bir yolsuzluğa karışsın, bir saniye yanımda tutmam evlatlıktan reddederim" "Cumhurbaşkanı'nın da hatası vardır, Tayyip Erdoğan'ın da hatası vardır, Meclis Başkanı'nın da hatası vardır.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Şunu çok açık, net söylüyorum, benim evlatlarımdan bir tanesi yolsuzluğa, böyle bir yolsuzluğa karışsın, bir saniye yanımda tutmam evlatlıktan reddederim" dedi.

Başbakan Erdoğan, imam hatip liselerinin 100. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Burhan Felek Spor Salonu'nda düzenlenen "100 Yıllık Hikaye İmam Hatip" etkinliğine katıldı.

Öğrencilere seslenen Erdoğan, "Bizler, özellikle Müslümanlar olarak ubudiyet anlayışımızı gözden geçirmek zorundayız. Biz Allah'tan başka mabut tanımıyoruz, bunu bileceğiz. Faniler bize mabut olamaz" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bileceğiz ki bu insan kul mudur, bunun da yanlışları vardır, hataları vardır. Cumhurbaşkanı'nın da hatası vardır, Tayyip Erdoğan'ın da hatası vardır, Meclis Başkanı'nın da hatası vardır. Bunları göreceğiz, bunları bileceğiz. Hiçbir insan layüsel değildir, sorgulanamaz değildir. Hepimiz de sorgulanabileceğimizi bilmemiz lazım. Onun için kendimizi gözden geçirmeye mecburuz. Hesaba çekilmeden kendimizi hesaba çekmeye mecburuz. Gençler; unutmayalım ki bir hesap günü var. Orada hep hesaba çekileceğiz ama o güne gelmeden burada kendimizi hesaba çekelim. Biz milletin emanetine göz dikenlere müsamaha göstermeyiz. Yetimin hakkına el uzatanlara hoşgörü göstermeyiz. Allah'a hamdolsun harama el uzatanlardan olmadık ama yetmez harama el uzatılmasına izin vermeyiz. Göz yummayız. Bunun karşısında sessiz kalmayız."

"İmam hatip mezunu olmaktan her zaman gurur duydum"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında Prof. Dr. Bekir Topaloğlu'nun bir anısını da şöyle aktardı:

"1955 yılında İstanbul İmam Hatip Okulu, Vefa'da, ahşap bir binada hizmet veriyordu. (Biz tabi orada okumadım ama İmam Hatib'e hazırlık kursuna gittim.) Bir gün matematik öğretmeni Rasim hoca, öğrencileri topluyor. Diyor ki öğrencilere, 'Çocuklar! Öğretmenler Kurulu olarak toplandık ve sizleri tebrik etmeye karar verdik. Gençler, şu okul bahçesinin dışından bahçeye sarkan meyve ağaçlarına günlerdir el sürmediniz. Bir tanesini bile koparmadınız. Yaklaşık 400 öğrenciden biriniz bile her gün altında oynadığınız halde, o ağaçtaki elmalara dokunmadınız. Sizi bunun için tebrik ediyoruz' diyor. İmam hatip öğrencisi işte budur. İmam Hatip nesli işte budur."

İmam Hatip okulunun bir öğrencisi, mezunu olmaktan her zaman gurur duyduğunu belirten Erdoğan, bu gururu ve şerefi son nefesine kadar onurla taşıyacağını vurguladı.

Erdoğan, "Yetmez, 4 çocuğum da elhamdülillah imam hatipte okudular, oradan mezun oldular. İkisi Kartal, ikisi Kadıköy olmak üzere. Ben onlardan razıyım. Rabb'im de razı olsun inşallah" ifadelerini kullandı.

"Evlatlıktan reddederim"

Çocuklarına ilişkin CHP'den yapılan açıklamalara değinen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Son zamanlarda, evlatlarımla ilgili olarak anamuhalefetin yapmış olduğu çamur atma propagandaları... Şunu çok açık, net söylüyorum, benim evlatlarımdan bir tanesi yolsuzluğa, böyle bir yolsuzluğa karışsın bir saniye yanımda tutmam, evlatlıktan reddederim. Bu kadar açık konuşuyorum. Evlatlarımın sosyal faaliyetleri üzerinde kendileriyle alakası olmayan ama kalkıp mensubu oldukları vakıflarla ilgili yaptıkları çalışmadan rahatsız olan bu anamuhalefet lideri önce kendisi aynaya baksın aynaya. Bunların geçmişi karanlık. Affedersiniz, bunların genel müdürlük yaptıkları zamanlarda bu millet, bunların yolsuzluğu sebebiyle gidecek hastane bulamıyordu, ilacını alamıyordu. Şimdi gerçekler ortada. Eğitimde attığımız adımlar ortada. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede, bu milletin evlatlarına siz kalkıp da Cumhuriyet tarihinde olan okul sayısı kadar neredeyse okul yapabilir miydiniz? Onların eline ücretsiz olarak bu kitapları verebilir miydiniz? 45 liracık burs verilirken şu anda 500 liranın üstünde bursu verebilir miydiniz? Şu anda üniversite öğrencilerinden kim müracaat ederse hepsi burs veya kredi alıyor, bunu verebilir miydiniz? Sağlıkta attığımız adımlar ortada. Artık hastanesi olmayan, hamdolsun ilimiz kalmadı. Şehir hastanelerine başladık. Hepsinden öte şu anda Türkiye'de üniversitesi olmayan ilimiz yok. Dönemimiz içinde 99 yeni üniversite yaptık bu ülkede."

Başbakan Erdoğan, etkinlikte 60'ı aşkın ülkeden Türkiye'ye gelen konukları gördüğünü belirterek, "Duygulandım, mutlu oldum ve artık imam hatip okulları ulusal değil uluslararası baza taşınıyor, bundan dolayı ayrıca mutluyum" dedi. Erdoğan, yabancı öğrencilere "Hoş geldiniz" diye seslendi.

"İmam Hatip mezunlarının istismar edilmesine asla izin vermeyeceğiz"

İmam hatip çizgisine, İmam hatip nesline "kara leke çalınmasına" asla izin vermeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, "İmam hatip mezunlarının da istismar edilmesine asla izin vermeyeceğiz. İmam hatip öğrencilerinin de böyle bir şuur içinde olduklarına gönülden inanıyorum. Biz büyüklerimizden emanet aldığımız misyon ve mirası, nasıl dikkatle taşıdıysak, bizden sonrakiler de bu misyon ve mirası inanıyorum ki büyük bir dikkat ve şuurla taşıyacaklar" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin milli gelirini 230 milyar dolardan 800 milyar doların üzerine çıkardıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Yolsuzlukların olduğu bir iktidar bunu gerçekleştirebilir miydi? Bakınız IMF'e biz geldiğimiz zaman 23,5 milyar dolar borç vardı. 23,5 milyar dolar borcu biz sıfırladık. Artık borcumuz yok ve şimdi IMF'e biz '5 milyar dolar, istediğiniz zaman biz borç verebiliriz' diyoruz. Çünkü veren el, alan elden üstündür. Bitmedi, bakınız, Merkez Bankamızın döviz rezervi 27,5 milyar dolardı ama şu anda Merkez Bankamızın döviz rezervi 130 milyar doları yakaladı. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede siz bunları yapabilir misiniz?" - İstanbul

Kaynak: AA / Politika
title