Muammer Karaca Biyografisi

Muammer Karaca Kimdir ?

Muammer Karaca (Mehmet Muammer Karaca) 1906 doğumlu Türk sinema ve tiyatro oyuncusu. Muammer Karaca 8 Kasım 1906 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Asıl adı Muammer Ruşen'dir.

Veterinerlik öğrenimini yarıda bırakarak tiyatroya ilgi duymaya başlamıştır. Sahne hayatına 1923 yılında "Sahir Opereti"nde sahneye çıkarak başlamış ve 1924 yılında Darülbedayi'ye katılarak "Renkli Fener" oyununda rol almıştır.

Daha sonra kısa bir süre Süreyya Opereti'nde deneyim yaşamış ancak tekrar Darülbedayi'ye dönmüştür. İzmir'de bir turne sırasında dönemin İzmir Valisi Kazım Dirik'in kızı Şükran Hanım'la tanışmış ve bu evlilik, ailenin izin vermemesi nedeniyle Şükran Hanım'ın kaçırılmasıyla gerçekleşmiştir. Bu olay, gazete manşetlerine yansımıştır. Ancak zamanla evlilikleri sona ermiştir.

Sanat hayatı
1933 yılında Safiye Ayla'yla “Alabanda Revüsü"nde oynayarak ünlendi. 1945'te bir süre Ses Opereti'nde çalıştıktan sonra Karaca Opereti'ni kurdu. “Etnan Bey Duymasın” adlı oyunu döneminde çok popüler olmuştur.

1955'te Beyoğlu'nda Muammer Karaca Tiyatrosu'nu kurdu. Tiyatronun açıldığı yıl Cibali Karakolu adlı oyunu sahneye koydu. Cibali semtindeki insanlarla semt karakolundaki polislerin yakın ilişkisinden ilham alan oyun, 16 yılda üç bin kezden fazla sahnelendi. Hulki Saner'in yönetmenliğinde 1966'da sinemaya uyarlandı.

Karım Beni Aldatırsa (1938) filmi, Muhsin Ertuğrul'un yönetmenliğinde çekilen ve oyuncu kadrosunda Muammer Karaca'nın da yer aldığı bir Türk filmidir. Muammer Karaca, bu filmde karakter rollerinden birini canlandırmıştır ve böylece sinema oyunculuğuna da adım atmıştır.

Cibali Karakolu gibi tiyatrodan uyarlanan bazı filmlerde başrol oynadı. 28 Nisan 1978'de İstanbul'da öldü. Ömrünün son yıllarında maddi zorluklar yaşamış ve borçlarını ödeyebilmek için İstanbul'da İstiklal Caddesi'nde bulunan Karaca çıkmazında yaptırdığı Karaca Tiyatrosu'nu belediyeye satmak zorunda kalmıştır.

Muammer Karaca'nın ölümünden sonra, tiyatro binası özel tiyatrolara kiralanan bir yapı olarak işlevini sürdürmüş ve Türk tiyatrosunun önemli bir mekanı olmaya devam etmiştir.